
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
CHP'DE BAYKAL ARANIYOR
Yayınlanma:
CHP' li olduğu söyleyen, bir okuyucumuz, " ... Genel Seçimler arifesinde, CHP Genel Merkezinde ve il teşkilatında yaşananlar, bizleri üzüyor. Ayrıca CHP ile ilgili görüşlerinize, aynen katılıyorum. Ayrıca Deniz Baykal'ı, mumla arıyoruz. Onun döneminde CHP, ulusalcı, Atatürk Milliyetçisi, ilkeleri olan bir partiydi. Bugünün CHP' si, Atatürk'ün CHP' si değildir..." görüşü, dikkat çekti.
Oysa Sayın KILIÇDAROĞLU, CHP' de, Genel Başkan olduğu günlerde, kamuoyu ile paylaştığı ve ülke için, hayati önem taşıyan, ""ÜRETİM", "SİYASİ AHLAK YASASI", "AİLE SİGORTASI", "AVRUPA BİRLİĞİ" "DOKUNULMAZLIKLARIN" ve "SEÇİM BARAJININ" kaldırılması, "KESİN HESAP KOMİSYONU" gibi benzer vaatleri ve projeleri, ile umut olmuştu.
Ayrıca Sayın KILIÇDAROĞLU, "ilk Kurultayın da, " TÜRKİYE'Yİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ" sözlerinden sonra, " CHP, Kuvayi Milliye demektir. CHP, müdafaa-i hukuk demektir. CHP, Anafartalar'dır, Conk Bayırıdır. CHP, İzmir'de Hasan Tahsin'dir, K.Maraş'ta Sütçü İmamdır. CHP'nin genlerinde ulusal çıkarları korumak vardır. CHP değişimci ve devrimcidir. Türkiye'yi yeniden inşa edeceğiz. Demokrasinin çıtasını yükselteceğiz. Demokrasiyi hukukla güçlendireceğiz " demişti.
Sayın KILIÇDAROĞLU, Genel Başkan olduğu günlerde düşündüğü projeleri ve söylediği bu sözlerini bugün unuttu. Nitekim Haber Türk TV' de, Dersim" tartışmasına ilişkin açıklamalar yapan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Özür dilenmesi gerekiyorsa bunu devletin yapması gerekiyor. Atatürk'ün kurduğu, Halk Fırkası'yla bugünkü CHP aynı değil, kendimizi yeniliyoruz" sözleri ile dikkat çekti.
Sayın KILÇDAROĞLU, halka yaptığı vaatleri ve düşündüğü projeleri, niçin sürekli ve kalıcı bir şekilde gündemde tutmadı veya Atatürkçü çizgiden, neden uzaklaştı, en iyi kendisi bilir ama Sayın Deniz Baykal' ı, arattığı da bir gerçektir.
Sayın BAYKAL, milliyetçi, ulusalcı ve Atatürkçü idi. Ancak hiçbir zamanda ırkçı olmadı. Bir konuşmasında, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin "ırk, kan, kafatası devleti
olmadığını" vurgulayan Baykal, "Bizim devletimiz siyasi dayanışma, beraberlik, siyasi bilinç devletidir. Her etnik kökenden, ırktan insan var. Arabımız, Kürdümüz, Gürcümüz, Çerkezimiz var. Elbette olacak. Bunlar bizim zenginliğimiz" şeklinde konuşmuştu.
Sayın BAYKAL' a göre, insanların, ayrı etnik kimliğinin olması, devlete zarar vermez. Herkes kendi etnik kimliğiyle, iftihar edecek, ana dilini bilecek, konuşacak, öğretecek, yayın yapacak. Etnik kimlik, kişinin şerefidir, devletin de iftiharıdır, zenginliğidir. Kökenimiz, ne olursa olsun, hepimiz aynı milletin parçasıyız. Türkiye, hepimizin. Herkes eşit, kardeş. Birbirimizi seveceğiz, saygı duyacağız, bir ve beraber olacağız.
Sayın BAYKAL, terörden uzak durulması, gerektiğini hep söyledi Ona göre, Terör bir felaket. Yapan için de yaptıranlar için de muhatap olanlar için de felaket. Terör bir iflasın ifadesidir. Masum insanların canını, almaya kimsenin hakkı yok. Terör en
büyük tehlikedir. Terör yapanlar, himaye edilmemeli, kollanmamalıdır.
Sayın BAYKAL, ülke bütünlüğünü, hep savundu. Bölücülüğe karşı, çıktı.. Bölünmek, ayrışmak yanlış olduğunu söyledi. Ayrılmanın kimseye yararı yoktur. Hep beraber olursak, Türkiye´nin sırtını, kimse yere getiremez görüşünü sürekli vurguladı.
CHP' ye, Türkiye' nin, ihtiyacı var. İktidara gelmek istiyorsa, İlklerinden taviz vermeden, yeniden yapılanmak ve vitrinde Atatürkçü, yeni yüzlerde, yer vermek zorundadır. Son yıllarda, parti de tabanın tasvip etmediği, yeni yüzlere vitrinin de verdi. Oysa CHP ilkeli hareket etmek ve ilkelerinden taviz vermemek zorundadır.
CHP, teşkilat, geçmişteki alışkanlıklarından kurtulmak zorundadır. Çünkü ülkemizdeki siyasiler, özellikle de liderler; düşüncede saplandıkları kalıplaşmadan, çok zor kurtulurlar. Çünkü iktidar. parti ve lider olmak ayrı, muktedir olmak ise ayrı şeylerdir.
CHP, ülkemizin en eski partisidir. Ancak neden bilinmez, bir türlü kendisinden beklenen performansı göstermedi. Bunda en büyük neden, CHP, İlkeli hareket etmediği gibi parti içi demokrasiyi, hayata geçiremedi. Halkın ne düşündüğü, hiçbir dönem dikkate alınmadı. Yeni yüzlere, yer verilmedi. Hatta lider olabilecek partililere, parti içinde pasif görevler verildi. Ya da partiden, ihraç edildi veya ayrılmasına da neden olundu.
2015 yılında, genel seçimler var ama son aylarda, CHP' de yaşanalar, Özellikle de CHP, Eskişehir il yönetimindeki gelişmeler, hiçte hayra alamet değildir. CHP'den, ayrılmalar, çok seslilik, kutuplaşmaya yönelik stratejiler, Proje üretememe, AKP'nin, yarattığı gündeme odaklaşma, benzer yanlışlıkları ile sürekli puan kaybediyor. Oysa Sayın KILIÇDAROĞLU, Genel Başkan olduğu ilk aylarda, açıkladığı projelerle, CHP, yükselişe geçmişti.