4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ERGENLİK ÇAĞI

Emniyet Müdürlüğü'nün, "GÜVENLİ OKUL PROJESİ" ile ilgili yazımızdan sonra gelen e-maillerden, velilerimizin ve kamuoyunun projeden memnun olduklarını gördük. Ancak veliler, yöneticiler, öğretmen ve kamuoyu, "ERGENLİK ÇAĞI" ile ilgili yeterli bilgiye sahip olmadıkları sürece, çocuklarımıza rehberlik edemedikleri gibi, "GÜVENLİ OKUL PROJESİ" nden, istenen fayda sağlanamaz. O nedenle de çocuklarımıza, rehberlik edecek kişi/kişiler, "ERGENLİK ÇAĞI" hakkında, bilgi sahibi olmalıdır.
ERGENLİK ÇAĞI, çocukluk ve yetişkinlik dönemleri arasında yer alan bireyin "BEDENSEL", "ZİHİNSEL" ve "DUYGUSAL" açıdan, oldukça hızlı geliştiği, bir dönemdir. Her alandaki bu hızlı gelişmenin yanı sıra, ergenlik döneminin çocukla yetişkinlik arasında, bir geçiş dönemi oluşu, ergenlik çağının başarıyla ve sorunsuz geçirilmesi önemli ölçüde zorlaştırabilmektedir. Ancak bu dönem, eğiticiler olarak, anne-babalar öğretmenler, okul yöneticileri, rehber öğretmenlerin ve Güvenli Okul projesi' de görev alan polislerimizin ortaklaşa çabası ve bu yaştaki gençlere verecekleri ortaklaşa destek ile çok kolay geçirilebilir.
ERGENLİK ÇAĞINDA, bedensel gelişme oldukça hızlıdır. Bu hızlı büyüme ve gelişmenin, evrensel olduğu kabul edilmektedir. Ancak bu gelişme, bireyin taşıdığı kalıtsal özelliklere, cinsiyete ve beslenmeye bağlı olarak farklar gösterir. Bu farklar, daha çok ergenlik belirtilerinin ortaya çıkma yaşında kendisini göstermektedir.
ERGENLİK ÇAĞINDAKİ, bedensel gelişmenin sağlıklı olabilmesi için, çocukların beslenmesine dikkat edilmelidir. Çocuk ve gençlerin bilinçli beslenme alışkanlığının gelişmesi ve onlara küçük yaşlardan başlayarak, bu eğitimin verilmesi gerek bedensel gerekse zihinsel gelişmelerinin hızlandırılması açısından, önem taşımaktadır. Bu dönemde gelişme ve büyümenin gençlere sıkıntı verecek ölçüde oransızda gözlenir.
Ergenlik döneminde, bedensel gelişme yanında zihinsel gelişmede hızlanır. Gençler, " somut işlemler dönemini geride bırakarak, "soyut işlemler" dönemine girecek ve ergenlik döneminin sonunda, bu dönemin gerektirdiği gelişim görevlerini tamamlayarak, yetişkin gibi düşünmeye ve problemlere yetişkinler gibi, yaklaşmaya başlar.
ERGENLİK DÖNEMİNDE. pisikososyal gelişim oldukça hızlıdır. Genç bu dönemde tümüyle, kendine özgü, kendini diğer bireylerden faklı olarak algılamasını sağlayan kimliğini geliştirirken bir anlamda kendini arar. Bu nedenle, bu döneme kendini arama süreci de demek mümkündür. ergen bu süreç içinde sık, sık "BEN KİMİM ?" , "NASIL BİR İNSAN OLACAĞIM?, "DEĞERLERİM NEDİR?" ve " İNANÇLARIM NE OLMALIDIR?" gibi sorular sorar. Bu sorulara verdiği yanıtlar, sonuçta ergenin, cinsel, ahlaki, politik dini, mesleki alanlarda kendine özgü, bir kimlik gelişmesine yardımcı olacaktır.
ERGENİK ÇAĞI, çocuklarımız açısından, önemli bir devredir. Bu devre çocuğun heyecanları bakımından önemli değişiklikler göze çarpmaktadır. Bencilleşir, istekleri artar, konan yasakları saçma, kendisine tanınan hakları yetersiz bulur. Anne ve babanın uyarılarına birden tepki gösterir, ters cevap verir. Derslere ilgisi azalır, çalışma düzeni bozulur. Çabuk sevinir, çabuk üzülür. Birden sinirlenir. Olur olmaz şeyleri problem yapar. Tepkileri önceden kestirilemez olur.
Ayrıca çocuklar oldukça tedirgin, kuruntulu, güç beğenen, çabuk tepki gösteren bir ergendir. Dağınık ve savruk olur. İlgileri artmış gelgeç hevesleri çoğalmıştır. Gürültülü müziğe bayılır. Süse ve giyime düşkündür. Zayıflık, şişmanlık, uzun boylu, kısa boylu, yüz çizgilerinin düzgün olup olmayışı problem olmaya başlar. Odalarında, yalnız kalmak isterler. Duvarlara günün yıldızlarının resimlerini asarlar. Uzun düşler kurarlar ve günlük tutmaya başlarlar. Yazdıklarının okunmasına, büyük tepki gösterirler.
Ergen, toplumsal ilişkiler öncülük öder. Aynı sınıfta, okulda ve mahallede olmanın arkadaş olmak için, yeterli bir neden olmadığını öğrenmeye başlamıştır. Kendine arkadaş seçerken veya başkalarına arkadaş olurken, daha başka nedenleri olması gerektiğini anlamaktadır. Ergenlikteki bedensel gelişmeler, ergen tarafından kolay kabul edilmez. Gençler hızlı bedensel gelişmelerine karşı, değişik tepki gösterirler. Kimisi toplu oluşuna kimisi de sıskalığına üzülür. Sivilceler de her iki cins tarafından büyük problem edilir.
Elbette belli ölçüde, disiplin, çocuğun yaşına uygun, gerçekçi ve kabul edilebilir, sınırlar koymanın gerektiği, bugün artık psikologlarca da tartışmasız olarak kabul edilmektedir. Önemi olan, bu sınırların, çok sert biçimde uygulamamaktır.
Sonuç olarak, ergenlik dönemindeki "BEDENSEL", "ZİHİNSEL" ve "DUYGUSAL", gelişimi hızlandırmada, eğiticilere önemli görevler düşmektedir. Ergenlik döneminin sorunsuz geçmesi için, gençlere yaklaşırken, bu dönemdeki gelişmeler ve bireysel ayrılıklarda göz önünde tutulmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi