
spor -9- N. Mesut KÜKRER (GENİŞ AÇI)
ES-ES DÜŞ- ME- YE CEK.
çoğunlukla, yazmak istediğim konuyu kafamda netleştirip otururum klavyenin başına… Bu, ya o hafta oynanacak maçın ön analizi ya da maç ertesindeki yorum ve görüşlerimi belirtmek şeklindedir genelde. Arada bir de spora ve Türk Futboluna ilişkin görüşler…
Şimdi, önümüzde hafta sonu oynayacağımız çok kritik bir Samsun maçı var ama gel gelelim ben kilitlenmiş durumdayım. Ne yazacağımı kestiremiyorum bir türlü..
Acaba Samsun maçı dahil olmak üzere son dört haftada oynayacağımız maçları masaya yatırıp, alınabilecek olası puanların hesabını mı yapsam?.. örneğin; “ Biz Samsun’ u evimizde yeneriz; ardından Antep maçı çantada keklik. .Bolu ‘dan 3 puan aldık mı iş tamamdır. Son hafta Adana ‘ya güle oynaya gideriz “desem, fazla mı iyimser düşünmüş olurum.? Peki ya Samsun.?.. Adamların eli armut mu toplayacak.? Sahi. .bir de Denizli var daha.. Onların puanı kaçtı.?.. Denizli- Samsun maçı neredeydi?...A .Demir Spor da potaya girer mi.?.. öFFF…!..Kafayı yiyeceğim yahu.!... Hesap Uzmanı mıyım Ben..?
Olmadı, “Kaptan Hürriyete Açık Mektup..” diye girsem yazıya…Sonra da “ Bak Kaptan; koca bir şehrin kaderi senin ve arkadaşlarının elinde.. çıkın sahaya aslanlar gibi oynayın. Hadi koçlarım.. Hadi aslanlarım..” diyerek ve gaz vererek devam etsem…O da olmaz. Zira geçen haftaki yazımda tüm takıma profesyonel olduklarını hatırlatmıştım. üstelik bir de Yılmaz Vural faktörü var.. Adamı takımın başına “GAZ” versin diye getirmedik mi.?
Maç öncesi işin teknik detaylarına girip, Samsun takımının bu güne kadar oynadığı 15 deplasman maçından sadece 1 galibiyet alabildiğini, ancak 7 deplasman maçını da kaybetmediğini belirtip ; Es-Es ‘in de tam aksine iç saha maçlarındaki performansının “berbat” olduğunu söylesem.. Sonra da “Samsun takımımın yediği gollerin çoğu ya kornerden ya da yan ortalardan gelen kafa golleri..” diye ahkam kesip, ufaktan-ufaktan Es-Es Teknik heyetine “Tüyo..” versem...Yine olmaz.. Zira bu maçın taktiği belli. “Taktik-Maktik Yok.. Bam. .Bam. .Bam.. Eşittir 3 Puan.”.
Yok, Yok.. Anlaşıldı ben bu yazıyı yazamayacağım…
Derken; tam klavyenin başından ayrılacaktım ki hanım “ Uyan Bey “ diye dürttü. Meğerse klavyenin başında sayıklıyormuşum..Ne diye mi?.
Es-Es DüŞMEYECEK..ESES DüŞMEYECEK… ES-ES DüŞ- ME –YE CEK…