“Kara tablonun yükünü halka yüklüyorlar”
DİSK’e bağlı Dev Sağlık İş 8. Toplu İş Sözleşmesi’nde teklif edilen maaş zammına tepki göstermek için İstanbul’dan Ankara’ya yürüyüş başlattı. Dev Sağlık İş Sendikası Eskişehir’de Ulus Anıtı’ndan Varlığınız Sağlığımız Anıtı önü kadar yürüdü. Yürüyüş sonunda Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu açıklamalarda bulundu. Çerkezoğlu, “Yıllardır ülkeyi yöneten AK Parti iktidarının sınıfsal ve siyasal tercihlerinin sonucunu yaşıyoruz. Bu ülkede öyle bir düzen kurdular ki bu düzenin bütün çarkları zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmak için dönüyor. Bu düzenin bütün çarkları yoksuldan alıp, işçiden alıp, zengine, patrona vermek için dönüyor. ve istiyorlar ki hepimiz asgari bir yaşamda birleşelim. Asgari ücretle yaşamayı, yoksulluk sınırında yaşamayı, açlık sınırında yaşamayı reva görüyorlar. Bu ülkenin tüm değer ve güzelliklerini üreten milyonlarca işçiye, emekçiye, Hepimizi yoksullukta eşitleyen bu politikaların sonucunu yaşıyoruz. Şimdi de bir hedef enflasyon uydurdular ve hepimizi yoksullukta eşitleyen bu politikalarında ısrar ederken ücretleri baskılayarak enflasyonu düşürecekleri hikayesini uydurdular. Geçen yıl biliyorsunuz asgari ücrete yüksek enflasyona rağmen yıl ortasında artış yapılmadı. Ne oldu? Enflasyon düştü mü? Tam tersine beklediklerinden daha yüksek bir enflasyon yaşandı. Ücretleri baskılayarak hepimizi yoksullukta eşitleyerek enflasyonu düşürme adı altında tam tersine krizin, enflasyonun bu politikaların bu kara tablonun yarattığı bütün yükü işçiye, emekçiye, emekliye, halka yüklemeye çalışıyorlar” sözlerini kaydetti.
“Adalet Mücadelesi Veriyoruz”
İktidarın kamu işçilerini aylardır oyaladıklarını söyleyen Çerkezoğlu, İktidarın yüzde 17'lik ücret artışlarına reva gördüğünü ifade etti. Çerkezoğlu, “ Bir yıldır aynı ücretlerle evine ekmek götürmeye çalışan kamu işçilerine açlığı sefaleti reva gördüler. Yaklaşık 600 bin kamu işçisinin yarısına yakını sağlık ve sosyal hizmetler iş kolunda bizim iş kolumuzda. Hastanelerde 24 saat çalışan ve halka sağlık hizmeti sunan sağlık işçilerine toplumun vicdanı dediğimiz sosyal hizmetlerde hepimiz adına bu toplumun bu halkın en zor durumda olan kişilerine hizmet veren sosyal hizmet işçilerine bu sefalet ücretlerine deva gördüler. İşte o nedenle bizler İstanbul'dan yola çıktık, Ankara'ya yürüyoruz. Binlerce kamu işçisinin taleplerini, sağlık ve sosyal hizmet işçisinin taleplerini, sesini, soluğunu Ankara'ya taşıyoruz. Ama sadece kamu işçilerinin değil 22 bin lira asgari ücrete mahkum edilen milyonlarca asgari ücretli sınıf kardeşimizin de yürüyüşüdür bu yürüyüş. Bu yürüyüş aynı zamanda asgari ücrete bile ulaşamayan milyonlarca emeklinin yürüyüşüdür. Hepimiz çalışıyoruz, hepimiz üretiyoruz ve ürettiğimiz değeri hakça paylaşmak istiyoruz. Biliyoruz ki bu ülkede hepimizin çalışarak ürettiği toplam değer bu ülkenin seksen beş milyonunu işçileri, emekçileri, kadınları, gençleri, çocuklarımızı insanca yaşatmaya yeter de artar bile. Yeter ki adaletli bir bölüşüm olsun. Yeter ki gelirde adalet olsun. Yeter ki vergide adalet olsun. Yeter ki ülkede adalet olsun, demokrasi olsun. O nedenle bir yandan emeğimiz, ekmeğimiz için mücadele verirken, diğer yandan demokrasi işçinin ekmeğidir diyerek demokrasi mücadelesi veriyoruz, adalet mücadelesi veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Haber Merkezi
