UYKUSUZLUK BANA SAĞLIK GETİRDİ
Uykusuzluğu hiç düşündünüz mü? Çoğumuz bir gün bile uykusuzluğa dayanamaz. 86 yaşındaki Mehmet İnanç ise 50 yıldır uyumuyor. Her çareye başvurduğunu ancak tıpın bile çözüm bulamadığını öne süren Mehmet Amca, uykusuz gecelerinde neler yapıyor dersiniz?
Önce kısaca seni tanıyalım Mehmet Amca... Ne zaman başladı uykusuzluk?
1926 doğumluyum. Bundan 50 yıl önce bir uyku sorunum yoktu. Hatta uykum o kadar ağırdı ki, uyanırken zorluk çekiyordum. 34 yaşıma kadar uykunun tadını aldım. Uykusuz gecelerim 1960 yılında başladı. O gün bugündür uyku nedir bilmiyorum. Tam 50 yıl oldu. Tedavi için gittiğim hastanelerdeki doktorlarda çare bulamadı.
24 saat çalışıyordum
Hayatına sorun olmadı mı
uykusuzluk?
Eskişehir Devlet Demiryollarında çalışıyordum. Aynı zamanda inşaat ustalığı da yaparım. Kendi mahallemde sayısız ev yaptım. Ben uykusuzluğu hiçbir zaman kendime dert etmedim. Tam aksine bundan ders çıkarttım. Uykum gelmiyorsa bende daha çok çalışırım dedim. Devlet Demiryollarında çalışırken, işten çıkar inşaata giderdim. İnşaatta sabaha kadar çalışırdım. Sabah olduğun da tekrar kendi işime geri dönerdim. İlk zamanlar inşaatta çalıştığım arkadaşlarıma iki işte çalıştığımı uyumadığıma inandıramadım. Sonrada orada da çalıştığımı görünce inandılar.
Mahallede "Uykusuz Hacı" lakabı verildi
Kimse uyumadığıma inanmıyordu dedin... Nasıl inandırdın sonunda?
İlk zamanlar mahalleli de uyuyamadığıma inanmıyordu. Sonraları onlarda inandılar artık... O günden sonra bana uykusuz hacı dediler. Gece mahallede nöbet tutuyor gibiydim. Gece mahallede bir iş oldu mu ben yapardım.
Komşular iddiaya girmiş
Mahalleli çok konuşmuştur
seni değil mi?
Benim uyuma sorunum komşularım arasında iddiaya dönüştü. İlk zamanlar inanmayan komşularım imkansız, olamaz ben neyine isterseniz iddiaya girerim, 3 günden fazla uykusuz kalamaz diyorlardı. Bana inanan komşularım ise iddia konusunu duyunca hemen atladılar. Benim için 15 kişilik bir ekip kurulmuş. Bu ekip benim uyumadığımı kontrol edecekti. Ekip kendisi döküldü. Bana 40 gün sonra haklısın diyerek, iddiayı sonlandırdılar. Normalde 90 gün bakacaklardı. Ancak kendileri dayanamadı.
Kimse mi çare bulamadı?
Benim uyumadığım medyaya yansıyınca beni tedavi edebileceklerini söyleyen doktorlar ortaya çıktı. İlk önce SSK Hastanesine yattım. Burada Eskişehir SSK'dan Durmuş Tekin, Eskişehir Askeri Hastanesi'nden İzzet Fethi Okyar, Eskişehir Devlet Hastanesi'nden Halil Kozlubel beni inceledi. Bana bir test uyguladılar. Beyaz kağıda oldukça küçük mavi renk basılmış kitap okutuyorlardı bana. Yanımda hemşire, yedi sekiz tane de hasta. Sesli okuyorum. Ses kesilirse uyudu raporu verecekler. Başladım okumaya. Baktım hemşire yanımda uyumaya başladı. Uyandırdım. Biraz daha okudum, baktım gene uyudu. Yine uyandırdım. 'Aman, uyumuyorsun. Zaten yemek vakti geldi' dedi gitti. Baktılar uyumuyorum, asabiye servisine yatırdılar üç gün. Benim hiçbir şikayetim yok. Uykum gelse şurada yatar uyurum. Ben uyumayacağım diye direnmedim.
Başka illere gittin mi tedavi için?
Baktılar Eskişehir'de beni uyutacak doktor yok. O zaman İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesine gönderdiler. 5 Ay 20 gün toplamda çapa da uyutmaya çalıştılar. Birçok test yaptılar. Beni hipnoz ederek uyutmaya çalıştılar. Baktılar olmuyor, uyumuyor diyerek hakkımda bir rapor düzenlediler. Diplomalılar inanmak istemiyor. Ben bir şey peşinde değilim. Bir çıkarım da yok.
Tıp yenilgiyi kabul etmiyor
Uyumamanın avantajları var mı
dersin Mehmet Amca?
Uykum gelmediğine göre, beni yıpratmadan yavaş yavaş gittiğine göre bence bu bir nimet. Namazını kaçırmazsın, otobüsünü kaçırmazsın. Uykuyu hiç özlemiyorum. Uykum gelse uyurum bende. Uyumayan insan yorulmuyor da... Üç vardiya devamlı hiç durmadan, yemek ve namaz dışında devamlı ayakta senelerce çalıştım. Mecburiyetim yok ki. Uyku gelmediği için bir meşguliyet arıyorum ben. Ama tıp bunu kabul etmiyor. İnsan yorulur uyur diyor, ama ben yorulmuyorum. Şimdi yine götürmek istiyorlar, gitmiyorum. Çileli oluyor benim için. Tıp yenilgiyi kabul etmiyor. Bu zamana kadar beni uyutabilecek ne bir doktor ne bir tedavi yöntemi çıktı.
Uykusuzluk bana sağlık getirdi
Eşin bu duruma nasıl baktı?
Şikâyet etti mi hiç?
Ben ilk eşimi kaybettim. İkinci eşim de dolandırıp beni kaçtı. Bu üçüncü eşim. Aynı evde yaşarken ilk başta zorluklar çekti. Anasının evine de gittiği oldu. Ancak zamanla oda alıştı. Gece herkes uyuduğu zaman kendi kendime oturup örgü örmeyi öğrendim. Kendime ve torunlara çorap ve bereler ördüm. Kendime ufak bir atölye yaptım. Başka uğraşlar geliştirdim. Baktım olmuyor komşulara baktım. Gittim gecelerde onlara yardım ettim. Ara sıra televizyona bakarken sesini biraz fazla açarım. Hanım ondan biraz rahatsız oluyor. Başka bir sorunumuz yok çok şükür. 86 yaşındayım. Çokta sağlıklıyım. Bana kalsa hastanelere hiç gitmem. Sadece bir kez ameliyat oldum. Ondan dolayı gittim. Uykusuzluk bana sağlık getirdi. Kendimi çok sağlıklı hissettim.
12 çocuk 50'ye yakın torun
İkinci hanımım dolandırdı dedin...
Nasıl oldu bu Mehmet Amca?
3 kez evlendim. İlk eşim vefat etti. Daha sonra tekrar evleneyim dedim. Birini bulduk evlendik. Evliliğim 1 yıl sürdü. Bu bir yılda eşimi ya beş kere ya da altı kere gördüm. Sonra bana deli dedi. Evde ne var yoksa aldı gitti. Bu bana ders oldu diye düşünenler oldu. Gülenler oldu. Ancak gene evlendim. Şimdiki hanımımdan memnunum. İlk başlarda biraz zorluk çekti ama şimdi iyiyiz. 3 hanımdan 12 çocuğum oldu. Her biri bir köşelere dağıldı. Torunlarım oldu. Onlarda büyüdü evlendi. Birçoğunun şimdi çocuğu var. Torunlarımın birçoğunun adını hatırlamakta zorluk çekiyorum.