Sağlık emekçisi Yalçın Mutlu için “adalet” çağrısı

Sağlık emekçisi Yalçın Mutlu için “adalet” çağrısı
Sağlık Emekçileri Osmangazi Tıp Fakültesi’nde görev yapan Yalçın Mutlu’nun gerekçe gösterilmeden diş hastanesine sürgün edildiğini iddia ederek tepki gösterdiler.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi’nde görev yapan Yalçın Mutlu’nun gerekçe gösterilmeden diş hastanesine gönderildiği iddia edildi.

Mutlu’nun yer değişikliğine tepki gösteren SES Eskişehir Şubesi, sağlık emekçileri ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ESOGÜ Tıp Fakültesi önünde basın açıklaması yaparak olaya tepki göstererek Mutlu’nun eski görevine iadesini talep ettiler.

Konuyla ilgili yapılan basın açıklamasının ardından söz alan Yalçın Mutlu, görev iadesi gerçekleşmediği taktirde kişi ve kişiler hakkında soruşturma başlatılmasını talep edeceğini dile getirdi.

Klinikler önünde bir araya gelen sağlıkçılar; “Baskılar, sürgünler bizi yıldıramaz”, “Yalçın Mutlu yalnız değildir”, Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz”, “Yalçın Mutlu onurumuzdur”, “yılgınlık yok direniş var” sloganları attılar.

Konu hakkında basın açıklaması yapan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eskişehir Şube Eş Başkanı Özge Yılmaz, “Bu gün burada eski şube başkanımız Yalçın Mutlu için toplandık. Kimdir Yalçın Mutlu? Biz biliyoruz fakat arkamızdaki hastaneyi yönetenler için bir kez daha açıklayalım; eski şube başkanımız, hayatı boyunca mücadelesi ile, ESOGÜ Tıp Fakültesinde 31 yıldır verdiği hizmetiyle tanınır. Yalçın Mutlu, tüm çalışanlar tarafından sevilen, yaptığı işlerle övgü ve takdir gören, sicili temiz, herhangi bir soruşturma ve cezası olmayan bir emekçidir” dedi.

“YALÇIN MUTLU NE YAPTI DA SÖZDE GEÇİCİ GÖREV İLE KEYFİ SÜRGÜNE GÖNDERİLDİ?”

“Hayatını sağlık emekçilerinin daha iyi bir yaşama kavuşması için mücadele ile geçiren, hiçbir iktidar döneminde yapılan haksızlıklara boyun eğmeyen Yalçın Mutlu ne yaptı da sözde geçici görev ile keyfi sürgüne gönderildi? Bu sorunun cevabını ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Yönetiminden talep etmekteyiz” ifadelerini kullanan Yılmaz, şöyle devam etti:

“Bu sürgün ESOGÜ Tıp Fakültesinin tartışmalı olan yönetim anlayışına tarihsel bir hata olarak kazınacaktır. Neredeyse her hafta gündeme kadro atamalarıyla, sınav ve mülakatlarda yaşattıklarıyla, adam kayırmalarıyla gelen bir anlayış ile karşı karşıyayız. O kadar ki, hastaneyi yönetmede yaşanılan zaaflar artmış, çözülmez hale gelmiştir ki 3 yılda 4 başhekim değişikliğine neden olmuştur. Bu skandallar ESOGÜ de emek veren çalışanları üzdüğü kadar, Eskişehir kamuoyunu da endişeye sevk etmektedir. Bu üniversite bizimdir. Yöneticiler gider ama bizler burada kalırız.”

Yılmaz, “Bu sürgünün arka planını bizler biliyoruz. Arka planda; sağlıkta yaşanılan dönüşüm, özelleştirme, taşeronlaştırmaya karşı arkadaşımızın duruşu vardır. Ayrıca yöneticilerin atamasında aranması gereken en temel özellik olan liyakatin olmayışı, geçmişten gelen husumet, ihalelerdeki şeffaflık ilkesinin tartışılması da temel etkenlerdendir. Sayın ESOGÜ Yönetimi bizlerin mücadelesinin en temel ilkesi kamunun çıkarlarının kollanmasıdır. Bu konuda hassas olan arkadaşımızın, masumiyet karinesi yok sayılarak, hiçbir hukuki temel olmadan yer değişikliği kararının verdiniz. Sonuçlarına da katlanacaksınız. Bu ülkede hala hukuk var, bunu koruyan yargıçlar var” sözleriyle konuşmasına devam etti.

“SUÇLULARI KORUMAK DA SUÇTUR”

ESOGÜ Tıp Fakültesi yönetimine sorular yönelten Yılmaz, “Yalçın Mutlu’nun iki işçi arkadaşı ile birlikte devasa bir hastanenin işlerini Biyomedikal atölyesinde çözmeye çalışması mı suç oldu? Taşeronlaştırma sistemine karşı mücadelesi mi suç sayıldı? 10 yıl önce başlayan, çalışanların dağıtılması, atölyelerin kapatılması surecinin sonucu olan firmaların egemenliğine boyun eğmemesi mi suç sayıldı? Geçmişi bugüne taşıyan, husumet besleyen başhekimin kendini hukuktan üstün gören anlayışı mı bu sürgüne neden oldu? Tam da bu noktada biz hukuku bir kez daha hatırlatalım: Yasalarımıza göre husumet beslemek suçtur. Yine Yasalarımıza göre soruşturmaları kapatmak suçtur. Suçluları korumak da suçtur” şeklinde konuştu.

“HASTANEYİ BAŞHEKİM Mİ YOKSA SENDİKA MI YÖNETİYOR BELLİ DEĞİL”

ESOGÜ Tıp Fakültesi’nde mobbinge maruz kalan pek çok sağlık emekçisi olduğunu iddia eden Yılmaz, şöyle devam etti:

“Yalçın Mutlu, Biyomedikal sorumlu teknisyeni olduğu için, firma ve bazı yetkili kişilerin talep ve isteklerini geri çevirmiş, imza atmamış, kimi zaman şerh düşmüş, kişi ve firmaları rahatsız etmiştir. Son dönemde Başhekim yardımcısı ve bazı müdürler ile şeffaf, demokratik ihaleler yapılmış, fakat ihaleleri istenen adrese gitmemesi, mobbing ve sürgün getirmiştir. Bu süreçte Yalçın Mutlu dışında mobbinge maruz kalan birçok kişi vardır. Burada ESOGÜ Rektörlüğüne sesleniyoruz: Adil ve şeffaf bir soruşturma talep ediyoruz. Yönetememe hali adeta genel bir kural haline gelmiş, 2 yılda hastanenin servis sorumlusu hemşirelerin ve diğer birim sorumlularının yüzde 90’ı değiştirilmiş, yandaş sendika temsilci ve üyeleri atanmıştır. Hastaneyi başhekim mi yoksa sendika mı yönetiyor belli değildir. Birileri için sendika üyesi olmak, müdür olmak için yeterli hale gelmiştir.”

Mutlu’nun göreve iade edilmesini talep ettiklerini belirten Mutlu, “Arkadaşımız derhal göreve iade edilmelidir. İşini yapan insanları sürgün ederek bir yere varamazsınız. Meşru mücadelemizi, hukuki mücadelemiz başta olmak üzere sonuna kadar sürdüreceğiz. Yalçın Mutlu bizim onurumuzdur. Bizler biliyoruz ki bu sürecin sonunda haklı olduğumuzu tarih yazacaktır. Bugün bu adaletsiz kararlara imza atanlar da bilmelidir ki adalet bir gün herkese lazım olacaktır” dedi.

“DAVALAR AÇACAĞIM”

Basın açıklamasının ardından konuşan Yalçın Mutlu, “Rektörlük makamına iademi yapmaları için dilekçemi verdim. Şimdi görevime iade edilmezsem çok kısa bir sürede avukatlarımızla birlikte Rektörlük makamına başvurarak kişi, kişiler hakkında soruşturma açılmasını talep edeceğim. Daha sonra tekrar bugün ki haklarımızı aramak için adli makamlara, savcılığa suç duyurusunda bulunacağım, davalar açacağım” sözlerine yer verdi.

Etiketler :