Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı'nın sosyal medya üzerinde ki sayfasından önceki gün yayınladığı "Aday olmayacağım" sözleri tartışılıyor.
-"Önümüzdeki seçimlerde Odunpazarı adayı olmayacağım" sözlerini zihinleri bir hayli karıştırmış durumda.
"Aday olmayacağım" açıklamasının ardından bile "Burhan Sakallı gerçekten ne yapacak?" sorularının geliyor olması, bu konuda zihinlerin ne kadar karışık olduğunu gösteriyor.
Gelin şimdi, Burhan Sakallı'nın gerçekten ne yapabileceğine bir bakalım...
-Aday olmama kararı, Burhan Sakallı'nın kesin kararı olabilir.(Ki ilk etapta öyle görünüyor)
Zira...
Burhan Sakallı Büyükşehir adaylığı bekliyordu. Bu olmadığı gibi, parti Büyükşehir adayı olarak, pek de iyi anlaşamadığı Harun Karacan'ı aday yaptı.Dahası, o günden bu yana kimse kendisini aramadı.İlgi göstermedi. Bu yüzden Burhan Sakallı hakkının yenildiğini düşünüp, sonucu siyaset defterinin kapanması da olsa Odunpazarı adayı olmayabilir, bu görev kendisine verilse dahi bunu kabul etmeyip, AK parti ile gemileri yakabilir.
-Belki daha düşük bir ihtimal ama, Burhan Sakallı "Ben aday olmadım ama görev bana verildi" diyebilir...
Dikkat edilecek olunursa Burhan Sakallı, sosyal medya üzerinde ki sayfasından duyurduğu açıklamasında "Ben Odunpazarı adayı olmayacağım" diyor. Bu sözler "Görev verilirse kabul etmem" anlamı taşımıyor. Dolayısıyla, Burhan Sakallı yarın Odunpazarı ilan edildiğinde ve bunu kabul ettiğinde "Ben adaylık müracaatında bulunmayacağımı söyledim" diyebilir. Bunun olması için de, yaşadığı her şeye rağmen ikna edilmesi ve bu ikna girişiminin de bizzat Başbakan'dan gelmesi gerekiyor sanki.
-Burhan Sakallı gelinen süreç sonunda elini güçlendirmek isteyebilir.
Şu bir gerçek ki, Odunpazarı'nda AK parti Burhan Sakallı'ya mahkum ve mecburmuş gibi bir durum söz konusu. Bölgede AK partinin seçimi kazanabilme şansının bir tek Burhan Sakallı ile mümkün olabileceği algısı var. Dolayısıyla bu durum Burhan Sakallı'nın pazarlık şansını arttırıyor. İşte "Aday olmayacağım" diyen Burhan Sakallı, kendisini ikna etmek isteyen AK Parti yöneticileri ile kıyasıya bir pazarlığa girip, istediğini fazlasıyla alabilir.
-CHP'ye yönelik bir strateji de olabilir.
Bilindiği üzere CHP'nin Odunpazarı adayı belirlenirken mutlaka rakip olarak iki dönem üst üste Belediye Başkanlığı yapan Burhan Sakallı'nın durumu göz önüne alınacak. Rakibin Sakallı olması, CHP aday adayları içinden bazı isimlerin şansını arttırırken, bazılarınınkini de tamamen yok edecek. Burhan Sakallı'nın "Aday olmayacağım" mesajı, CHP deki aday dengelerini altüst etmek için ortaya atılmış bir strateji de olabilir...
Sonuç olarak...
Sakallı'nın sosyal medya aracılığıyla yayınladığı "Aday olmayacağım" mesajı çok net, çok kesin bir ifade taşımasına rağmen çoğu insanın zihni hala karışık durumda.
Anlaşılan o ki...
Bu durum ne zaman netleşirse, Burhan Sakallı'nın "Aday olmayacağım" mesajının asıl amacı da o zaman ortaya çıkacak galiba...
......

Bu size neyi hatırlatıyor
İstanbul'daki İnönü Stadı yıkılacaktı ve bu stadyumun yerine daha küçük bir Stadyum yapılacak, geriye kalan alan da Meydan olacaktı.
Ne yapılmış biliyor musunuz?
İnönü Stadyum alanı 2013 Haziran ayında, Çevre ve şehircilik Bakanlığının yaptığı bir plan değişikliğiyle Konut ve Ticaret alanına dönüştürülmüş.
Bu değişiklik sonrasında, İnönü Stadyumunun bulunduğu alana İş merkezlerinden Otellere, AVM lerden lüks konutlara kadar hemen her şey yapılacakmış.
Bu bize neyi hatırlattı biliyor musunuz?
Hani, Sazova'ya yapılan yeni stadyum karşılığında mevcut Atatürk Stadyumu alanı TOKİ'ye verilmişti ya...
TOKİ bu alan üzerine Konut ve Ticaret alanını plan değişikliği ile kondurmuştu ya.
Sonra İktidar partisinin Eskişehir'deki temsilcileri çıkıp "burası Meydan olacak" demişti ya...
En sonunda bu alana "Türk dünyası Meydanı" yapılması sözü verilmişti ya...
İşte İnönü Stadyumu için de söz verilmiş zamanında.
Bakın şimdi ne olmuş.
Ne diyelim...
Darısı bizim başımıza olmaz umarız...
........

Anket için arayana da, anket için aranana da rastlamadık iyi mi?
CHP Odunpazarı Belediye Başkan adayını belirlemek için uygulayacağı yöntemi aylar öncesinden açıkladı.
-"Anketle belirleyeceğiz" dedi.
Önceki gün Parti Meclisi üyesi Gaye Usluer ise;
-"Bir değil üç ayrı anket yapılacak" diye konuya açıklık getirdi.
CHP'nin, Odunpazarı adayını anket yoluyla belirleyeceğini açıkladığı günden bu yana sorup soruşturuyoruz.
Bugüne kadar CHP Odunpazarı adayını belirlemek için kendilerine telefon aracılığı ya da bizzat müracaat eden bir tek Allahın kuluna rastlamadık.
Anket dediğiniz en az 1000-2000 kişi ile yapılacak bir iş.
Hiç mi biri bir gün gelip "Beni aradılar. CHP Odunpazarı adayının kim olacağını sordular" demez.
Der elbet. Arandıysa neden demesin.
Ama biz rastlamadık.
Sözde üç büyük anket yapılıyor Odunpazarı adayının belirlenmesi için.
Ortada ne bu konuda birilerini arayan var, ne de birileri tarafından aranan.
Sonuç olarak...
CHP Odunpazarı adayının belirlenmesi için anket yapılacağını biliyoruz.
Anketin yapılıp yapılmayacağını ise ne yazık ki bilemiyoruz.
Çünkü...
Yapıldığına dair en küçük bir emare yok.
Varsa anket yapıldığına dair bir emare, bilen bize de söylesin...
........

CHP'nin Meclis üyeleri şekilleniyormuş
Söylenenlere bakılırsa Yılmaz Büyükerşen bir yandan da meclis üyelerinin listelerini şekillendiriyormuş.
Bir yandan, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ın mecliste görmek istediği isimleri almış, diğer taraftan kendinsin mecliste görmek istediği isimleri belirlemiş.
Partiden gelebilecek isimleri de tespit ettikten sonra kabataslak bir liste meydana getirmiş.
Yine söylenenlere bakılırsa...
Listenin en tepesinde olacak isimler belirlenmiş.
Buna göre; Abdülkadir Adar,Serdar Taci Zengin,Turgut Türe ve Erdoğan Aydoğmuş ile Sarar ailesinin yakın akrabası olan bir bayanın meclis üyeliği neredeyse garanti hale gelmiş.
.......

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
İkinci Dünya Savaşı sıralarında Berlin'i bombalamaya gelen filodaki İngiliz uçak pilotu ağır yaralı olarak ele geçirilmiş. Pilotu hastaneye kaldırmışlar ve tedavi etmeye başlamışlar. Alman doktor İngiliz'in yanına gelip;
- Size kötü bir haberim var, bir bacağınızı kesmek zorundayız, demiş. Hasta çaresiz bir şekilde Alman doktora;
- En azından sizinkiler Londra'yı bombalamaya gittiklerinde kestiğiniz bacağımı bizim topraklara atmalarını sağlar mısınız ? diye sormuş. Doktor da kabul etmiş. İngiliz'in bacağını İngiltere topraklarına bıraktırmış. Aradan birkaç hafta daha geçmiş ve doktor bu kez diğer bacağının da iyi durumda olmadığını, kesmek zorunda kalacaklarını söylemiş. İngiliz yine aynı isteğini tekrarlamış. Doktor yine kabul etmiş ve Almanlar İngiliz'in bacağını yine atmışlar İngiltere toprağına. İngiliz'in iki hafta sonra da kolu kötüleşmeye başlamış. Doktor yine kesmek zorunda olduklarını söylemiş. İngiliz de aynı isteği kolu için yinelemiş. Doktor bu kez kabul etmemiş. İngiliz şaşkınlık içinde sormuş:
- Neden ama ? İki bacağımı da attınız. Kolumu niye atmıyorsunuz ? Doktor:
- İyi de sen galiba ufak ufak kaçmaya çalışıyorsun.