Önceki akşamki gözlemlerimizi aktaralım istedik.
Fener maçında olan bitenler vs.
***
Stadyuma yaklaştığımızda maçın başlamasına epey vardı.
Stadın etrafındaki görüntüler her zamanki gibi klasikti.
Sıkış tıkış bir trafik.
O trafik arasında stada doğru gitmeye çalışan Eskişehirliler.
Stat kapıları önünde birikmiş tarafların stada girme çabaları.
Satıcılar, bağırışlar, çağırışılar...
Diğer tarafta Fener taraftarının yaşadığı sorunlar vardı.
Ellerinde biletlerle şehrin girişinde kalmışlar.
Haklı olarak maça gitmeyi bekliyorlar.
Ama nedense misafir takım taraftarı için ayrılan yer ağzına kadar dolu!
Fakat emniyet, olabildiğince insanı içeri almaya çalışıyor.
Nedeni, 'şehirde olay çıkarmasınlar!'
Öyle ya, stadın her tarafı yerleşim birimi!
Hatta kentin göbeği!
En küçük bir taşkınlık, belki de büyük bir acıya dönüşecek.
Hatta belki de telafisi zor büyük olayları başlatacak.
Söz konusu, Fenerbahçe-Es-Es rekabeti çünkü...
K K K
İtiş, kakış girdik stadyuma...
Basın tribünü İstanbul'dan gelen gazetecilerle doldurulmuş.
Ağır konuklar da var.
Ancak tavan çökmüş iyi mi?
Tuvalete gidemiyorsunuz.
Çünkü kapının ağzında birisi merdivene çıkmış, çöken tavanda bir şeyler yapmaya çalışıyor.
Hadi merdiveni de aştınız, tuvalete ulaştınız.
Borular patlamış.
Yer, gök su.
Suyu da aştınız hadi.
İçeri girilemeyecek kadar kötü bir tablo!
***
Dar yerden kurtulup, feraha kaçmak istiyorsunuz hemen.
Gittiğiniz yerde kapalı tribünün üstü iyi mi?
Başka bir yer yok!
Tek alternatif, bir metre kare alandan ibaret demirden bozma merdivene doluşmuş insanların arası...
Biz çatıyı tercih ettik.
Lig TV ekibi de orada, çekim telaşında.
Nedense her geldikleri gün, Eskişehir ile ilgili bir şeyler söylüyorlar.
Ama söyledikleri şeyler çokta iç açıcı değil!
Karda, buzda, fırtınada tribün çatısında olmaktan bıkmış.
Adam hayatının tehlikede olduğuna mı baksın, yoksa maçı çekmek için kamerasına mı?
***
Oturacak yer zaten yok!
Bulursanız şanlısınız.
Bulamazsanız bakacaksınız başınızın çaresine.
Biz şanslıydık dün, iyi de yer bulduk.
Maçın sonu da iyi bitince, güzel bir akşam olacak dedik.
***
Fakat bu kez çıkış çilesi başladı.
Kapalı tribünün altında yüzlerce kişi, bir metre genişliğindeki kapıdan çıkarılmaya çalışıyordu.
Millet feryat figan!
Salih Koca çıktı protokol kapısından.
O'nu gören herkes bağırmaya başladı.
"Sayın vekilim kurtarın bizi bu rezaletten!"
Vatandaşın yanına yaklaştı Koca, yükselen sesleri dinledi.
Ancak O'nun da yapacağı bir şey o anda yoktu elbette!
K K K
Şimdi hepimiz mutluyuz.
Fener'i yendik diye.
Zaten O da sadece saha içinde.
Ayrıca yensen ne olacak?
Saha dışında aklınıza gelen ne kadar bölüm varsa fark yemişiz rakipten.
Hem insan olarak, hem tesis olarak!
***
Bu yüzden diyoruz ki;
Önceki akşam gördüklerimiz karşısında utanmak istemiyoruz artık.
Eskişehirli olarak, kendi memleketimizdeki görüntülerden rahatsız olmak istemiyoruz.
Yeni stadyum istiyoruz.
Yapılması içinde taraftarı dinleyen Salih Koca'dan bu iş için biraz daha gayret bekliyoruz.
Hadi yapın artık şu stadyumu...
Yoksa iş rezalet boyutunu da aşmaya başladı!