4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ERMENİ DİASPORASI, YİNE KİN KUSTU

Sivrihisar'daki, Ermeni Kilisesi' ni, restorasyonunun yapılmasına, gerekçelerini de ortaya koyarak karşı çıkıyoruz. Ancak eleştiri de alıyoruz. Eleştiri de bulunanlar ve Hrank Dink' in cenaze töreninde, "Hepimiz Ermeniyiz " diyenler, Ermeni Diasporası ve fanatizmi karşısında, ne düşünürler bilinmez ama her yıl olduğu gibi, bu yıl da Erivan' da, sözde Ermeni soykırımının, 93`inci yıldönümü nedeniyle, Soykırım Anıtı`nın önünde, yine kin kustular. Türk bayrağını, yere sererek çiğnediler; daha sonra da ipe gerek yaktılar.
Türkler ise bayrağa saygı duyar. Nitekim Büyük Önder Atatürk, Karşıyaka'da İplikçizade Köşkü'nde konaklayacaktı. Köşke yöneldiğinde yüzü asıldı. Kaşlarını çattı. Çünkü geçeceği yerde, boylu boyunca bir Yunan Bayrağı seriliydi. Karşılayıcılara bunun nedenini sordu. Onlar da, "Yunan Kralı Konstantin'in 1921 yılında İzmir' e geldiğinde, bu köşkte ağırlandığını; yere serilen Türk Bayrağını çiğneyerek içeri girdiğini" anlattılar. Atatürk'ün yanıtı kısa ve kesindi: "Yunan Kralı hata etmiş. Çünkü bayrak bir milletin onurudur. Ben bu hatayı tekrarlamam" diyerek, yerdeki bayrağı kaldırttı. Köşkün bembeyaz mermerlerinde ilerleyerek, içeri girdi. .
Diğer yandan Erivan'da yapılan törende, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, 1915 olaylarıyla ilgili iddiaların uluslararası platformlarda tanınması ve bu olayların kınanması konusunun, ülkesinin dış politika gündeminin ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi. Daha ileri giderek, "Ermenistan, tarihi adaletin yerini bulması yönündeki çabalarını ikiye katlamalı" sözleri, Ermenilerin genç kuşaklara, kin-nefret aşılamaya devam edeceklerinin de bir göstergesi idi.
Yine hatırlıyorum da, 27 Ocak 1973' te Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar ve Konsolos Bahadır Demir' i öldüren Gourgen Yanikyan'ı, hapiste ziyaret eden, gazeteci Doğan Uluç " Çocukluk ve gençlik yıllarımda, hayli Ermeni arkadaşım oldu. Okulda, askerlikte, yakın dostluklar kurduk. Öz kardeş gibi yakınlaştık birbirimize, has duygularla. Yanikyan'ın, " kin ve nefret dolu bakışlarında, ilk kez Ermeni fanatizmini tanım" demişti.
Maalesef Türkiye'de de Ermenistan Cumhurbaşkanı gibi düşünen ve her fırsatta da Ermeni fanatizmini savunan kişi/kişiler de var. Aslında bu kişi/kişiler yadırganmamalıdır. Nitekim Büyük Önder Atatürk, "... Her devirde, her memlekette ve her zaman zuhur ettiği gibi bizde de kalp ve asabı zayıf kavrayışsız insanlarla beraber vatansız ve aynı zamanda refah ve şahsi menfaatini vatan ve milletin zarında arayan adi kimseler vardır..." demiştir.
Bugünde, ülkemizde, dış ve iç şer odakların, çıkarları doğrultusunda maddi menfaat karşılığı, hizmet eden, pek çok vatan haini var. Bu hinler, Türkiye' in, uluslararası arenada, güç durumda kalması veya uşağı olduğu kesimlerin menfaatlerinin gerçekleşmesi için, açık veya örtülü olarak, gayret ve çaba gösterirler. Her zemin ve fırsatı da, en iyi şekilde değerlendirirler.
Öte yandan, Türklere yönelik, başta ASALA olmak üzere, Ermeni terör örgütlerinin saldırıları sonucu, aralarında diplomatlar, güvenlik görevlileri ve işadamlarının da bulunduğu 41 Türk vatandaşımız katledildi. TCK' nın 301. maddesi kalksın diyenler veya kaldıracak olanlar, sözde Ermeni soykırımının 93`inci yıldönümü nedeniyle düzenlenen anma ve Hrant Dink' in, cenaze töreninde, yaşananları ve atılan sloganları, çok iyi değerlendirmesi gerekir. O zaman kime hizmet ettiklerini, net bir şekilde göreceklerdir.
Türk halkı, artık Ermenilerle ilgili gerçekleri bilmek ve gereğini de yapmak zorundadır. "Devletin kurumlarına" ," Türk Bayrağı" ve "Devletine" hakaret edenler, caydırıcı ceza görmedikleri sürece, bu kepazelik bitmeyecektir. Hatta TCK' nin 301. maddesinde, değişiklik yaptıktan sonra, Türklere ve devlete kaşı hakaretler daha da artacaktır.
Şu bir gerçek ki Ermenileri, önce Ruslar, sonra da İngiliz ve Fransızlar, Birinci Dünya Savaşı'ndan, Kurtuluş Savaşı'na uzanan dönemde, Osmanlı İmparatorluğunu parçalamak için, taşeron olarak kullandılar. Bugünde kullanıyorlar.
Ermeniler hayali de bellidir. Sözde iddialarını, tüm dünyaya "tanıtmak", Türkiye'yi bu temelsiz iddiaları "tanımak" zorunda bırakmak, Türkiye'den "tazminat" ve "toprak" alarak, "Büyük Ermenistan" rüyasını gerçekleştirmektir
Bu gerçeklere rağmen, Türkiye' de, Ermenilere karşı herhangi bir düşmanlık olmadı ama Ermeni fanatizmi, gündemden düşmüyor. Ermenistan'ın, bir an önce kendisini; var olmayan saplantılı Diaspora beklentilerinden arındırarak, gelecek nesillerini, tek yönlü, kin ve nefretten de kurtarması gerekiyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi