ÖZDE DİNDAR ve SÖZDE DİNDAR-1

Kur’an, Dünya Okulundaki inanç hedefli eğitimin başarı merdiveninin basamaklarını /sınıflarını Müslüman, İman eden, Muhsin, Mümin ve İnsan-ı Kâmil olarak 5 basamağa /sınıfa ayırmaktadır.
I) Hangi vahiy kitabına ve peygambere iman ederse etsin, bunun yanında sadece Allah’ı tek ilah kabul edene Kur’an, eğitim merdiveninin ilk basamağı olarak Müslüman demektedir.
Al-i İmran-67. Sizin anlayamadığınız gerçeklerden biri de şudur ki, İbrahim ne bir Yahudi ne de bir Hıristiyan’dı. O Tek Allah’a içtenlikle iman edip teslim olmuş, tertemiz /hanif bir Müslüman’dı ve hiçbir zaman Allah’a şirk-ortak koşanlardan /müşriklerden olmadı.
Hac-78. Ey iman edenler!.......Allah gerek size ve gerekse önceki tek ilah olarak ve bildirdiklerine inanmış ümmetlere Müslüman ismini vermiştir. Bu nedenle de en son indirdiğimiz vahiy kitabı olan Kur’an ile de Peygamber sizi uyaracak ve kıyamet günü O’na uyup Müslüman olduğunuza şahitlik edecek, sizler de bütün insanları uyarıp Müslüman oluşlarına şahitlik edeceksiniz.
Bakara-136. Devamla yine onlara; “Biz, Allah’a, bize Kur’an ile indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve torunlarına indirilenlere, Musa’ya, İsa’ya ve Rabbi tarafından tüm peygamberlere verilenlere inanırız. Bunların hiçbiri arasında ayırım yapmayız. Biz sadece Allah’a teslim olanlarız /Müslümanlarız" şeklinde cevap ver.
Ayetlerden de anlaşıldığı üzere hangi inançta olursa olsun, hangi Peygambere ve kitaba inanırsa inansın veya hatta inanmasın, fakat tek Allah’a iman etmişse bu kişi Müslüman olarak tanımlanmaktadırlar.
Ancak tek Allah’a iman edişi ile Müslüman olanın   Hucurat-14. ayette açıkça vurgu yapılmıştır.
Hucurat-14. Ya Muhammed! Örneğin taşradan gelen ve Müslümanlığı kabul eden bedevi Araplar, ’Biz iman ettik’ diyerek Allah’a ve Sana uyacaklarını belirtiyorlar. Onlara, "Siz henüz iman etmediniz, ancak Müslüman olduk /tek ilah olarak sadece Allah’a teslim olduk deyin. Çünkü iman edişiniz henüz kalbinize inmiş değildir……..
İşte ayette değinilmiş olduğu gibi Sadece Müslüman basamağında olan kişi ancak Sözde Dindardır demektir. Son yıllarda Kur’an’ın Müslüman dediği kişi aynı anlamda Deist kelimesi ile tanımlanmaktadır.
II) Kişi bu Müslüman oluş basamağını ayrıca İman edişin diğer 4 şartı olan Ahiret’e, Melekler’e, Vahiy kitaplarına ve Peygamberlere inanma ile kuvvetlendirmesi gerekmektedir. Böylece de Dünya inanç eğitiminin ikinci basamağı /sınıfı olarak Tam İmanlı Müslümanlık sınıfına yükselebilecektir. Nisa-136. ayette İman’ın toplam 5 şartı sayılmıştır.
Nisa-136. Ey insanlar! Allah’a, buyruklarını bildiren elçisine, elçiyle indirdiği kitaba /Kur’an’a ve daha önceden indirdiği kitaplara içtenlikle /tam bir teslimiyetle iman edin. Kim Allah’ı, Meleklerini, kitaplarını, elçilerini ve Ahiret gününü inkâr ederse /küfre saparsa, yanlış yola iyice sapmış ve doğru yoldan iyice uzaklaşmış demektir.
Allah, ilk basamak olan Müslüman oluşu ve İmanın toplam 5 şartını kabul edişi ile ikinci basamak birlikteliği olan Tam İmanlılığı, Özde Dindarlık dediğimiz içten dindarlık için yeterli görmemektedir. Tam İmanlığın mutlaka Salih ameller /faydalı işler gerçekleştirme çabasında oluş ile pekiştirilmesini istemektedir. Yani kişi bu aşamada hala “Sözde Dindardır”
III) Kur’an’da bu isteği vurgulamak için “Ya eyyuhalleziyne Amenu ve Amelussalihatu” “Ey iman edenler ve salih ameller gerçekleştirenler” ikili ifade birkaç ayette birlikte kullanılmıştır. İşte bu ikiliyi birlikte gerçekleştirme çabası içinde olana Kur’an’da Muhsin denmektedir. 
Gerçek Muhsin’liğin, benim Kur’an’da 440 sayıda belirlemiş olduğum muhkem /değişmez ana kurallar temelli gerçekleştirilen Salih amellerden /Allah’ın yarattıklarına bir şekilde fayda sağlayacak faaliyetlerin yarıya yakınını tutturmak demek olduğunu düşünüyorum. Ve Muhsin kişi İnsan’ı Kamillik yolunun 3 ncü basamağına /sınıfına yükselmiş demektir. Ve bu aşamada artık “Özde Dindar” lığın ilk aşamasındadır, başlangıcındadır.
Bakara-277. İman edip salih ameller /Kur’an’daki muhkem /değişmez ana kurallara uygun faydalı işler gerçekleştirenlerin /Muhsin’lerin, salâtı ikame edenlerin /sosyal yardımlaşma faaliyetlerini kurumlar oluşturarak devam ettirenlerin /uygulayanların (bazen birlikte Namaz) ve elde ettikleri imkânlarından zekât /vergi ve /veya yardım olarak verip toplumu faydalandıranların Rableri tarafından belirlenmiş ödülleri vardır. Onlar için bir korku ve bir üzüntü olmayacaktır.
Zaten Din demek, Muhkem /değişmez ana kurallar bütünü demektir ve ÖZDE DİNDAR olan da bu kuralları öğrenen ve bunlara göre yaşama çabası içinde olandır. Aynı zamanda da bu kurallar çerçevesinde salih ameller, yani Allah’ın yarattıklarına bir şekilde faydalı faaliyetler gerçekleştirendir.
İnsanların bir kısmı ise Ateist, yani İmanlı Müslüman olmaksızın, sadece Salih ameller /faydalı işler yaparlar ve İmansız Muhsin olarak tanımlanabilirler. Ve Dünya eğitimlerinde bu eksik basamak olarak Muhsinlikte kalır ve daha üst basamak olan 4 ncü basmağa /sınıfa hiçbir zaman yükselemezler. Görüldüğü gibi Bakara-277. ayette, imansız da olsa bu imansız Muhsinler için Dünya yaşamlarında yine de korku ve üzüntü olmayacağı belirtilmiştir. Tabi bu kişiler, Sözde Dindar olarak da tanımlanmazlar.
Bakara-58. Çünkü Biz, salih amelleriyle güzel davrananlara /muhsinlere daha fazlasını veririz’ demiştik.
Gerçekte Allah’ın bizlerden beklediği, hiç olmazsa İmanlı Muhsin basamağında olmamız ve böylece de Allah’a yönelmemizdir. Ve bu aşamaya varmış olana, gerçekleştirdiği Salih amellerine daha fazlasıyla karşılık verileceği vurgulanmıştır. İmanlı Muhsin, artık 4’ncü basmakta bulunan Mümin’lik basamağına yaklaşmış olmaktadır.
Furkan-71. Çünkü her kim içtenlikle iman ve tövbe edip, olumlu ameller de gerçekleştirirse, şüpheniz olmasın ki, artık onun tövbesi kabul edilmiş ve Allah’a yönelmiş demektir.
IV) Artık bizden beklenen İmanlı Muhsin’likten sonra dördüncü eğitim basamağı olan Müminlik basamağına /sınıfına yükselmemizdir. Bunun için de muhkem kurallar temelli Salih amelleri muhkem /değişmez ana kuralların yarısından fazlasına, yani ¾ ‘üne kadar gerçekleştirmeyi başarmamız gerekmektedir. Ve bu kişi artık ileri aşamada bir dindardır da.
V) Allah’ın nezdinde artık Özde Dindar’lık basamakları olan Müminlik ve bunun bir üst ve son basamağı olan İnsan-ı Kâmillik basamağı olmaktadır. Bu kişi Muhkemlere göre olan salih amelleri artık Yüzde 90 nın üstünde gerçekleştirebilmektedir diyebiliriz.
İşte Kur’an’da Allah’ın, Müminlikten başlamak üzere gittikçe artmak üzere ve en fazla İnsan-ı Kamil’lik basamağına /sınıfına ulaşmış olana şu ayrıcalıkları vereceğine değinilmektedir:
•    Büyük bir ödül ile sevindirileceği İsra-9. ayette değinilmiştir.
İsra-9. Ey insanlar! Hiç kuşkusuz bu Kur’an, ………olumlu işler gerçekleştiren ve beş gaybe (Allah’a, ahirete, meleklere, peygamberlere ve vahiy kitaplarına) iman eden müminleri karşılık olmak üzere büyük bir ödülle sevindireceği müjdesini verir.
•    Hucurat-10. ayette Müslüman’ın değil, İman etmişin ve hatta Muhsin olanların da değil, ancak Mümin’lerin din kardeşi olduğu belirtilmiştir.
Hucurat-10. Ve bütün müminler kardeş olduklarına göre de kardeşleriniz arasında barışı adaletle sağlayın ve Allah’a karşı takva sahibi olun ki, merhamet edilesiniz.
•    Al-i İmran-68. ayette, Allah’ın Özde Dindar olan Müminlerin velisi /gerçek dostları olduğu vurgulanmıştır
Al-i İmran-68. İnsanlardan, Müslüman olup Allah’a şirk koşmadan /müşrik olmadan inananlar, İbrahim’e uyanlar gibi, kendi peygamberine de inanıp uyanlardır. Ve şu bir gerçek ki, Allah ancak bu müminlerin velisidir /dostudur /destekleyicisidir.
•    Allah’ın cömertliğinin Müminlere oldukça fazla olacağı Al-i İmran-152. ayette açıklanmıştır.
Al-i İmran-152……Çünkü Allah’ın müminlere olan vericiliği /cömertliği oldukça fazladır.
Kaldığım yerden devam etmek üzere sağlıklar dilerim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gazi Özdemir Arşivi