4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ASLINI İNKÂR ETMEK

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Atatürk'ün, CHP'si ile şimdi CHP arasında, dünyalar kadar fark var" diyerek, CHP'nin değiştiğini, yenilendiğini belirten Kılıçdaroğlu, " "Atatürk'ün, kurduğu Halk Fırkası'yla, bugünkü, CHP, aynı değil, kendimizi yeniliyoruz" sözleri ile aslını inkâr etti.
CHP tabanı, Kılıçdaroğlu'nun, görüşüne katılır mı bilinmez ama Bu sözleri söylemesine gerek yoktu. Çünkü bugünkü CHP 'nin, Atatürk' ün, CHP' si olmadığı icraatı ile ortada. Ayrıca CHP Genel Başkan Yardımcısı Kaleli, "Atatürk, devrim ve ilkelerinin bekçisi değiliz. CHP'nin, iktidarını engelleyen, Atatürk devrim ve ilkeleridir."sözleri hala hafızalardadır.
Yeni Şafak Yazarı BAYRAMOĞLU da, CHP ile ilgili bir yazısında," Kemalist anlayışa göre, toplumdaki tüm aracı aktörler ve kurumları, bu resmi kimlik projesini gerçekleştirecek işlevlerle donatılır. CHP, bu anlayışın, taşıyıcısı ve temsilcisi olduğu için, başarısız olmuştur." tespitini yapmıştı.
Sayın KILIÇDAROĞLU' Genel Başkan olduğu dönemdeki, icraatı ve Atatürk' e karşı tutumu değerlendirildiğin de, "Atatürk'ün, kurduğu, Halk Fırkası'yla, bugünkü, CHP, aynı değil, kendimizi yeniliyoruz" sözleri, yadırganmamalıdır.
Şu bir gerçek ki yıllardır, bazı kişi/kişiler ve kesimler, Atatürk' ü, istedikleri kılığa soktular. Çıkarları doğrultusunda, Atatürk, "Kapitalist", "Devletçi", "Komünist" ve antikomünist Veya "Faşist", "demokrat" ,"diktatör", " , "Irkçı- Turancı" ,"anti ırkçı- anti Turancı", "Şeriatçı", "Laik", "Cumhuriyetçi" Muhafazakâr... olarak ilan ettiler.
Bu çelişkili tablonun, pek çok nedeni vardır. Bu benzetmeleri yapan ve benzer iddialar da bulunan kişi/kişiler, Atatürk' ün, kişiliğini, düşüncelerini, amacını, senaryolarını, İstiklal Savaşı' ndaki koşulları, Türkiye ve dünyanın, o günlerdeki şartlarını bilmedikleri Veya çıkarları, böyle gerektirdiği için, bu tavır içinde bulunuyorlar.
Hülasa Türk toplumu olarak, Atatürk'ü, yeteri kadar, ne anladık ne de anlatabildik. Yıllarca da insanımıza, resim ve heykel olarak tanıttık. Onun icraatını, fikir ve düşüncelerini, insanımıza aktaramadığımız gibi, yeteri kadar hayata da geçiremedik.
Atatürk, "Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir." demesine rağmen, ortama "POLİTİK" ve "ELİT" güçler hâkim oldu. Padişahlık kaldırıldı ama çok partili dönemde, "Cumhuriyet Padişahları", boy gösterdi. Yıllarca da aynı isimlere, layık ve mahkûm olduk.
CHP Genel Başkan KILIÇDAROĞLU, Yardımcısı Sena Kaleli ve Yeni Şafak Yazarı BAYRAMOĞLU gibi kişi/kişiler, ne düşünürse düşünsünler, ATATÜRK, Türkiye' nin ve partileri, önünde, engel değil, önderdir. Bilakis bazı partiler, KEMALİZM'İN dolayısıyla da ülkenin, önünde engeldir. Sorun yaratan da taraftır.
Ayrıca CHP' den ayrılan, insanlar, Cumhuriyetin değerlerini ve hukukun üstünlüğünü, en önemlisi de parti içi demokrasiyi, savundukları ve ulusalcı olduğu için, partiden ayrılmışlardır. Oysa dünyada, ulusalcı olmayan, tek bir devlet yoktur.
Kemalizm, akla ve ilme dayanan, hürriyet içinde insanca yaşama düşüncesidir. Türk' e özgü, kalkınma modelidir. O nedenle de KEMALİZM, fertlerin, toplumların ve insanlığın izleyeceği tek doğru hayat yoludur. Ayrıca mazlum milletlerin bağımsızlık ve hürriyet mücadelelerinde, manevi kuvvettir. Gerçek bu iken Atatürk 'ü. CHP ve diğer partilerin, iktidar olmasında, engel gibi göstermek veya görmek, cehalet değil de nedir?
Atatürk, "İstiklal-i tam denildiği zaman, bittabi, siyasi, mali, iktisadi, adli, askeri ve ila ahiri her hususta, istiklal-i tam ve serbest-i tam demektir. Bu saydıklarımın herhangi birinde, istiklalden mahrumiyet, millet ve memleketin, manayı hakikisiyle istiklalinden mahrumiyet demektir." demişti. Bugün öyle mi?
Atatürk, gerçeğin adamıdır. Nerde ne yaptı, neye karar verdi ise daima en iyisini yapmış, en hayırlısına da karar vermiştir. Ayrıca ATATÜRKÇÜLÜK; ulusal bağımsızlık ve ulusal kurtuluş demektir,
Atatürk olmasaydı, Türk milleti ve devleti olmazdı. Cumhuriyet ilân edilemezdi.. Cumhuriyet, kurum ve kuruluşlarıyla benimsenmez. Bağımsız ve güçlü bir devlet, onurlu, saygın ve çağdaş, bir millet, demokratik ve Laik bir toplum olamazdık. CHP' de olmazdı.
Geçmişini inkâr eden ve tarihi olaylardan, medet uman, özellikle de geçmişi eleştiren siyasiler, "ACZ" içindedir. Çünkü o günün şartlarını yaşamadan, değerlendirmeden, ahkâm kesmesinin, ne hukukta, ne de bilimde yeri vardır.
Elbette her millet, tarihinde, pek çok gelişmeler yaşadı. Ancak o milletlerin insanları, özellikle de siyasileri, yaşananlardan ibret, doğrularından da örnek alarak, geleceğe baktılar. Ülkemizdeki ise bazı siyasiler, geçmişinden, ne ibret, ne de örnek alıyor. Aslını inkâr ederek, geleceklerini de inkâr ediyorlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi