BİZ NE ZAMAN BU SAVAŞI KAYBETTİK?

Eski zamanların birinde bir otlakta öküz sürüsü yaşarmış. Ama civardaki aslanlar bir türlü rahat bırakmazlarmış onları. Hemen her gün saldırırlarmış bu sürüye.... Öküz dediğin öyle yabana atılır bir hayvan değil ki, bir araya toplandılar mı kolayca defetmesini bilirlermiş o koca aslanları.

Gün geçtikçe aslanları almış bir kaygı. "Herhalde bize bu otlağı terk etmek düşüyor" demiş aslanlardan birisi.
"Nereye gideriz" diye düşünürlerken. "Bir dakika" diye bir ses duymuşlar. Sürünün en çelimsiz, ama kurnaz mı kurnaz bir ferdi olan topal aslanmış söze atılan. "Hayır" demiş, "Hiçbir yere gitmiyoruz. Siz bana bırakın, ben hallederim bu işi."

Topal aslan elinde beyaz bayrak alarak öküzlerin yanına gitmiş. "Saygıdeğer öküz efendiler" diye başlamış lafa: "Bugün buraya sizden özür dilemek için geldik. Evet size defalarca saldırdık, ama niye biliyor musunuz? Hep o sizin aranızdaki sarı öküz yüzünden. Verin onu bize, siz de kurtulun biz de barış içinde yaşayalım!.."

Boz öküz, diğer önde gelenlerle görüşmek üzere geri çekilmiş. Tüm öküzler sıcak bakmışlar bu teklife. Bir tek yaşlı benekli öküz "Olmaz" demiş ama kimseye dinletememiş sözünü. Zavallı sarı öküz aslanlara teslim edilmiş. Bütün sürünün selameti için bir öküzü feda etmekten hiçbiri tereddüt bile duymamış.

Gerçekten de günlerce sürüye saldıran olmamış. Ama aslan milleti bu, ne kadar sabreder ki? Hele öküz etinin tadını aldıktan sonra.

Aslanlar acıkınca topal aslan yine boz öküzün yanına giderek "Selam" diye girmiş söze: "Gördünüz değil mi? Biz aslanlar ne uyumlu bir milletiz. Ama büyük bir sorunumuz var!" "Nedir?" demiş boz öküz. "Şu sizin uzun kuyruklu öküz" demiş topal aslan ve devam etmiş: "Kuyruğunu sallayınca nereden baksak görünüyor ve aklımızı başımızdan alıyor. Size saldırmamak için kendimizi zor tutuyoruz. Gelin verin onu bize bu konuyu burada kapatalım, eskisi gibi barış ve sevgi içinde iki tarafta hayatını sürdürsün."

Boz öküz sürünün ulularıyla görüşmüş. Yine sadece benekli öküz karşı çıkmış, ama dinlheyen8 olmamaşı, "Verelim gitsin" demişler.

Bu olaylar tekrar tekrar yinelenmiş. İyi beslenen aslanlar her geçen gün daha da güçlenmişler. Buna karşılık öküzler ise her geçen gün güçlerini biraz daha kaybetmişler. Geçen sürede aslanlar kütahlaştıkça küstahlaşmışlar. Artık bir sebeh söyleme gereği bile duymadan sadece "Verin bize şu öküzü yoksa karışmayız" demeye başlamışlar. Zavallı öküzlerin "Hayır" diyebilecek güçleri kalmamış.

Boz öküz dahil sadece birkaç öküz kalmış sürüde. "ne oldu bize? Ne zaman kaybettik Bu savaşı aslanlara karşı? Oysan ne kadar da güçlü idik." diye sormuş biri boz öküze.

"Biz demiş boz öküz, gözleri nemli ve sesi pişmanlıkla titreyerek, "Sarı Öküz'ü verdiğimiz gün kaybettik!.."

Önceki ve Sonraki Yazılar
AKTÜEL Arşivi