Demiryolu'nun baba ocağı Eskişehir'dir

Çalıştay'da ilk konuşmayı Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir yaptı. Özaydemir, demiryollarının uzun zamandır ihmal edildiğini belirterek başladığı konuşmasında "Eskişehir açısından duruma baktığımızda demiryolu sanayinin ülkemizde ilk kurulduğu ve geliştiği merkez olması açısından ve kentimizin demiryolu ulaşım ağlarının kesişim noktasında yer alması nedeniyle bizler açısından büyük bir öneme sahiptir" dedi. Demiryolu sektöründe son 6 yılda önemli değişimler ve gelişmeler olduğunu belirten Özaydemir, "alınan kararlar göstermektedir ki, önümüzdeki 20 yıllık dönemde demiryolu ana sanayi ile buna bağlı yan sanayi kollarında milyarlarca dolarlık yeni bir iş hacmi ve Pazar potansiyeli ortaya çıkacaktır. Demiryolu Ar-Ge, Test ve Sertifikasyon Merkezi'' yapısının oluşturularak, bu önemli merkezin Eskişehir'de kurulmasının son derece önemli olacaktır. Raylı sistemlere yönelik üretim yapan sanayi kuruluşlarıyla, ulaşım altyapısının gelişmişliğiyle, yetişmiş insan gücüyle, bu alandaki eğitim ve okul imkanlarıyla böyle bir merkezin Eskişehir'de kurulmasının en doğru karar olduğu açıktır'' dedi. Ticaret Odası Başkanı Harun Karacan da Eskişehir'deki herkesin demir yollarını yaşamının bir parçası olarak gördüğünü anlatarak, Eskişehir'in ülkede demir yollarıyla kader birliği yapan tek kent durumunda bulunduğunu bildirdi. "Demiryollarının baba ocağı Eskişehir'dir" diyerek sözlerine devam eden Karacan, "biz ETO olarak bu yatırımın Eskişehir'e kazandırılması için elimizden geleni yapacağız" dedi.
Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Talat Aydın ise yaptığı konuşmada ''Demir yolu sektöründe hem işletmecilik hem de yan sanayi bakımından devlet ağırlıklı olan modelimizi değiştireceğiz'' dedi. İhmal edilen demir yolunu, daha güçlü, etkin, verimli ve pazardan daha çok pay alan sektör haline getirmeye çalıştıklarını ifade eden Aydın, şöyle konuştu:
''Demir yollarının altyapısı ile çeken-çekilen araçlarını, yönetim ve hizmet anlayışıyla modernleştirmek istiyoruz. Demir yollarında, gelişmiş ülkelerle aramızdaki mesafeyi ortadan kaldırmak hedefine kilitlendik. Şu anda Avrupa'nın 6, dünyanın 8'inci hızlı tren işletmecisi bir ülke durumuna geldik.
Yapacağımız çok şey var. Demir yolu sektöründe hem işletmecilik hem de yan sanayi bakımından devlet ağırlıklı olan modelimizi değiştireceğiz. Demir yolu sektörünün yeniden yapılandırılması için çok işler yapıldı. Önümüzdeki süreçte bunun adımları atılacaktır.''
TCDD Genel Müdür Yardımcısı İsa Apaydın da dünya genelinde ulaştırma alanında yaşanan darboğazların, gelecek için ümit veren fosil yakıt rezervleri ve çevreye duyulan duyarlılığın artmasının, demir yolu sektörüne verilen önemin her geçen gün artmasına neden olduğunu kaydetti.
Dünyada demir yoluna her yıl 70 milyar dolar yatırım yapıldığını, bunun 2020 yılına kadar 1 trilyon doları bulacağını ifade eden Apaydın, şunları söyledi:
''Ülkemizde ise demir yolları, uzun yıllar ihmal edildiği ve gerekli yatırımlar yapılmadığı için rekabet edemez bir noktaya gelmiştir. 2003 yılından itibaren ise demir yolları bir devlet politikası haline getirilmiştir.
TCDD yatırım büyüklüğü açısından son 6 yılda KİT'ler arasında ilk sırayı almıştır. Artan ulaşım talebi ve sıkışıklık, demir yollarına yatırımı zorunlu kılmaktadır. Kuruluşumuzun son 6 yılda gerçekleştirdiği teknolojik yatırımlara bakacak olursak; tamamlanan elektromekanik yatırım projelerinin yaklaşık 350 milyon lira, devam edenlerin yaklaşık 2 milyar 300 milyon lira, tamamlanan diğer teknolojik yatırım projelerinin yaklaşık 1 milyar 250 milyon lira, devam edenlerin ise 2 milyar 650 milyon lira olduğu görülmektedir.
Son 6 yılda yapılan teknolojik yatırımların yaklaşık 1 milyar 600 milyon lira, önümüzdeki 3 yılda yapılacak teknolojik yatırımların da yaklaşık 5 milyar lira olduğu ortaya çıkmaktadır.''
Apaydın, Türkiye'de demir yolu sektöründeki dışa bağımlılığın önemli nedenlerinden birinin ülkede bu sektörde teknoloji oluşturamamak olduğunu ifade ederek, ''Kendi teknolojimizi oluşturabilmemiz için ise sektöre yönelik yan sanayinin güçlendirilmesi, sektöre üretim yapan yapılabilmesi için araştırma ve test merkezleriyle desteklenmesi gereklidir'' dedi.