
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
ASKERİ OKULLAR KAPATILMAMALI
Hükümet, 15 Temmuz askeri darbe girişiminin ardından, ilan ettiği OHAL çerçevesinde, Askeri liseler kapatılacak. Harp okullarında, bu dönem tüm öğrencilerin ilişiği kesilecek. Subay ihtiyacı, üniversitelerden karşılanacak. GATA Sağlık Bakanlığı'na bağlanacak.
FETÖ Darbesi, bahane edilerek "Askeri Liselerin Kapatılması" Türk Silahlı Kuvvetlerinin, yeniden yapılandırılması, telafisi mümkün olmayacak çok ağır sonuçlar yaratacaktır. Mete Han zamanında uygulamaya başlanan, askeri sistem ve hiyerarşi, bir kararname ile Türk Ordusunun beslendiği kaynaklar yok edilmektedir.
Ayrıca Milli Savunma Bakanlığı, bünyesinde, kurmay subay yetiştirmek ve lisansüstü eğitim vermek amacıyla, Milli Savunma Üniversitesi adıyla, yeni bir üniversite kurulması. Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) ve asker hastaneleri de Sağlık Bakanlığı'na bağlanması, TSK' ya zarar verecek niteliktedir.
Bütün dünyada, askeri okullar, devam ettirilirken, ülkemizde kapatılması dikkat çekicidir. Nitekim Birleşik Devletler Askerî Akademisi dünyanın en eski askeri akademilerinden biridir. 16 Mart 1802'de kurulan akademi, 6,000 hektarlık bir alanı kaplar.
Türkiye' de, askeri okullar, siyasi iradenin etkili olduğu bakanlıklara bağlanırken, ABD' de, Kara Kuvvetleri Dairesi'nin, doğrudan denetimi ve gözetimi altında olan Askeri Akademi'nin başında, öğrencilerin ve askeri personelin yönetiminden sorumlu, olan bir komutan bulunur. Yüksekokul düzeyindeki dört yıllık eğitimin ardından, mezunlar asteğmen rütbesiyle ABD, Kara Kuvvetleri'ne katılırlar.
Ülkemizdeki askeri liselerin, mazisi de ABD' deki askeri okullardan daha da geçmişe uzanır. Nitekim Türkiye'nin, ilk askeri eğitim kurumu olan ve mazisi 1773'e uzanan Deniz Lisesi verdiği eğitimlerle, Deniz Kuvvetlerinin, Subay ihtiyacını karşılar. Vatan, millet sevgisi, sadakat, silah arkadaşlığı, aidiyet, gerektiğinde, vatan için canını verme duygusu ile analatik verasyonel düşüncenin öğretildiği, Deniz Subayı olma yönündeki ilk birikimlerin kazandırıldığı, ilim irfan yuvası olarak, yıllardır, TSK' ya hizmet vermektedir.
FETÖ Darbesi ve Askeri liselere giriş sorunlarının, Gülen cemaati tarafından çalınarak, askeri okullarda, usulsüzlük yapılması bahane edilerek, askeri liselerin kapatılması haksızlıktır.Nitekim Diyanet İşleri Başkanlığında da 1.000'e yakın, FETÖ üyesi çıkmıştır. Aynı nedenlerle, Askeri Okullar kapatılırken,İmam Hatip Okullarının, aksine sayısı artırılıyor.
Öte yanda Askeri Liseler kapatılınca, gençler, liseden sonra yapılan üniversite giriş sınavlarından, TSK için, yeni öğretim kurumlarına alınacaklar. Eski sistemde, engel olunmayan FETÖCÜ veya diğer bir ideolojiye sahip çocukların, askeri okullara girişine nasıl engel olunacaktır? Eğer tedbir alma imkânı varsa, bu tedbirler, askeri okulları kapatmadan da uygulanabilir.
Darbeciler ve tüm cemaat üyeleri, devlete, siyasiler tarafından sokulmuş veya terfi ettirilmiştir. Ayrıca sınav sorularını çaldıran, çalan ve bunlara fırsat verenleri bulup yargılamak yerine, askeri okulların kapatılması, yanlıştır. Mazereti de yoktur.
Öte yandan Gülen Cemaati' nin, senaryolarını görmezden gelen, hatta öven ve destek veren, siyasi iktidarlar, siyasiler ve devletin ilgili kurum/kuruluşlarının da arzu edilmeyen gelişmelerde, sorumlukları var.
Nitekim olağanüstü Din Şurası'nın açılışına katılan. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan şuranın açılışında yaptığı konuşmada,""Rahmetli Özal, Ecevit hatta biz de bu yapıya zamanında iyi niyetle destek olduk" dedi.
Ayrıca yargısal denetimden, geçmeyeceği düşüncesiyle ve gerekli hukuksal altyapı oluşturulmadan ve acele olarak, TSK ile ilgili alınan kararlar, Türk Silahlı Kuvvetlerinde ciddi sorunlar yaratacaktır,
İktidar, askeri okulların kapatılması ilgili, kararını tekrar gözden geçirilmeli, Bu okullarla ilgili kaygılarını giderecek, önlemler alarak, askeri okulları kapatmamalıdır. Çünkü Dünyanın en güçlü ordularının, insan kaynağı askeri okullardır. ABD ve AB ülkelerinde askeri okullar, ortaokul seviyesine kadar iner.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin, kuruluş yapısına ilişkin düzenlemeler, darbe girişimi nedeniyle oluşan olağanüstü şartlara göre değil, tarihsel geçmişine ve gelecek yılların ihtiyaçları, esas alınarak, bölgesel savaş ve terör tehdidine karşı yapılmalıdır.
Öte yandan Gülen Cemaatine, mensup hâkim ve savcıları, mezun eden hukuk, doktorların mezun olduğu Tıp ve diğer fakültelerin kapatılmasının, bir çözüm yolu olmadığında, herkes hemfikirdir. Askeri okulların kapatılması da çözüm olmadığı gibi, TSK' da, çözümü mümkün ve geri dönüşü de olamayan, sorunları da beraberinde getirecektir.
Ayrıca eğitimin, nazarî, (teorik) ve amelî (pratik) yönü vardır. Bilgi ve uygulama, birbirini tamamlayan çalışmalardır. Kaliteli eğitimde, nazarî bilgiler vermekten çok, hayatta uygulanabilecek bilgileri ve nasıl uygulanabileceğini göstermek esastır.
Askeri okulları kapatarak, komutan olacak gençlerimizi, uygulamalı eğitimden, mahrum etmek, Askeri bilgileri, nasıl kullanılacağını, hayatla ilişkilerini göstermemek, neyi, nerede ve nasıl yapacağını öğretmeden, komutan yapmak, askeri alanlardaki, başarısızlığı önceden kabul etmek demektir. O nedenle de Askeri okullar, kapatılmamalıdır.