Psikolog Yağmur Gökşen Bulut

Psikolog Yağmur Gökşen Bulut

A) UMUT B) GELECEK C) KAYGI D) SINAV E) HEPSİ

Özellikle bu yazımda pazar günü sınava girecek öğrencilere ve ailelerine yönelik bir şeyler kaleme almayı istedim.


 


Sınav kaygısı diye bildiğimiz ve üstesinden gelmek konusunda zorlandığımız bir algı var. Öncesinde öğrenilen bilgilerin sınav esnasında kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesini sağlayan yoğun kaygı olarak tanımlayabiliriz. Bu kaygıyı kontrol altına aldığımız takdirde sınavda edindiğimiz bilgileri daha rahat kullanacak ve başarıyı elde edeceğiz. Kaygının ilişkili olduğu faktörlere bakmamız gerekir. Kaygı bize çevreden yüklenen ya da çocukluk döneminden getirdiğimiz bir oluşumdur. Kişinin ya da çevresinin sınava yüklediği anlamlar sınavdan sonrası için yapılan atıflar ve edinilecek kazanımlara yönelik yüklenen önem durumu ise bu kaygının oluşumunda etkilidir. 


  Belirtilere biraz değinecek olursak; Huzursuzluk, endişe, tedirginlik, sıkıntı, başarısızlık korkusu, çalışmaya isteksizlik, mide bulantısı, taşikardi, titreme, ağız kuruluğu, iç sıkıntısı, terleme, uyku düzeninde bozukluklar, karın ağrıları vs. bedensel yakınmalar, dikkat ve konsantrasyonda bozulma, kendine güvende azalma, yetersiz ve değersiz görme sık görülen belirtilerdir.


  Sınav esnasında neler yapabileceğimiz konusu ise tam bir kurtarıcı faktör. Kişi olumsuz otomatik düşüncelere karşı açıklamalar getirmeli. Örneğin sınavdan düşük alırsam gibi bir düşünceye karşı “evet bu hayatımın sonu değil daha birçok sınava girecek ve bu sınavların üstesinden geleceğim” gibi bir düşünce daha rahatlatıcı olabilir.  Kişi kontrolün kendisinde olduğunu hatırlamalı ve kendisini zorluk içerisinde hissetmemelidir. Yanıtlayabileceği sorulardan başlamalı ve bir soruda zorlandıysa o soruyu daha sonra dönmek üzere atlamalıdır. Nefes teknikleri kullanarak kaygısını düşürebilir. Ben bu konu da şöyle yapardım, aldığım nefese odaklanır ve onun yavaş yavaş vücudumda dolaştığını hissederdim. Sonra o nefesi verdiğimde ise ilk baştaki kadar kaygım olmadığını görürdüm. Bu da yapılabilecek bir başka teknik olabilir. Sınav sonrasında ise kişi kendisini ödüllendirebilir. Olumsuzluklar üzerine odaklanmak yerine keyif veren etkinlikler yapılabilir.


  Son olarak ailelere yönelikte önerim olacak. Aile için sınavın ne anlam ifade ettiği, sınava yönelik tutum ve yaklaşımları önemlidir. Sıklıkla aileler kendi kaygılarını çocuklarına yansıtmaktadırlar. Çocuktan yüksek beklentilerinin olması, ayrıntılarla aşırı uğraş sergilemeleri ve sınavı bir araç değil amaç olarak görmeleri çocuğu kaygıya yönelten bir başka tutumdur. Bu nedenle aileler kaygıları varsa bile bunu çocuklarına hissettirmemeli ve bunu bir son gibi görmemelidir. Aileler sınırlarının farkında olmalıdırlar. Güven ve sorumluluk vermeli, önemsemeli, olumlu geri bildirimde bulunmalıdır. Sınava ilişkin konuşmalarda özenli davranmalı, gerçekçi olmalı, akranlarıyla karşılaştırmaktan kaçınmalıdır. Duygu ve düşünce paylaşımı, empati önemlidir. Sınavı yüceltmeme, ölüm kalım sorunu yapmama, yüreklendirici davranma önerilmektedir. Çocuklar koşulsuz sevilmelidir. Aile bireyleri uygun rol modeli olmalı, uygun aile ortamı sağlamalı ve uygun problem çözme davranışları geliştirilmelidir.


 Şimdiden çocuklarımıza başarılar diliyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Psikolog Yağmur Gökşen Bulut Arşivi