
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
ESKİŞEHİR, BİNDİĞİ DALLARI KESMEMELİ
Köşe yazılarımıza, genellikle de olumlu, çok azada olsa bazı okuyucularımızdan, eleştiri içren, e-mailler de gelir. Nitekim Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen' le ilgili düşüncelerimize, bir okuyucudan eleştiri geldi. Okuyucu, " ...Hocayı överek, Eskişehir' e kötülük yapıyorsunuz... Gazete olarak da tarafta tutuyorsunuz..." diyerek, tepki göstermiş.
Elbette her insan, istediği konuda istediği gibi düşünebilir. Hatta eleştiride de bulunur. Bu doğaldır. Ancak Sayın Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen' in, hayatı boyunca ülke, Eskişehir için yapmış olduğu hizmet ve eserler ve Anakent Belediye Başkanlığı döneminde, performansı, ortadadır. Ayrıca Eskişehir dışındaki, tüm il ve ilçelerde, icraatından övgü ile bahsedilirken, bunları görmemezlikten gelmek, yanlışlık değil de nedir? .
İstikbal Gazetesi olarak, Eskişehir için, çalışan, eser bırakan, insanlarımızdan yana tarafız. Kentimiz, bu insanlarımızla, ekonomik, sosyal ve kültürel alandaki sorunlarını çözecek, ulusal ve global alanda söz sahibi olacaktır. Hizmet eden insanları, eleştirmek, motivasyonlarını bozacak tavır ve davranış içinde olmak, özellikle de Eskişehir' e kazandırdığı eserleri, görmemezlikten gelmek, kente yapılacak en büyük kötülüktür. Ayrıca etik ve ahlaki de değildir.
Diğer yandan Eskişehir, bünyesinden çıkan, ülke ve kentte büyük eserlerin mimarı olan, mümtaz kişi/kişilere, sahip çıkmak zorundadır. Bu aynı zamanda, her Eskişehirli için bir görev ve ödev olduğu kadar bir haktır da. Aksi her yanlışlık, Eskişehir' e fatura edilir. Nitekim Prof Dr. Orhan Oğuz' u, Eskişehirli seçmen, Sayın Demirel'in, isteğini yerine getirerek, tercih etmedi. Sonuçta da Eskişehir kaybetti. Oysa Sayın Prof Dr Oğuz, Milli Eğitim Bakanı iken, Eskişehir'e yaptığı hizmetler ortada. Bugünde Kentin sorunları ile yakından ilgileniyor. Genel Başkan veya Türkiye'nin, Başbakan olması durumunda, Eskişehir' e, daha çok hizmet gelecekti. Maalesef Eskişehir, bindiği dalı kesti.
Ayrıca Sayın Prof. Dr. Orhan Oğuz ve Sayın Prof Dr Büyükerşen, Eskişehirlidir. Ulusal ve uluslararası alana, sunabileceğimiz ender insanlardır. Onların başarısı, Eskişehir'in başarısıdır. Üstelik Eskişehir' e ve çevre illere kazandırdıkları ise orta.
Öte yandan il genel ve belediye meclislerinde, eleştiri ve tartışma olacaktır. Bu demokratik yaşamın da gereğidir. Ancak Eskişehir' in, menfaatine olan hizmet ve projelere, özellikle de kentin yetiştirdiği insanlara, sırf siyasi çıkar için, karşı çıkmak, ne kente, ne de bu davranış içinde olan siyasilere yarar getirir.
Elbette her insanın olduğu gibi, Eskişehir' i yönetenlerin de yanlış ve doğruları vardı. Ancak Eskişehir halkı, iyi ve kötü günde, birlikte hareket etmek, birbirine sahip çıkmak ve yumruk olmak zorundadır. Bunu başaran illerin, geldiği seviye ortadadır. Aksi halde kaybeden, kenti yönetenler değil, Eskişehir olacaktır
Elbette demokrasi gereği, zamanı geldiğinde, Anakent ve alt belediyelerde, Belediye Başkan ve Belediye ve İl genel meclis üyeleri seçilecektir. Bu alanda, rekabette olacaktır. Bu gelişmeler doğaldır. Ancak bu yarış, proje ve hizmetleri engelleme veya kişisel suçlamalar yerine, proje ve hizmet yarışı şeklinde olmalıdır. İşin, doğrusu da budur. Onun içinde, Eskişehir'de siyaset yapan kişi/kişiler, artık Eskişehir'e, zarar veren, kalıcı hale de gelen, düşüncede saplandıkları kalıplaşmalardan bir an önce kurtulmaları gerekir.
Bugün bakıyoruz. İl genel ve belediye meclislerinde bulunan üyeler, bir zaman fertçi görüş, bir zaman toplumcu görüş, sonra fertçi ve arkasından da toplumcu görüşe kaymak suretiyle, bir fasit dairede dönüp duruyorlar. Bu tablo, kentte, il genel ve belediye meclislerinde, işlerin iyi gitmediğinin de bir göstergesidir.
Eskişehir'de, belediye başkanları, il genel ve belediye meclisleri, kente yararlı olmak istiyorlarsa, hizmet ve projelerin gerçekleşmesi için, gayret göstermek, özellikle de "TAKIM RUHU"," ORTAK PAYDA" gibi kavramları, oturum ve icraatlarına hakim kılmak zorundadır.
Ayrıca Eskişehirli olarak, insanımızı severiz veya sevmeyiz, bu herkesin hakkıdır. Ancak her zeminde ve şartta, Eskişehir halkı, öz evladı mümtaz kişilere, sahip çıkmak ve desteklemek zorundadır. Onlar Eskişehir' in, yüz akı olup, gelecek nesillere de örnek insanlardır. Keşke Eskişehir' de, bir değil, birkaç "Orhan Oğuz" ve" Yılmaz Büyükerşen" olsa... Çünkü mümtaz kişiler, kolay yetişmiyor.