
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Eskişehir'de, seçime hangi parti bagajı daha ağır girecek?
Soruyorlar? “Seçimde Eskişehir’deki Milletvekili dağılımı nasıl olur?”diye…
Matematik zaten bu sorunun cevabının en fazla 4 seçeneği barındırdığını söylüyor.
Ya 4-3 olacak, ya 3-3-1 olacak, ya 3-2-2 olacak, ya da 4-2-1 olacak.
Zor ihtimal ama 3-2-1-1 oma ihtimali çok az olsa da kağıt üzerinde var.
Buna karşılık…
Partilerin almış olduğu oy oranları aşağı yukarı tahmin edildiğinde, milletvekili dağılımının Eskişehir’de 7-0, 6-1, 5-2, 5-1-1 olma ihtimali kesinlikle yok…
Bu hesabı yaptıktan sonra arkadan ikinci soru geliyor tabii.
-“Peki. Eskişehir’de birinci parti hangisi olur?”
Bu soruya bugünden cevap verebilmek için, partilerin Eskişehir’de seçimlere nasıl bir bagajla giriyor olmalarına bakmak lazım…
Bu bagajlara, önümüzdeki günlerde açıklanacak milletvekili aday listelerinin de yaratacağı sıkıntı ve memnuniyeti eklemek gerekiyor.
Listeler belli olmadığı için şimdilik listelerin yaratacağı memnuniyet ve memnuniyetsizliği bir tarafa koyup, partileri değerlendirmemiz gerekirse:
AK Parti’nin Eskişehir’de seçimlere büyük bir dezavantajla gireceğini söylemek yanlış olmaz…
çünkü…
Parti içinde yaşanan sıkıntılar bir yana, Termik Santral, Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesi ve son etapta bir de bunlara Anadolu üniversitesi’nin bölünmesinin eklenmesi, AK Partinin seçimlere Eskişehir’de çok da avantajlı gireceğini göstermiyor…
CHP’nin ise, partide bugün için yaşanılan sıkıntılar var.
Belediye başkanları arasında yaşananlar, Milletvekilleri arasında yaşananlar, milletvekili ve belediye başkanları arasında var olan sıkıntılar. Yönetimlerin, belediye başkan ve milletvekilleri ile olan sıkıntıları…
Bunların hepsi tabii ki bir dezavantaj oluşturuyor…
Ancak…
AK Parti’nin taşıdığı dezavantaj yanında CHP’nin yaşadığı dezavantaj daha hafif kalıyor gibi…
MHP’nin var olan konumunun azaldığı gerçeği ve bunun yanı sıra İYİ Parti’nin nasıl bir performans ortaya koyup, ne oranda oy sahibi olacağını bilemediğimiz için Eskişehir’deki birincilik yarışının AK Parti ve CHP arasında geçeceği anlaşılıyor…
Seçimde bu 2 partiden hangisinin birinci olacağı konusunda ise ibreler sanki CHP’yi gösteriyor…
Biz bunu bugün için böyle söylüyoruz ama yarın partiler Eskişehir milletvekilleri listelerini açıklar…
AK parti iyi bir liste, CHP kötü bir liste ile Eskişehirlilerin karşısına çıkarsa…
İşte o zaman bizim de bu tahminimiz bir anda tepetaklak oluverir…
Gençlikte bir kıraathanemiz vardı.
Gençlik yıllarında, halen kullanılan eski Emniyet müdürlüğünün karşısında bir kahvehanemiz vardı.
İsmi “Taç Kıraathanesi”
Klasik anlamda bir kahvehane gibi değildi.
Adeta, kamuoyunda gelişen olayların takip edildiği, her türlü konunun enine boyuna konuşulduğu, herkesin mutlaka bir fikrini dile getirebildiği, küslük ve dargınlığın kesinlikle kapıdan içeri giremediği adeta muhteşem bir okuldu.
Sağlam ve oldukça geniş bir arkadaşlık, dostluk grubunun oluşmasına mekânsal bir destek sağlamıştı o kahvehane…
85’li yıllardan 90’lı yıllara kadar o kahvehaneye çıkan, o arkadaşlık o dostluk grubu içinde yer alan yüzlerce insan oldu.
Bu insanlar arasında milli sporcular vardı örneğin…
üniversite sınavlarında ilk 3-5 bin öğrenci arasında yer alan parlak öğrenciler vardı…
Bugün için o kahvehane grubu içinden çıkmış Eskişehir’in çok başarılı spor adamları var…
O kahvehane içinden çıkmış siyasi parti il başkanları var…
Yine o kahvehaneden çıkmış fabrika genel müdürleri, başarılı iş adamları, profesör olmuş akademisyenler, mühendisler, mali müşavirler, saygın öğretmen ve bürokratlar var…
Bu insanlar aynı masada oyun oynardı…
Aynı masada sohbetler ederdi.
Birçok sosyal aktivite hep birlikte yapılırdı…
Kimse kimsenin siyasi görüşünü bilmezdi, çünkü ilgilenilmezdi.
Aralarında sağcısı da vardı solcusu da…
Siyasal İslamcısı da vardı Türk ve Kürt milliyetçisi de…
Nitekim çoğu ismin siyasi düşüncesi, siyasete atıldıktan, il başkanı ve yönetici falan olduktan sonra öğrenildi.
İşte! Sözünü ettiğim Taç Kıraathanesi’nin işletmecisi, belki tanır, belki tanımazsınız ama Fethi Şarlar isimli, bizden yaşça büyük bir kişiydi.
Profesyonel futbolcuydu.
O kahvehanenin adeta bir okul olarak nitelendirilmesindeki en büyük katkı şüphesiz onundu.
önceki gün vefat ettiğini öğrendim Fethi Şarlar’ın…
Cenazesine gitmem, canlı yayınlanan bir programım olması nedeniyle mümkün olmadı.
Fakat öğrendim ki…
Cenaze töreninde cami avlusunu o kıraathanenin o yıllardaki gençleri doldurmuş…
Bizlere o genç yaşımızda sağladığı ve sebep olduğu her şey için ışıklar içinde uyur inşallah…
Bahçeli’nin af isteği…
MHP lideri geçtiğimiz günlerde gündeme getirmişti af konusunu.
İçeride yatan kader kurbanları olduğunu söylemiş, bu insanlar için af çıkartılmasını talep etmişti.
Her ne kadar hükümet cephesinden bu çıkışına destek gelmese de Bahçeli “ya seçime az bir süre kala cezaevlerinde isyan çıkarsa ne olur?” söylemiyle af isteğinin peşini bırakmayacağını, 200 bine yakın kader kurbanının salıverilmesi gerektiğinin altını bir kaz daha çizdi.
Bu çıkışın sonunda bir af gelir mi gelmez mi belemiyoruz.
Ancak…
Af konusunun konuşulmaya başlamasıyla diş macununun artık tüpten çıktığını da tahmin etmek zor olmasa gerek.
İşte Bahçeli’nin bu çıkışı sonrasında, af ile çıkması istenen mahkûmların detaylı bir listesi çıkartılmış…
Yorum yapmadan aynen koyuyoruz tabloyu…
Neden yağmur yağınca?
Eskişehir'de Trafik var.
Bazı caddelerde yoğun, bazılarında ise daha sakin.
Ama, fakat, lakin…
Bir yağmur yağmaya görsün.
O ”Sakin” dediğimiz caddelerde birden Trafik oluşuyor.
Yoğun olan caddeler ise tamamen kilitleniyor.
Neden olduğunu bu güne kadar anlamış değilim ama, böylesine bir durum var.
Yağmurun başlamasıyla birlikte Cadde ve sokaklarda araç kuyrukları oluşuyor.
Hâlbuki…
Yol aynı yol, araçların hızı aynı hız.
Fakat söylediğimiz gibi, yağmurla birlikte her defasında Trafik başlıyor.
Aslında bu durum bize, bir şeylerin eksikliğini gösteriyor ama ne?