Cumhuriyet Halk Partisi fırtınalı dalgalardan en azından şimdilik dingin bir denize çıkmış durumda.
Beklendiği gibi çalkantılı bir kongre yerine, sakin bir kongre yaşamış olması da;
CHP adına son dönemin önemli gelişmelerinden olsa gerek.

Ancak bu değil ki;
CHP sahiden de bir bütün halinde gidecek ve gidiyor.
Unutulmamalı ki, kongrede oy kullanan kadar, oy kullanmayan delege var!
Yani;
Mevcut teşkilatlara destek çıkan delege kadar, mevcut yönetimlere çokta destek vermeyen bir taban kitlesi var.
Oy vermeyen delegenin belediye yönetimlerine de sırt çevireceğini düşünürsek, CHP'nin daha çok parçalı halde yoluna devam edeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
O yüzden;
CHP'nin gelecekte işlerinin daha da zor olacağını kestirmemek olanaksız değildir.

Her zaman yazıyor, her zaman söylüyoruz.
CHP'deki çadırı asıl karıştıracak gün, yerel seçimler günüdür...
Seçimler gelip çattığında, parti içinden herkesin bir yere tutunma çabalarının ortaya çıkaracağı sonucu şimdiden kestirmek zor değil.
Malum;
Mevcut belediye yönetimleri ve yönetimlere yakın olan kişilerin bu iktidarlarını bırakmama mücadelesi;
Kongre ile göreve gelen kişilerin ise bu yönetimlere yaklaşma gayretinin ortaya çıkaracağı mücadelenin sert olacağını kesin...
Ve bu mücadele yaşanırken, parti tabanının olan bitene kayıtsız kalamayacağını da hemen söylemeliyiz.
Dengelerin sarsılması ile tabandan pek çok kişinin partiye seçimlerde sırt dönebileceğini de unutmamak gerek!
Bu yüzden;
Bugün bir bütün olarak görünmeye çalışan CHP'nin aslında parçalı olduğu ve seçimlere daha da parçalı hale gelebileceğini kolayca söyleyebiliriz.

Bahsettiğimiz bu tablo ortaya çıkarsa;
Ki, CHP'de böylesine tabloların ortaya çıkmaması için zaten bir neden olamaz.
Öyleyse, CHP İl Başkanı Gölet'in hedeflerinde sapma olması da kaçınılmazdır.
Seçim sonrası ilk açıklamasında ne diyor Gölet;
"Hedefimiz yerel yönetimlere CHP bayrağını dikmektir"
K K KCHP Eskişehir yerelinde çokça başarılı olan bir parti değildir!
Şehir merkezindeki belediyeleri de, DSP'den koparak CHP'ye katılmışlardır.
Öyleyse;
Hem bu gerçek, hem de olası parti içi çatışma olasılıklarını yan yana koyarsak, CHP'nin asıl amacı;
"Elindekileri korumak" olmalıdır...
Öyle ya;
Hedef olarak bir şeyler göstermek, hedef adına konuşmak hedefe ulaşmak adına yetecek girişimler değildir.
Hedefi bulmak için en az 'AKP kadar çalışmak', en az onlar kadar 'bütün olmak' şarttır.
Bu şartların yerine gelemeyeceğine kesin gözüyle baktığımıza göre, CHP adına sıkıntılı bir yerel seçim süreci yaşanacağını rahatlıkla söyleyebiliriz...

NOT; Dünkü yazımızda, Erman Gölet'in işe Salih Koca'ya cevap vererek başlayabileceğinden söz ettik. Buna gerekçe olarak Salih Koca'nın CHP hakkındaki eleştirilerini gösterdik. Salih Koca açıklamalarında, CHP'yi bayram kutlamalarını tekeline aldığını, kendilerinin ise bayramı CHP'den kurtararak halka indirdiklerini söylemişti. Gölet'in bu söylemlere yanıt vermemesini, teşkilatın şehirde olası polemiklerden uzak duracağı görüntüsüne yorabiliriz. Yani şehir siyaseti yine AKP ile yerel yönetimlerin başında bulunan isimler arasında gidip gelmeye galiba devam edecek.