Acının Çaresi

Çin'de tek oğlunu yitiren bir anne, yüreğindeki büyük üzüntüsüyle bir din adamına gitti ve derdine bir çare bulmasını istedi: "Oğlumu bana hangi duaların, hangi sihirlerin geri getirebileceğini öğrenmek istiyorum" dedi. "Söyleyin, o duaları edeyim, o sihirleri yapayım."

Çinli din adamı , üzüntülü anneye acısını yatıştıracak sözler söylemek yerine, ona bir görev verdi:

"Bana yaşamları boyunca bireylerinden teki bile hiç bir acı tatmamış bir evden, bir avuç hardal tohumu getir." Dedi. "Onu, senin yaşamından acıyı yok etmek için kullanacağız."
Üzüntülü anne, bu sihirli tohumu isteyebilmek için, acının bilinmediği bir ev aramaya başladı.

Sonunda, çok güzel ve çok büyük bir konak gördü ve gitti, umutla kapısını çaldı.

"İçinde, acının asla yaşanmadığı bir ev arıyorum" dedi. "Bu güzel ve büyük konağı görünce, burada acının yaşanmadığına inandım ve aradığım yerin burası olduğuna karar verdim."
Konağın sahipleri, acılı anneyi içeri aldılar, ona ikramda bulundular ve acısını dinledikten sonra ona, "aradığı evin burası olmadığını" söylediler.

"Siz yanlış yerdesiniz" diye söze başladılar ve sonra da , başlarından geçen tüm acılı olayları anlatmaya başladılar.
Acılı anne, ev sahiplerini dinlerken onlara acımaya başladı: "Bunlar benden daha acılı" dedi kendi kendine.

"Bunlara birilerinin kesinlikle yardımcı olması gerekir."

Çevrede onlara yardım edecek kişilerin bulunmadığını görünce bir süre orada kaldı ve elinden geldiğince bu acılı aileye yardımcı oldu.
Acılı anne, daha sonra kentte yine sokak sokak dolaşarak, içinde acının yaşanmadığı başka evler aramasını sürdürdü.

Fakat hangi evin kapısını çaldıysa, tümünde acılı öyküler dinledi. İçinde acının yaşanmamış olduğu bir ev bulamamış, fakat kapısını çaldığı bu evlerdeki acılı tüm kişilerin acılarını paylaşarak onlara yardımcı olabilmişti.

Acılı anne, gittiği evlerde tanıştığı acılı kişilerin acılarını azaltabilmek için onlara yardımcı olmaya kendini o denli kaptırdı ki, bir süre sonra kendi yüreğindeki evlat acısının da azalmaya başladığını gördü. Ve sonunda, sihirli hardal tuhumunu aramayı da, içindeki acıyı da unuttuğunun ayırdına vardı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
AKTÜEL Arşivi