"Önümüzdeki 2 yıl içinde Eskişehir’de hiç hayvan kalmayacak!"

Eskişehir’de olmayan hayvancılığın komple bittiğini aktaran Küçükarslan, “Herkes süt ineğini kestirdiği için inek olmayınca buzağı da olmaz, buzağı olmazsa da et olmaz. Sattığımız ürün para etmiyor. Aldığımız her şeyi 2-3 kat yüksek fiyata alıyoruz. Biz yemi her ay farklı fiyata alıyoruz. Elektrik, su, mazot, giderlerimiz artıyor. Biz esas fabrikayız ama bu işin kaymağını yiyenler ise sanayicilerdir. Üretici bu şartlar devam ettikçe, üretmeye devam edemez. Önümüzdeki 2 yıl içinde Eskişehir’de hiç hayvan kalmaz. Sadece büyük firmalar kalır. Her gün 3-4 işletme kapanıyor. Üretici hayvanlarını satıyor. Şu anda üye sayımız 650 civarındadır. Bu sayı bin 100’lerden düştü. Yaşanan düşüş 2 yıl gibi bir sürede yaşandı” dedi.
“ET SAVAŞI BAŞLAR”
Et krizinin hep kapıda olduğunu kaydeden Küçükarslan, “Kriz, bir şekilde baskılanıyordu. Hayvanda kriz hep var. Yurt dışından örnek veriyorum, bin hayvan geldi. O bin hayvan İstanbul’a yetmez. İthal, hayvan ile fiyatlar belli bir süre devam eder ama sonrasında et savaşı başlar. Kasaplarında üreticilerinde yüzde 75’i kapatmak zorunda kalır. Et olmayınca, kasap ne satacak. Taşıma su ile değirmen ne zamana kadar döner? Üretim olmayan ülke ne zaman kalkınacak? Çiftçiye hayvancıya destek verilmezse, üretici sanayiciye ezdirilirse, bu insanlar bu işi ne zamana kadar yapabilecek” diye konuştu.
“MALİYETLERİMİZ DÜŞÜRÜLSE YETER”
Hiçbir ürüne zam istemediklerini aktaran Küçükarslan, “Bizim maliyetlerimiz düşürülse yeter! Bir çuval 550-600 lira civarındadır. Bir hayvanın günlük yemesi gereken yem miktarı 10-15 kilogramdır. Bir kilogram karkas etin fiyatı 300 lira civarında, 15 kilogram yem 125 lira yapar. Sadece sanayi yeminin bize maliyeti bu şekilde yansıyor. Bizim maliyetlerimiz ucuzlasın, çiftçiye destek verilsin biz zam istemiyoruz. Et 500 lira olunca vatandaş alamayınca da anlamı yok. Talep olmazsa hayvan bizim elimizde kalır. Mesela karkas etin kilogramı 200 lira olsun, yemin de çuvalı 100 lira olsun” ifadelerini kullandı.