1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Ben olsam Heykel eleştirisi yapmayı resmen yasaklardım

2004 seçimleri öncesi, AK Partinin seçim stratejisi Heykeller ve Tramvay üzerine oturtuldu…
Bir taraftan, Heykellerin Anadolu ve Türk kültürüyle hiçbir alakası olmadığı, batı tarzı heykeller olduğu ve sanatsal tarafı da bulunmadığı eleştirisinde bulunulurken, diğer taraftan da Tramvay’ın Greksiz bir yatırım olduğu eleştirileri yapıldı aylarca…

Hatta…
-“Biz kazanırsak rayların üzerini betonla kapatacağız” a kadar gitti eleştiri okları…
Seçmen bir heykellere baktı, bir de Tramvay’a…
Büyükerşen’i ikinci kez belediye başkanı seçti…
Belli ki seçmen, söylenenler karşısında değil, gördükleri karşısında ikna olmuştu.
2009 seçimleri öncesi, AK parti’nin seçim stratejisi Heykeller, Tramvay’ın neden olduğu trafik ve 2 park üzerine oturtuldu.
Heykeller ve Tramvay ile yapılan ama sonuç vermeyen eleştirilerin tekrarı bir yana, bu seçim öncesinde Sazova ve Kentpark eleştirileri revaçtaydı…
-“Bir çakma plajımız eksikti” ve “Korsan Gemisine bunca para mı verilir?” söylemleri adeta gırla gidiyordu…
Seçmen bir Heykellere, bir Tramvay’a bir de yapılan yeni parklara baktı…

Büyükerşen’i üçüncü kez belediye başkanı seçti…
Belli ki seçmen, söylenenler karşısında değil, yine gördükleri karşısında ikna olmuştu.
2014 seçimleri öncesi, AK parti’nin seçim stratejisi yine Heykeller, Tramvay, 2 Parkdan ibaretti.
İki seçimdir sonuç vermeyen eleştiri yöntemi değişmediği gibi, buna bir de Gondollar ilave edilmişti.
Seçmen bir Heykellere, bir Tramvay’a, bir parklara ve bir de Gondollara baktı…
Büyükerşen’i dördüncü kez belediye başkanı seçti…
Belli ki seçmen yine, söylenenler karşısında değil, yine gördükleri karşısında ikna olmuştu.

Kısacası…
AK parti Büyükerşen karşısında 3 kez seçim kaybetti, hala “Heykelden başka hiçbir şey yapmadı” eleştirisinden eleştirisini seçim stratejisinin tepesine oturtmaktan vazgeçmedi…
Şu sıralar yine aynı eleştiri var AK partililerin dilinde…
Ulus Anıtının açılması sonrası, Anıt ile ilgili her paylaşımın altına mutlaka bir AK partili tarafından getirilip yapıştırılıyor “Zaten Heykelden başka yaptı hiçbir şey yok” eleştirisi…
Seçmen de bir söylenenlere bakıyor, bir de “heykel” diyerek eleştirdikleri Anıta…
Sonuç olarak…
AK parti 20 yıldır heykel eleştirisi yapmaktan bir türlü bıkmadı…
Ben AK parti’nin yöneticisi olsam, partililere Heykel eleştirisi yapmayı resmen yasaklardım…
3 seçimdir faydası olmayan eleştirinin 4’ncü seçimi kazandıracağı mucizesini de boş yere beklemezdim…
AK parti büyükşehir Belediye Başkan adayı Burhan sakallı bunun farkına varmış olmalı ki “Heykel” eleştirisini ağzına dahi almamaya özen gösteriyor…
Bir de partililerine öğretse Heykel üzerinden eleştirinin işe yaramadığı gibi kabak tadı verdiğini hiç fena olmayacak galiba…


.....


Var mı bir
cevabı olan?


-Yüzde 95'lerin üzerinde olan okuma oranı...
-3 üniversitesi ile Türkiye'de kişi başına en fazla öğretim üyesinin düştüğü bir kent...
-Sosyo gelişmişlik sıralamasında 6 ncı sırada...
-Yaşanabilir kentler sıralamasında Türkiye'nin iki şehrinden biri...
-Ekonomik açıdan gelir-gider oranları dengeli bir kent...
-Kendi kendine yeten ender şehirlerden birisi...
-Havacılık ve Raylı sistemler alanında mesafe alan bir yerleşim yeri...
-Eğitim ve Sağlık konusunda hiçbir eksiği yok...
-Kent merkezi turizmi olan ender kentlerden birisi...
-Müzeleri, senfoni orkestrası ve tiyatroları olan, kültürel yaşamı son derece hareketli bir şehir...
-Her türlü etnik kimliği içinde barındıran, etnik kimlik sahiplerinin uyum içinde yaşadığı bir kent.
-Görev için gelenlerin emekli olduklarında yerleşmeye karar verdiği ve yerleştiği bir şehir...
Daha birçok özelliği söylemek mümkün bu şehir için.
Bu denli olumlu özellikleri olan bir şehir nasıl oluyor da siyasetçi yetiştiremiyor?
Nasıl oluyor da böylesine eğitim ve kültür altyapısı olan bir şehirde "Siyasetçi" denildiğinde sağdan say 8 kişi, soldan say 10 kişiyi geçmiyor isimler?
Sırf bu özellikleri nedeniyle "siyasetçi fabrikası" olması gereken bu şehirde nasıl oluyor da bir tek siyasetçi yetişmiyor?
Mesele siyaset olduğunda, nasıl oluyor da ilgililer bilgisiz olurken bilgililer de ilgisiz olabiliyor?


.....


Sorun da belli sorumlular da…


Bir okur göndermiş yazıyı…
Aynen yayınlıyoruz…
“Bu şehirde kime sorarsanız sorun Eskişehir'in en büyük sorununun trafik olduğunu söyleyecektir.
Trafik sorununun kaynağı iki nedene bağlıdır.
Bir: Yeterli altyapı yoktur.
İki: Yeterli denetim yapılmıyordur.
Altyapı Belediyenin, denetim ise Trafik müdürlüğünün sorumluluğu altında olduğu düşünüldüğünde, var olan trafik sorununun da sorumlularının Belediye ve Trafik Müdürlüğü olduğu açıktır.
Belediye, trafiği rahatlatıcı altyapı çalışmaları yapmadığı (Yeni yollar açmak, yeni otoparklar yapmak gibi) müddetçe…
Trafik Müdürlüğü de trafiği düzene sokacak tedbirler almadığı (Yasak parklara göz yummak gibi) müddetçe, o şehir trafik sorunu ile yaşamaya devam eder.


.....


öngörü bu kadar işte…


İktidar Partisinin Eskişehir’de belediyeleri alabilmesinin en büyük argümanı, yıkılan Atatürk Stadyumunun yerine yapılacak olan Millet Bahçesidir…
İktidar olanaklarıyla yaptığınız Okul, Hastane,  Emniyet Müdürlüğü ya da Vergi Dairesi Başkanlığı binaları elbette önemlidir ama seçim öncesi tüm şehir halkının yararlanacağı devasa bir parkın seçmen üzerinde yaratacağı etkinin yanında hikaye kalır…
O yüzden…
Eğer iktidar “Millet Bahçesi” ismini verdiği yatırımı Eskişehir’de gerçekleştirerek seçime girecek olsaydı, bunun avantajını seçimlerde mutlaka görebilirdi…
Boşa geçen onca ayların ardından, seçime 20 gün kala yapılacak olan Millet Bahçesi’nin ancak fotoğrafı gösteriliyor…
İktidar en büyük seçim avantajını, seçim sonrasına bırakıyor…

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi