4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

GSM BAZ İSTASYONLARI!

İstikbal Gazetesi'nde," Melahat Ünügür İlköğretim Okulu yakınındaki Türk Telekom binasının çatısına kurulan baz istasyonu kaldırılması isteyen öğrenciler eylem yaptı. Öğrenciler, "Baz istasyonu istemiyoruz" diye slogan atarken, veliler de çocuklarına destek vererek, baz istasyonunun kaldırılmasını istedi. " haberinden sonra, bazı okuyucularımız, konuya, köşemizde, açıklık getirilmesini istedi.
Aslında bu tür tepkiler, hemen tüm ülkelerde yaşandı. Ancak tedbirler alında. Nitekim 1995 yılında, ABD'de Başkanı CLİNTON 'un yayınladığı bir genelge ile EVLERİN, OKULLARIN, HASTANELERİN, damlarına ve yakınlarına cep telefonu anteni dikilmesini yasaklamıştı. Yine ABD'de 1996 'de çıkartılan bir yasa ile de, antenlerin nerelere dikileceğinin eyalet kent konseyleri tarafından belirlenmesi istenmişti.
Baz istasyonları ile ilgili Türkiye'de de mahkeme kararları var. Danıştay 6.Dairesi'nin 11.05.2004 tarih ve 2002/7042 Esas, 2004/2953 Karar sayılı ilamı ile "mahkeme kararının onanmasına" karar verilmiştir. Bu kesinleşmiş mahkeme kararı ile "cep telefonu baz istasyonları ve diğer radyasyon yayan sistemlerin, çevre ve insan sağlığı dikkate alınarak, OKUL, HASTANE, KREŞ, KIŞLA, VE PARK gibi kamunun yoğun olarak kullandığı alanlara kurulmaması" yönünde, yargısal karar elde edildi
Ayrıca Ankara da, Ülkü ÜSTÜNER, isimli bir vatandaş, komşu apartmana kurulan baz istasyonunun kaldırılması istemiyle, operatör firmayla, apartman yönetimi aleyhine dava açtı. Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi davayı reddetti. Temyiz üzerine, dosyanın geldiği Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, istasyonun kaldırılmasına karar verdi.
Gerekçesi ise, " Yararlı bir hizmetin karşılığı olarak, ölüm kabul edilemez." idi.
Yine Çevre Bakanlığı'nın genelgesinde, "OKUL HASTANE, KIŞLA gibi kamuya açık yerlerde, hatta meskûn mahalde" Baz istasyonu kurulamaz" ifadeleri yer almıştı.
Ayrıca köşemde, vilayet, belediyeler ve GMS Şirketlerinin bir araya gelerek, tıpkı ABD' de olduğu gibi antenlerin nerelere dikileceğinin tespit edilerek kamuoyundaki kaygıları gidermelerini defalarca yazdık. Ancak somut, tek adım atılmadı. Sonuçta da halkımız ve GMS şirketleri, sürekli karşı karşıya geldi.
GSM istasyonları ile ilgili bir yazımızdan sonra, TURKCELL tarafından, 20.10.2000 tarihli şahsıma gelen cevabı yazda, TÜBİTAK, ODTÜ-BİLTEN ekibi tarafından hazırlanan raporda " ,bu konu ile ilgili olarak yayınlanan birçok rapor ve makalede, elektromanyetik alan şiddetlerinin, belirtilen limit değerlerinin altında kaldığı sürece, canlılar üzerinde zararlı bir etkisi gözlenmemiş" ifadesi yer almıştı. Yine Telekomunikasyon Kurumu, GSM baz istasyonlarına, 10 metreden daha fazla yaklaşılması durumunda, insan sağlığına zarar verebileceğini açıkladı.
Aslında cep telefonları da tehlikelidir. Nitekim Avrupa'da, kanserli hastaların, cep telefonu kullanmaları doktorlar tarafından yasaklanmış ve. Amerika'da çevre koruma ajansı EPA mikrodalgaları kanser yapıcı olarak ilan etmiş, Polonya'da cep telefonlarının kanser yaptığı laboratuarlarda kanıtlanmıştır. Fransa'da 1975'ten 1995'e kadar, beyin tümörlerinin giderek arttığı ve bunun cep telefonlarına bağlı olduğu belirtilmiştir. Hal böyle iken, Baz istasyonlarına tepki gösteren velilerin, çocuklarının da cep telefonu kullanmasına müsaade etmeleri, dikkat çekici olduğu kadar düşündürücüdür de.
TÜBİTAK tıp danışmanı ve iç hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Selçuk Aslan'ın hazırladığı rapora göre," Cep telefonları ve baz istasyonları mikrodalgalar yayarlar. Mikrodalgaların Kanser yapıcı etkisi 3 türdür. Birincisi; kendisi kanser yapar, ikincisi; kanser yapıcı maddelerin hücreye girişini hızlandırır. Üçüncüsü ise; var olan ama gizli kalmış kanserin gidişini hızlandırır."
Hülasa GSM İstasyonları, insan sağlığı üzerinde etkisinin, hem evet, hem de hayırları var. Ancak limitler aşıldığı zaman zararlı olduğu, GSM firmaları tarafından da ifade edilmektedir. O nedenle de Baz istasyonunun, limit değerlerinin üstünde olduğu zaman zara görecek konutlara ölçüm aleti verilmelidir. Elbette GSM İstasyonları olacaktır. Ancak bu istasyonların, insan sağlığına verdiği zararı asgariye indirmek için, tıpkı Amerika Birleşik Devletlerinde olduğu gibi, bazı kurallar getirilmelidir. Baz istasyonlar, devlet tarafından da sürekli ve periyodik olarak denetlenmeli, her GSM şirketi, her istediği yere baz istasyonun kuramamalıdır. En önemlisi de halk, bu alanda, sürekli bilgilendirilmelidir.
Devlet yetkilileri, GSM İstasyonlarının zararı var mı, yok mu, bir karar vermek halkı da bilgilendirmek zorundadır. Çünkü insanlarımız, gerçekten de kaygılı ve huzursuz. GSM firmaları ise tepkilerden rahatsızdır. Hülasa gelişmiş ülkelerde, yıllar önce tartışılıp karara varılan konular, kaos olduktan ve insanlarımız zarar gördükten sonra, çözüm getirilmeye çalışılıyor Ancak iş işten geçiyor, faturada ağır oluyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi