(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

PAZARTESİ GECESİ LİGDE KALDIK(!)

Sizlere şimdiden garip ve erken gelebilir ama Eskişehirspor Pazartesi gecesi ligde kalmayı başarmıştır.
Sezonun belki de en kritik dönüm maçıydı. Alınacak bir yenilgi aslında sadece 3 puan kaybı olmayacaktı. Kupada ki ağır yenilgiye inat, Eskişehirspor taraftarı aşkını ve buna bağlı olarak görev bilincini yine her şeyin üzerinde tutarak düştü Ankara yollarına...
Hızlı trenle yolculuk yapanlar, maç öncesi örnek insanlık dersi verdiler. Eskişehir'de inmesi gerekirken uyuya kalan iki yaşlı vatandaşımız için 20 km ilerlenmesine rağmen treni geri döndürdüler. Kırmızı-Siyah renklere gönül verenler böylesine gergin bir yolculuk esnasında dahi ne kadar sağduyulu olduğunu gösterdiler. Ajansa düşen haberi okuyunca Eskişehirli ve Eskişehirsporlu biri olarak bu insanlarla aynı kentte, aynı havayı soluyor olmaktan bir kez daha gurur duydum.
Çünkü insani fotoğraflar her daim büyük saygıyı hak eder...
Bu yüzden Gençlerbirliği deplasmanı sadece bir galibiyete değil, bir şehrin duruşuna hitap eder...
***
Dört yanı kara bulutlarla kaplı olsa da, kazanmayı bilen bir Eskişehirspor vardı Ankara'da.
'Şimşeğin çakması için kara bulutların çarpışması gerekiyormuş demek ki!' dedik.
Zaten kazanma ruhuna ibadet eden takımların galip gelmesi futbolda adalettir.
Ama bir gerçek var. Futbol oynar gibi kazanmak, futbol oynayarak kazanmaktan zordur.
Hele ki ilk yarıda ölü bir takım izlediyseniz..
***
İlk yarıda sahada ürkek bir Eskişehirspor seyrettik. Bunda Skibbe'nin 3'lü savunma dizilişini tercih etmesinin etkisi büyüktü. Buna karşılık sahayı enine ve boyuna iyi kullanan bir Gençler.
Eskişehirspor forvetinin rakip savunmaya hiç baskı yapmadığı dakikalarda, Gençler'in orta alanda boy göstermesini izledik.
Derli toplu gelişlerde, Eskişehirspor orta alanının seyirci rolünü üstlenmesine şaşırdık.
Maçın başında yenilen golün bizde ki tarifi; tam bir soğuk duş etkisi.
Onur'un yine yokları oynaması ve bununla birlikte Özgür Çek ile arasındaki bütünlüğün oluşmaması, Eskişehirspor'un sol kanadından randıman alamamasının en büyük nedeniydi.
Toko'nun attığı beraberlik golü aslında gecenin bize döndüğünü gösteren ilk ışıktı...
Ancak ilk yarının sonunda Eskişehirspor'un oyun olarak sıfır çektiğini. Savunmanın oyuna katılmadığını ve sahadaki tek istekli adamın Funes Mori olduğunu not ettim.
***
İkinci yarının başında kazanma tutkusunun önünü açmayı ilke edinen Eskişehirspor için Funes Mori'nin golü, bu tutkunun ne kadar değerli olduğunu gösterdi.
Kupada ki maçtan sonra yenilgiyi zihninden silen bir takımın yolculuğa çıkarken, öznesi de bu tutkuydu zaten.
Gördük ki Eskişehirspor'un bu sezon en büyük simyası; kaybedeceği düşünülen anda kazanması.
Sadece Gençlerbirliği'ni değil, bu sezonki deplasman fobisini de yenen takımın galibiyet duygusunu da alışkanlık haline getirmesini dileyelim.
***
Gecenin adamı olarak "Funes Mori"yi tırnak içine aldım. Rakibi elden ayaktan düşürmenin ustası oydu. Geldiğinden bu yana en kritik ve en anlamlı performansını ortaya koydu.
Pozisyonları istediği yere şıp diye götüren ve takımı ileride rahatlatmanın hali ondaydı.
İlk yarıda kendisine yapılan hareket kesin penaltıydı da, ikinci yarıda attığı gol, böyle bir penaltıyı vermeyen hakem Mete Kalkavan'a en güzel cevaptı.
***
Futbol garip bir oyun.
Galatsaray ile Gençlerbirliği'ni yan yana koyduğunda aslında hangisinde galibiyete daha yakındık ama hangisini kazandık!
Her şeye rağmen alınan bu değerli galibiyet sonrasında taraftar-takım bütünleşmesi göstermiştir ki.
Böylesine günlerde kenetlenmeyi bilen Eskişehirspor sadece böylesine maçların değil, bu ligde geleceğin de galibi olmaya her zaman adaydır.
Son olarak düşündüm de; sezon sonunda Eskişehirspor adına kullanılabilecek en anlamlı ve en güzel fotoğrafların olduğu bir geceydi.
Çekiyoruz çocuklar. Gülümseyin.
Kimseye de aldırmayın
Bu takım ligde kaldı!
(Bu maç öncesi Gençlerbirliği ve Beşiltaş maçıyla ilgili düşüncelerimi bazı Eskişehirsporlular ile paylaşmış ve 6 puan çıkartabileceğimizi söylemiştim.Yoğun maç trafiğinde yıpranacak Beşiktaş karşısında alınabilecek galibiyet de bu saatten sonra kimseyi şaşırtmasın! Çünkü bazen fikstür olarak en zor görülen maçlar çok basite dönebilir...)
:::::::::::::

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK Arşivi