Yunus Emre, dünya, kültür ve medeniyet tarihinde, bir merhale olmuştur. Kültürümüzün, en değerli yapı taşlarındandır. Zira Yunus Emre, sadece yasadığı devrin değil, çağımıza ve gelecek yüzyılların da ışık kaynağıdır. İnsanlık var oldukça değerini koruyacaktır
Nitekim UNESCO, 1971 yılı sonu ile 1972 yılında (ölümünün 650. yıldönümü dolayısıyla)Yunus Emre anıldı. Bu anma, hem 1971 – 1972’de, hem de 1991’de sürdürülmüştü. Böylece Yunus Emre’nin, evrenselliği de tescil edilmesine rağmen, son yıllarda,  Eskişehir, Yunus Emre ile ilgili, etkinlikleri, ulusalar arası alanda yapmıyor.
Ayrıca Yunus Emre’ ye, ülkemiz ve Eskişehir’deki, okullarımızda, arzu edilen boyutta yer verilmezken, başta, ABD, Rusya, Fransa, İsviçre, Azerbaycan gibi, dünyanın, birçok ülkesindeki üniversitelerde ve okullarında, Yunus Emre okutulmaktadır.
ülkemizde de Yunus Emre’ nin, okullarda, daha bilinçli bir şekilde tanıtılması için, örgün eğitim kurum/kuruluşlarının, her kademesinde,  öğrencilerin seviyelerine uygun üniteler hazırlanarak, Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası’ nda, çocuklarımıza aktarılmasını,
Valilerimizden, Sayın Mehmet KILIçLAR’ a iletmiştik.
Sayın KILIçLAR, ” Eskişehir ve Türkiye'de değil, tüm dünyanın, Yunus Emre'den yararlanmasını istiyoruz. Yunus Emre'yi, Eskişehir ile özdeşleştireceğiz. Yunus Emre, Mevlana ve Hacı Bektaş-i Veli örneğinde olduğu gibi, yeniden konumlandıracağız. Yunus Emre ve Eskişehir'i, Türkiye gündemine taşıyacağız. Böylece kültür ve inanç turizmini canlandıracağız. Yunus Emre'nin,  sevgi ve barış felsefesini genç nesillere aktaracağız." sözleri ile de isteğimizi olumlu karşılamıştı.
Valimiz Sayın KILIçLAR, bu vaadini, sözde bırakmadı. Girişimi ile  “YUNUS EMRE” Milli Eğitim Bakanlığınca, ''İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği'' nde yapılan değişikle, Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası, Resmi Gazete'de yayımlanarak ülkemizde, tüm okullarda, Mayıs ayının, ilk haftasında kutlanacaktır.
öte yanda  6-10 Mayıs tarihleri arasında yapılan, Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası’nda, Eskişehir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. Anakent ve alt belediyeler, müftülük,  Anadolu ve ESOGü üniversiteleri, Yunus Emre Vakfı, tüm kurum/kuruluşlar ve örgün eğitim kurumları, sivil toplum örgütleri, Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası’nda, ekip ruhu içine çalışmalıdır.
çünkü Eskişehir’ de,  ’Uluslararası Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası” da strateji, YUNUSEMRE’ yi, “TANIMAK “ ve “TANITMAK” olmalı, her kesim de Yunus Emre ile ilgili etkinliklerde, elini taşın altına koymalıdır. çünkü YUNUS EMRE ile ilgili, etkinlikler, bir kesime, bırakılmayacak kadar önemlidir.
Diğer yanda, Eskişehir’ de, YUNUS EMRE KüLTüR SANAT VE TURİZM VAKFI, var.  Ancak Vakfın, haftaya katkısı yok denecek kadar azdır.
Oysa vakfın amaçları arasında, Türklüğe mal olmuş, fikir sanat ve bilim adamlarını tanıtmak, fikir ve düşüncelerini kalıcılığını sağlamak için, anma törenleri, festival şenlik ve sanat gösterileri ile yurt içi ve dışında, bu konularda geziler düzenlemek, yurt dışından bilim adamı araştırmacı ve topluluklar davet etmek gibi görevleri de var.
Ayrıca geçmiş yıllarda, YUNUS EMRE ile ilgili vakfın ve etkinliklerin, "SİVİL OTORİTEYE" devredilmesi veya "KURUMSALLAŞTIRILMASI" en önemlisi de Uluslararası kutlanması, hep söylendi ama hayata geçirilemedi. Hatta alınan kararlar da dikkate almadı. Sonuçta da etkinlikler, Yunus Emre beldesi(Mahallesi) ile sınırlı tutuldu
ülke ve Eskişehir olarak, Yunus Emre ve diğer mümtaz insanlarımızı halkımıza, özellikle de gençlerimize ve çocuklarımıza,” TANITMAK” zorundayız.  çünkü çocuk ve gençlerimizin, Yunus Emre gibi, mümtaz insanlarımızdan, alacağı çok ders var.   
çocuk ve gençlerimiz, Yunus Emre gibi, insanlarımızla, hem gurur duyup, örnek alacaklar, hem de, doğruluk, çalışkanlık, fedakârlık, cesaret, yardımlaşma, sadakat, adaletli olma, edepli olma, sorumluluk sahibi olma, güvenilir olma gibi, kültürümüze, ait değerlerin, yaşandığı bir maziyi de tanımış olacaklar, hem de gurur duyacaklardır
Yunus Emre, evren, ülkemiz ve Türk kültürü açısından, çok şey ifade eder. Şiirlerinde, her devrin okuyucusu etkilemiştir. İlk kez Yunus Emre şiirlerinde, büyük ölçüde Türkçe kullanmıştır. Yunus Emre ile birlikte, dil, daha renkli, canlı ve halk zevkine uygun bir hale gelmiştir. Böylece, şiirleri, kısa zamanda yayılarak benimsenmiş, günümüze dek ulaşmıştır.
Yunus Emre gibi,  şahsiyetlerimiz, tanımak ve tanıtmak zorundayız. çünkü halkımız özellikle de çocukve gençlerimizin, kişilik gelişiminde, doğru ve zamanında sunulan mesajlar, kişiliklerinin, daha sağlam gelişmesini sağlarken, Yunus Emre gibi insanlarımızda, halkımız, çocuk ve gençlerimiz için, somut birer örnektir.
Yunus Emre;  evreni, hak aşkı ve sevgi özü ile kucaklayan, bu yolda, gönüllere seslenen, bir bilge ve halk velisidir. çağımızda, savaş ve çatışmalarla, inleyen tüm insanlığın, dün olduğu gibi, bugünde ve gelecekte de Yunus Emre’ nin, felsefesine, ihtiyacı vardır.