4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

GERÇEKLERİN ÜSTÜ ÖRTÜLEMEZ

                     
            Ankara’dan, Eskişehir’e gelen, elektrik, çevre, ziraat, makine, jeoloji, , kimya, maden, meteoroloji ve malzeme mühendisleri ile hukuk müşavirlerinden oluşan heyet, termik santral bölgesin inceledikten sonra, Eskişehir’in, büyük bir çevre tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını ifade ettiler, Ayrıca Alpu Ovası’nın, verimli topraklarında, termik Santrali Projesi’nin resmen bir ihanet olduğunu da  belirttiler.
             Oysa ESOGü Rektörü, Sayın Prof. Dr. Hasan Gönen,  “ Biz, buna karşıyız dememekte yarar var” diyerek, termik santrali savundu ama Eskişehir’ e, sağlayacağı yararların, neler olduğunu açıklamadı.
            Ayrıca Sayın Prof. Dr. Gönen, Toprak Koruma Kurulu tarafından, Alpu Ovası’nın, tarım arazisi vasfından çıkarılmasına, “EVET” oyu verilmesiyle ile ilgili olarak da, “” Hocam dedi ki; ‘Dağın eteğinde, termik santralin kurulacağı, bir alan var. Biz bu alanı, tarım arazisi olmaktan çıkardık.’” sözleri gerçekleri yansıtmadığı gibi, ESOGü ’nün de görüşü olamazdı.
            çünkü Alpu termik santralinden, yalnız dağın eteğindeki tarım alanı değil, sit alanı (Büyü k Ova) ilan edilen, Anadolu’nun, buğday deposu,51 bin hektar Alpu Ovası ve 100 km yarıçapındaki,  Eskişehir’deki doğa ve tüm tarım alanları,  zarar görecektir.
              Ayrıca Ziraat Mühendisleri, Odası Başkanı  Sayın öder üLKER, “Santralin ömrü, 35 yıl. Bu süre içinde,  kül dağı oluşacak. Oysa Alpu ovası, büyük ova kapsamındadır. Tarımsal sit olarak kararlaştırılmıştır. Bu arazi, 35 yıl sonra, sulanabilir tarım arazisi olmaktan çıkarılacaktır, “ diyerek tarım alanlarının, kalıcı olarak büyük zarar göreceğini söyledi.
               Anadolu üniversitesi öğretim üyesi, Prof. Dr. AYDAY ise  “Alpu Termik Santralin, İnsan sağlığı, insan emniyeti düşünmeden projelendirildiğini, BİLİMSELLİKTEN UZAK, içinde bir sürü BİLİNMEYEN bulunduran, bu tür projelere, JEOLOJİ MüHENDİSLERİ olarak, karşı olduğumuzu, kamuoyu ve ESKİŞEHİR HALKINA duyuruyoruz. “demiştir.
               ESOGü Rektörü, Sayın Prof. Dr. Hasan Gönen’ nin, Türkiye’de, en fazla akciğer kanseri vakasının, Eskişehir’de, olduğunu belirterek, bu durumu, en önemli nedeni olarak trafik ışıklarının fazlalığını ve bekleme süresinin, uzun oluşunu öne sürerek, Alpu Termik Santralını savunması da dikkat çekti.
                Oysa Sağlık Bakanlığı’nın, talebi üzerine,  Muğla İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan araştırma, Yatağan Termik Santrali’nin, Araştırma sonucu, 2 yılda sadece, Muğla’daki hastanelerde, 35 kişinin akciğer kanserinden yaşamını yitirdiği, 60 kişinin de aynı rahatsızlık nedeniyle, tedavi gördüğü belirtildi.
                Eskişehir’i, ziyaret eden, Milletvekili Sayın Ali öztunç ise “ Elbistanlı, bir kardeşiniz olarak, sizlere şunu söylemek istiyorum. Afşin Elbistan’da termik santral var. Bizim Elbistan da halkının, yüzde 50’si, kanser hastasıdır. Sebebi de termik santraldir" dedi.
,              Yine Bursa Tabip Odası çevre Komisyonu üyesi Sayın Prof. Dr. Kayıhan Pala, Termik Santrallerdeki Partikül maddelerin, solunması sonucunda, içerisinde kanser, astım atakları, akciğer dokusunda hasar, inme, kalp atakları ve erken ölümlerin de bulunduğu, çok geniş bir yelpazede, sağlık sorunlarının ortaya çıkardığı söylüyor. 
                ESOGü Rektörü Sayın  Prof. Dr. Hasan Gönen, “Ovanın tam ortasında gibi, bir algı var. Bana dağın, hemen bittiği yerde diye ifade edildi.” Sözleri de gerçekleri yansıtmıyor.. çünkü Alpu termik santrali, gerçekleştiğin de Alpu Ovası’ da dahil, 100 km yarıçapındaki alandaki tüm tarım alanlarına ve doğaya zarar verecektir.
               Nitekim TEMA Vakfı Genel Müdürü Doç. Dr. Barış Karapınar, Türkiye’de, 80’e yakın termik santral yapılması planlandığını hatırlatarak, “Her biri 150-200 km çaplı bir alanı etkileyecek olan bu santrallerin, yaratacağı hava kirliliğinin, 15 milyon hektar tarım alanını da olumsuz etkileyecektir” dedi.
                  Sayın GöNEN’ in, Avrupa daki termik santraller için,” Efendim onlar artık yapmıyor’ diyorlar. Ben nüfuslarının, artmamasına bağlıyorum.”  ifadeleri de gerçekleri yansıtmamaktadır. çünkü “Avrupa’nın, Kara Bulutu, Raporu”na göre, 2013’te, kömürlü termik santrallerden, kaynaklı hava kirliliği, Avrupa’da, 22.900 erken ölüme ve 62,3 milyar Euro sağlık maliyetine neden olmuştur. Ayrıca Türkiye ve 191 ülkenin, imzasını taşıyan, Paris Anlaşması ise ortadadır.
             Santralden, en çok zararı görecek olan, Beyazaltın Köyü Muhtarı Yüksel Girgin,
 Alpu’ da, gerçekleştirilecek termik santral yeni tesis, diğer savunucular da,yeni teknoloji ile kurulacak, hassas santral olarak tanımlıyor ama termik santrallerin, bir takım önlemlerle, (Desülfürizasyon üniteleri, elektrostatik filtreler vb.)  tedbirlerle, etkilerinin tamamıyla, ortadan kaldırılabileceğine ilişkin iddialar, en gelişmiş ülkelerinde, bile kanıtlanamadı.   
                  Alpu’ da, gerçekleştirilecek, Termik santrale, Eskişehir halkı, sivil toplum örgütleri, hatta üniversitelerin, karşı çıkması, demokratik ve en doğa  haklarıdır.. çünkü Termik santraller, 100 km yarıçapında, "hava kirliliği", "su kirliliği” ve  toprak kirliliği” yanında, insan sağlığı  üzerinde,  çeşitli sorunlar yaratmaktadır. İklim deşikliği, üzerindeki etkileri ise ülkemiz ve dünya açısından,, bir felakettir.
             























Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi