
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
ESKİŞEHİR VE HAYIRSEVERLER
Salı günü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü, Sayın Sultan Murat AYDIN ve Safiye Gönül Bayar Huzurevi Müdürü, Sayın Muhammet KARAMAN, Hayırsever insanımız, Sayın Tayfur Bayar' ı, ziyaret ederek, Safiye Gönül Bayar Huzurevi' ne, yaptığı katkılara, teşekkür ettiler.
Hayırsever İnsanımız, Sayın Tayfur BAYAR' ın, ziyaret edilmesi, hem kurum, hem de kent açısından, önemli bir gelişmedir. Hatta diğer kurumlara, örnek teşkil edecek niteliktedir. Çünkü toplum olarak, maddi ve manevi fedakârlıktan çekinmeyen, hayırsever insanlarımıza, çok şey borçluyuz.
Hayırsever insanımız, Sayın Tayfur BAYAR, İnsanların, dünya ve ahrette huzurlu olmalarını ister. Ayrıca, dünya için, ahretini, ahret içinde, dünyasını, terk etmeyen, dengeli bir hayat görüşü ve anlayışı var. Yaşamak için, yaşatmak gerektiğine inanır.
Hayırsever İnsanımız Sayın Tayfur BAYAR' ın, " ...Cenabı Mevla'ya, binlerce şükürler olsun. O, bu şekilde çalışmamı emretti. Bende, karıca kararınca topluma, bir şeyler yapmaya çalıştım. Bunların sahibi, ben değilim. Ancak beni vasıta kıldı, bunları gerçekleştirdi. Bu sebeple, ben bunların hazzını yaşıyorum... Yüce Mevla kuluna vermişse, O' da, hayır yolunda harcamalıdır. Çünkü çığ gibi artan bir nüfus karşısında, devletimizin, bunlara yetişmesi imkânsız hale gelmiştir. Bu memleket bizim, Vatan bizim, öyle ise hepimiz zorluklara yardımcı olmamız başlıca görevimiz olmalıdır." sözleri, Türk toplumuna, ders olacak niteliktedir.
Sayın BAYAR, aynı zamanda bir şairdir. Sürekli şiir yazar. Üç binin üzerinde şiiri mevcuttur. Şiirleri, genellikle manevi ağırlıklıdır. Allah'a, yakarış vardır. Bazen de toplumdaki yanlışlıklara sitem vardır. Şiirlerini, dostları ile paylaşmaktan, büyük zevk alır. Yunus Emre hayranıdır. Vatan, millet, Eskişehir ve bayrak sevgisi, herkese, örnek teşkil edecek niteliktedir.
Sayın BAYAR, yaptıklarını övünmeyen ve övülmesini de istemeyen, bir insanımız. Elbette isteğine, saygı duyarız. Ancak Eskişehir'e, hizmet eden, devletin parası ile değil, kendi alın teri ile kazandığı parayı, özellikle çocuklarımıza ve bakıma muhtaç insanlarımıza, hizmet verecek kuruluşlara harcayan, meçhul kahramanları da, örnek teşkil etmesi için, kamuoyuna tanıtmak, motive etmek de, bizim için, bir görev ve ödev olduğu kadar, bir haktır da
Tanıtalım ki, ülkemizde ve Eskişehir'de, Tayfur BAYARLAR çoğalsın...
Hayırsever insanlarımız, kim olduğunu ve nereden geldiğini hiç akıllarından çıkarmazlar. Manevi zenginliğin, en kıymetli hazine olduğunu da, hep hatırladılar ve hatırlattılar. Verdikleri her sözü tuttular.
Hayırsever insanlarımızla, ne kadar gurur ve onur duysak azdır. Onlar Eskişehir'de, birer isimsiz kahramandır. Kentin de velinimetidir. Ancak bu lafta kalmamalı ve somut olarak, yaşama alınmalıdır. Hatta şehrimizde, bazı caddelere isimleri verilmelidir. Onların isimleri yasadıkça, bu bir eğitim olacak, hayırsever insanlarımızın, sayısı, daha da artacaktır.
Şu bir gerçek ki Eskişehir olarak, hayırsever insanlarımıza, gereken değeri vermedik. Hatta eleştiri de bulunarak, motivasyonunun da bozduk. Ama onlar bildikleri yoldan ve doğrulardan, hiç şaşmadılar. Gösterişe kaçmadan, eserler bırakmaya, devam ettiler. Eserleri, var oldukça da yaşayacaklar.
Hayırseverler, hayır yaptıkça veya bir eser meydana getirdikçe, daha da mutlu olurlar. İnsan olmanın da onurunu yaşarlar, Nitekim Araştırmacı Elizabeth Dune, "Ne kadar kazandıklarına bakmaksızın, başkaları için, para harcayanların, paralarını sadece kendileri için, harcayanlardan, daha mutlu oldukları belirlendi." sözleri bu durumun tescildir.
Eskişehir, hayırseverlere gereken değeri vermek zorundadır. Hayırseverlere değer veren illerin, geldiği seviye ortadadır. İşte Kayseri!
Kayseri, hayırseverler sayesinde, pek çok esere sahip oldu.. Nitekim Kayseri, devletten bir şey beklememektedir. Kendi kendisinin, kalkınmasını yapmıştır. Erciyes, Melikşah, Nuh Naci Yazgan Üniversitesi ile ilköğretim, lise, sağlık ocağı gibi, birçok yapı, hayırseverler tarafından Kayseri'ye kazandırıldı.
Eskişehir' in, Kayseri deki, bu tabloya sahip olması, ancak hayırseverlere verilecek değerle orantılıdır. O nedenle de hayırseverlerin, önündeki engeller kaldırılmalı, her alanda randevusuz kabul edilmeli, Kentteki, cadde ve sokaklara, isimleri verilmeli, her yıl da yemek ve plaket verilerek, onura edilmelidir.