Cumhurbaşkanlığı adayları, belli oldu. CHP, MHP, DP, DSP, BTP nin Cumhurbaşkanı adayı, Sayın Ekmeleddin İHSANOĞLU, Ak Parti adayı, Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN, HDP' nin cumhurbaşkanı adayı ise Selahattin DEMİRTAŞ oldu.
Elbette hangi aday kazanacak, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra belli olacaktır. Ancak seçimin, Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN ve Sayın Ekmeleddin İHSANOĞLU arasında, geçeceği bir gerçektir.
Adayların, halk tarafından değil de parti, lider ve milletvekilleri tarafından, tespit edilmesi, demokrasi ile bağdaşmadı. Çünkü adayların, parti, liderler ve milletvekilleri tarafından belirlenmesi antidemokratiktir. Aday, halkın Cumhurbaşkanı olacaksa, dileyen herkes de Cumhurbaşkanı, adayı olabilmeliydi. Adayları da halk belirlemeliydi.
Öte yandan tanıtım toplantısında, Sayın ERDOĞAN' ın, konuşması değerlendirildiğinde, Seçimi kazanırsa, Cumhurbaşkanı ama aynı zamanda da Başbakanlığa karışacak, partiyi de kendisi yönetmek istiyor gibi bir hava içinde. Bu üç görevin birleşmesi, yasamayla yürütmenin de birleşmesi anlamına gelir. Yasama teknik bir meclis haline dönüşür. Türkiye, tek adam, yönetimine doğru gider, Ülke bazında ve siyasette, kutuplaşma ivme kazanır.
Ayrıca Sayın Erdoğan, konuşmasında, anayasadaki tüm yetkilerini kullanacağına yönelik söylemleri ile yarı başkanlık sistemini, kendi döneminde fiili olarak başlayacağının mesajını da verdi. Seçimi kazanırsa, mevcut anayasaya rağmen, yarı başkan veya başkan olur mu bekleyip göreceğiz.
Sayın İHSANOĞLU, Yozgatlı, iyi bir eğitim almış, profesörlüğe kadar yükselmiş, tipik bir Anadolu çocuğudur. Bu kimliği ile CHP ve MHP'nin zayıf olduğu muhafazakâr İç Anadolu halkının, kendi yörelerinden cumhurbaşkanı çıkarmak için, büyük destek verecekleri bir gerçektir.
Çok iyi derecede, Arapça ve İngilizce bilmesi, İslam Konseyi Örgütü Sekreterliği yapmış olması, kendisi için ciddi avantajdır. Ayrıca Sayın İHSAOĞLU' nu, siyasal İslamcı" ve "gerici" olarak nitelendirmekte haksızlık olur. Uluslararası Bilim Tarihi Enstitüsü'nün, 2008 bilim ödülü, 2. kez bir Türk olan Sayın İHSANOĞLU' na verildi.
Sayın İHSANOĞLU, Türk kamuoyunda yeterince tanınmıyor. Önümüzdeki günler de kamuoyu, özellikle de seçmen, her yönü ile tanıyacaktır. Yeter ki Sayın İHSANOĞLU' nu, çatı adayı olarak belirleyen partiler, kendisine sahip çıksınlar, iletişim stratejisi ve halkla ilişkilerde kendisine destek versinler.
HDP' nin, cumhurbaşkanı adayı Selahattin DEMİRTAŞ' ın, kazanma şansı yok ama Kürt seçmenin, sayısının belirlenmesi açısından, önemli bir gelişme olacaktır. HDP ikinci turda, kimi destekler veya Sayın ERDOĞAN' da, destek karşılığı, ne gibi isteklerde bulunurlar, bekleyip göreceğiz.
Sayın ERDOĞAN, cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle, Kürt milliyetçilerine taviz verir mi, HDP-BDP-PKK, AKP'yi destekleyecek mi? veya Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, işbirliği yapacak mı bekleyip göreceğiz. Ancak bu alanda, arzu edilemeyen gelişmeler olursa da şaşırmamak gerekir.
Sayın ERDOĞAN, konuşmasında, halkın seçtiği Cumhurbaşkanı, yetkilerini millete karşı değil, millet için kullanacağını belirttikte sonra, Cumhurbaşkanı, cumhuriyeti cumhuru ve cumhurun birliğini temsil eder. Kimse, kimseyi aldatmasın. Devletin bütünlüğünü sağlamak cumhurbaşkanının, en önemli vazifesidir. Halk tarafından seçilmesi cumhurbaşkanlığı makamına güçlü meşruiyet sağlayacak, bu sayede, bu makam asıl anlamını bulacaktır." sözleri ile yarı başkanlık, 2015 seçimlerinde, AKP, güçlü çıkarsa, Başkanlığı hedeflediğini, örtülü olarak ifade etti.
Elbette her aday, görüşlerini belirtecektir. Ancak seçmen, tercihini, bu görüşlere göre değil, kuvvetler ayrılığı ilkesine, devlet ve millet adına sahip çıkan, adalet duygusunu ve devlet adamına güvenini tazeleyecek. Gelişmeleri, siyasi, bir gözle değil de hukukun üstünlüğü ve anayasaya saygı çerçevesinde değerlendirecek; Sağ veya sol, Alevi, ya da Sünni, her kesimin onayını alacak; toplumu kucaklayacak, laik, demokratik, sosyal hukuk devletini korumak hassasiyetini, bir görev bilecek, adaya karar vermelidir..
Türk Halkı, Cumhurbaşkanlığı seçiminde, Türk Milleti ve Türk Devleti ile yoğrulmuş; emperyalist güç odaklarına karşı, ülkeyi ve milleti savunacak, İnsan haklarına, evrensel değerlere, kültüre ve sanata önem veren, Türk kimliğine, tarihi ve kültür mirasına, sahip çıkan adayı, tercih etmelidir. En önemlisi de seçmen, Rahmetli Turgut ÖZAKMAN' nın, "DİRLİĞİN, BİRLİĞİN, DİLİN, BENLİĞİN, TARİHİN, YURDUN, ADIN, BİR KEZ DAHA GİDERSE, BİR DAHA HİÇ GERİ DÖMEZ..." uyarısını, dikkate almalıdır.
Ayrıca yasama, yargı, yürütme ve basın erklerini, kendi kontrolüne alan, toplumu, etnik ve dinsel olarak bölen... Devletin, Ulusal ve Üniter yapısına karşı çıkan, Türk milliyetçiliğini, kabul etmeyen, adaydan, Türk milletine fayda gelmez. O nedenle de seçmen, milliyetçi, dürüst, bilge, beyefendi, alçakgönüllü, herkesi kucaklayan, güvenilirliği, her kesim tarafından kanıtlanmış, hukukun üstünlüğüne saygılı, Anayasa`nın, 103. Maddesi 'ndeki yemine, bağlı kalan, bir cumhurbaşkanına evet demelidir.