Bir gün camide tam namaza geçileceği sırada cemaatte bulunanların bazılarının telefonları çalıyor.
Of’lu hoca sinirleniyor bu duruma.
-“Allah’ın evine geliyorsunuz. Şu telefonu yarım saatliğine kapatsanız ölür müsünüz ve mübarekler?” diye kızıyor.
Ertesi gün, yaptı uyarıya rağmen yine tam namaza geçileceği sırada cemaat içinden telefon zili sesleri yükseliyor.
Aynı fırçayı bir daha atıyor Of’lu hoca.
üçüncü gün de aynı durum olunca acayip sinirlenip;
-“Bir daha hanginizin telefonu çalarsa, o telefonu onun bir tarafına sokacağım” diye bağırıyor küplere binmiş halde.
Dördüncü gün bakıyor ki cemaatte tık yok.
Tek bir telefon sesi dahi çıkmıyor.
Belli ki herkes telefonunu kapatmış.
Bunun üzerine şunu söylüyor Of’lu hoca:
-“Ulan siz nasıl insanlarsınız ki? kıç korkunuz Allah korkunuzun önüne geçivermiş!”
***
Bu özelliklere sahip bir hoca’nın var olduğu söylense de, neticede yukarıda aktardığımız bir skeçten ibaret.
Fakat…
Aynı skeç adeta AK Parti içinde yaşananları anlatır gibi.
Yıllardır AK Parti içinde öylesine bir biat kültürü yerleşti ki, kimse kimseye laf edemedi.
Kimse kimsenin yanlışına karşı çıkamadı.
Bırakın Cumhurbaşkanı, bakanlar, milletvekilleri, belediye başkanları, il ve ilçe yöneticilerini, mahalle temsilcisini bile eleştiremez hale geldi AK partililer.
Söylediklerinin, davranışlarının, yaptıklarının yanlış olduğunu bile bile tek bir laf dahi söyleyemediler.
Yanlışın sohbetini dahi yapamaz duruma düştüler.
Ya beklentileri ya da kıç korkuları yüzünden yanlışları, “Yanlış” olduğunu bile bile söyleyemediler.
***
Son süreçte yaşananlara baktığımızda sanki bu korku yavaş yavaş kalkıyor.
Eski bir genel başkan yardımcısı çıkıp “Diğer liderler de Cumhurbaşkanı da konuşmalarına dikkat etsin” diyebiliyor.
Eski bir milletvekili “AK parti ömrünü tamamladı. Yeni parti lazım” diye konuşabiliyor.
Erdoğan’ın yanında Başbakanlık, Bakanlık yapmış isimler, Erdoğan’a karşı yeni parti hazırlığına girebiliyor.
İlçe başkanları il başkanını, il başkanları Milletvekillerini, milletvekilleri belediye başkanlarını açıkça eleştirirken, partililer hepsini sosyal medya üzerinde hallaç pamuğu gibi atıyor.
Kısacası…
Hiçbir şey eskisi gibi değil AK Parti içinde.
Parti geneline yıllardır hakim olan korku atlatılmış.
Beklentilerden artık umut mu kesilmiş, yoksa Allah korkusu diğer korkunun önüne mi geçmiş bilemiyoruz…
Bildiğimiz: AK Parti içindeki herkesin, birbiri hakkında açıkça konuşmaya ve partide görev ve ağırlığı ne olursa olsun herkesi eleştirmeye başladığıdır…
.....
Yine zam geldi ya…
Akaryakıt ve doğalgaz fiyatlarına zam geliyor.
Daha önceki gün doğalgaz yüzde 15 oranında zamlandı.
Böylece son bir-iki ay içinde doğalgaz’a gelen zam yüzde 39’u aşmış oldu.
Şimdi…
Akaryakıt ve doğalgaz zamları, diğer tüm zamları tetikliyor.
Akaryakıt ve doğalgaz zamlarının ardından tüm mal ve hizmetlere zam geliyor.
Merak ettiğim…
Dünya’da akaryakıt ve doğalgaz fiyatları neredeyse yarı yarıya düşerken, bizim ülkemizde niçin yüzde 50 zam görüyor?
Diğer merak ettiğim konu ise…
Akaryakıt ve doğalgaz fiyatlarında bazen indirime gidiliyor…
Bu indirim yapıldığında, zamlanan diğer mal ve hizmetlerin fiyatı niçin düşmüyor?
Akaryakıt ve doğalgaz zam gördüğünde hemen ertesi gün yapılan diğer zamlar, indirim söz konusu olduğunda niçin geri alınmıyor?
Fiyat artışından da fiyat indiriminden de niçin hep vatandaş mağdur oluyor?
Vallahi anlamış değilim…
.....
Buna nasıl izin verdiniz?
Regülatör Piknik alanı, Eskişehir’de az sayıda bulunan mesire yerlerinden biri…
Eskişehirlilerin özellikle hafta sonları kendilerini attığı, gün boyu piknik yapıp, çoluk-çocuk ailece eğlendiği yerlerin başında geliyor.
Bir otomobil firması dün burada bir piknik düzenlemiş.
Nasıl izin verildi bilemiyoruz ama piknik alanını bildiğiniz kapatmış.
Sadece piknik alanı da değil…
Piknik alanının girişinde bulunan halka açık otoparkın da neredeyse yarısını, şeritler çekerek kapatmış firma…
Her hafta sonu olduğu gibi dün de piknik alanına piknik yapmak için gelenler, ne piknik yapacak yer bulabilmişler, ne de araçlarını park edebilecek bir yer.
Zira…
Yukarıda söylediğimiz gibi her ikisi de otomobil firması tarafından resmen kapatılmış…
Bu kadar da değil tabii…
Getirdikleri koca ses sistemleri ile gün boyu gümbür gümbür müzik çalınmış piknik alanında…
İnsan merak ediyor?
Halka açık bir mesire yerinin bir firma tarafından kapatılmasına nasıl izin verilir?
Halka açık otoparkın bir firma tarafından kapatılarak, başka araçların park ettirilmemesine nasıl göz yumulur?
Halka açık piknik alanında halkın piknik yapmasına niçin mani olunur?
Adı üzerinde: Halka açık…
O halde halka niye yasaklanır?.
.....
Biraz da gülmek lazım
Temel, bir evlilik programına katılır ve beğendiği bir hanıma talip olur.
Hanım sorularını sormaya başlar:
-Eviniz var mı?
-üç evim,bir yazlığım var.
-Arabanız var mı?
-İki arabam var.
-İşiniz nedir?
-Ticaret ile uğraşıyorum.
-Aylık geliriniz ne kadar?
-10.000 TL
Kendinizden biraz bahseder misiniz ?
-İçkim, sigaram, gece hayatım yoktur.Evine bağlı romantik bir erkeğim. Şiir okumayı, seyahat etmeyi severim. Eşime bütün işlerinde yardımcı olurum. ömrümün sonuna kadar hayatımı eşimin yanında geçirmek isterim...
Temel konuştukça talip olduğu hanım nihayet hayalindeki erkeği bulduğuna inanmaktadır. Hanım son sorusunu sorar:
-Merak ediyorum acaba sizin hiç kusurunuz yok mu?
Temel cevap verir:
Evet küçük bir kusurum var. çok yalan söylerim.
