Eskişehir HÜRSEN: Adaletli gelir dağılımı istiyoruz
Ağustos ayında görüşmeleri başlayacak olan 8. Toplu İş Sözleşmesi öncesinde memurların ve öğretmenlerin taleplerini sıralayan, Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu (HÜRSEN) Eskişehir İl Temsilcisi Erol Ger, yetkili eğitim ve memur sendikalarına tepki gösterdi. Yandaş sendikaların hükümet aleyhinde söz söyleyemediğini ifade eden Ger, yandaş sendikalar tavırlarında, açıklamalarında ve duruşlarında bir değişikliğe gitmediğini dile getirdi. Ger, “Hükümet aleyhinde açıklamalarını duymak mümkün değildir. Hatta hükümete övgülerini söylemekte yarışır hale geldiler. Bu toplu sözleşme döneminde de devlet memurlarının umudu olmaktan çıktılar. Aldığımız seyyanen zamların, kariyer basamakları tazminatlarının, ekders ücretleri ve diğer ek ödemelerin kısaca Devletimize ödediğimiz her kuruş verginin emekliliğe yansımasını talep ediyoruz. 1.Dereceye gelmiş tüm devlet memurlarının 3600 ek göstergeden yararlanmasını istiyoruz. Yıllardır bekleyen sicil affının tekrar çıkarılmasını talep ediyoruz. Dini bayramlarda verilen, bayram ikramiyesinin çalışanlara da verilmesini talep ediyoruz. Gelir vergisi oranının artırılmasını ve yüzde 15’te sabitlenmesini istiyoruz. Yardımcı hizmetler sınıfının genel idari hizmetler sınıfında değerlendirilmesini talep ediyoruz. Üniversite çalışanlarına yasal iş güvencesi istiyoruz” diye konuştu.
“Toplu sözleşme görüşmelerinde yandaş sendikaları ciddiyete davet ediyoruz”
Emekli olmak özendirilmesi gerektiğini savunan Ger, gençlere kadro açılması gerektiğini ve emeklileri de insanca koşullarda yaşayabilecek, emekli maaşlarının ödenmesi gerektiğini vurguladı. Ger, “Öngörülen enflasyon değil, doğru olmayan rakamlarla uydurulan enflasyon değil gerçekleşen bağımsız kuruluşlar tarafından araştırılan rakamlar üzerinden zam ve refah payı istiyoruz. Atamalarda adalet istiyoruz yeni açılan okullara düşük puanlı norm fazlaları atanırken sırada bekleyenlere tercih hakkı bile tanınmamaktadır. Bakan Yusuf Tekin vatandaşlara kayıt parası vermeyin derken okullara yeterli ödenek vermediği için okul yöneticilerini velilerle karşı karşıya bırakmaktadır. Acil ve kesin çözüm bekliyoruz. Ağustos da başlayacak toplu sözleşme görüşmelerinde yandaş sendikaları ciddiyete davet ediyoruz. Bundan önce alınan kararlar uygulanmamıştır. Yandaş sendikalar hükümetin değil memurun temsilcisi olduğunu unutmamalıdır. Yandaşlar, Hükümetin çıkardığı katı atık yasasının uygulamasını eleştirmek , hedef saptırmak için belediyelerin yanlışlarını bulma arayışına girmiş memurların haklarını savunmayı bir kenara bırakmıştır. Eylem yapan yandaşlara soruyorum öğretmen maaşlarından, kiralardan, mutfak ve diğer zorunlu giderlerden, emekli maaşlarından haberiniz var mı? Öğretmen geçinemiyor. Eğitim çalışanları için Ne zaman nerede eylem yaptınız. Maaşımıza yapılan yüzde 15.57 zam reva mıdır? Bunun için eylem yapanları kimisi açlık sınırı olan 26 bin TL, kimisi de yoksulluk sınırı olan 85 bin TL altında maaş alırken maliyenin önünde eylem yaparken görmek istiyoruz. Ekmek için kavgamız diyenler acaba sadece koltukları için mi kavga ediyorlar. Elbette biz sendikacıların görevi Milli Eğitimdeki okul ve kurumların ve çalışanların yanında yer almak, üstlendikleri görevi kusursuz yapmaları konusunda desteklemektir. Aynı sendikaları toplu sözleşme masasında haklarımızı alabilmek için sonuna kadar mücadele etmesini, gerekirse alanlarda yanımızda görmek istiyoruz. Biz alanlardayız. Sizin için de haykırıyoruz. İnsanca yaşamak için toplu sözleşme ve adaletli bir gelir dağılımı ve hakkımız olanı istiyoruz” şeklinde konuştu.
