
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANMAZ
AKP Gençlik Kolları 4. Olağan Kongresi için, yeni bir reklam filmi hazırlamış. Ancak AKP'nin, gençlik filminde; Fatih Sultan Mehmet'ten Mehmet Akif'e, Malcom X'den Muhammet Ali'ye, Naim Süleymanoğlu' ndan, Sertap Erener'e kadar, hemen herkes olduğu halde, bir tek Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Atatürk' ün, olmadığı söyleniyor.
Ayrıca AKP iktidarında, önce "Ne Mutlu Türk'üm Diyene" tabelaları kaldırıldı. Sonra "Andımıza yasak getirildi." "T.C." ifadesi, devlet kurumlarından çıkarıldı. Bugünde Stat ve okullardaki "Atatürk" ismi de değiştiriliyor.
AKP'nin gençlik filminde, Büyük Önder Mustafa Kemal ATATÜRK' e, niçin yer verilmedi veya Atatürk isimleri, neden değiştiriliyor, en iyi AKP kurmayları bilir. Ancak bu tür gayretler, beyhudedir. Çünkü ATATÜRK' ü, bütün dünya tanıyor ve örnek alıyor.
Nitekim ATATÜRK, ezilen milletleri için, bir umut ışığı olmuştur. Olamaya da devam edecektir. Çünkü Emperyalizmin baskısı altında ezilen sömürge veya yarı-sömürge ülkeler, bağımsızlıklarına, Türk Devrimi'nin açtığı yollardan ulaşmışlardır.
Ayrıca ATATÜRK, bir dahi ve güneştir. Güneş balçıkla sıvanmaz!
Nitekim İngiltere Başbakanı Davit Lloyd George, "Yüzyıllar, nadir olarak dâhi yetiştirir. Şu talihsizliğimize bakın ki 20. yüzyılın dâhisi, Türklere nasip oldu ve kader onu bizim karşımıza çıkardı." Demiştir.
ABD'li yazar ve tarihçi, Griffin Tarpley, "Türk ve Kürt liderler, Atatürk'ü küçümsüyorlar. Oysaki onun bilgeliğini takip etselerdi, bu durumda olmazlardı." diyerek bir gerçeği hatırlattı.
Yine dünya çapında, başarılı olan insanlarımız, her vesile başarılarını, Büyük Önder Atatürk' e borçlu olduğunu söylüyorlar. Nitekim Nobel Ödülü alan, Sayın Profesör Doktor Aziz Sancar, 2015 Nobel Kimya Ödülü aldığı törenin ardından yaptığı açıklamada, Ödül, Ata'mız sayesinde aldığını, ödülü 19 Mayıs'ta, Türkiye'ye gelerek, Anıtkabir'de Atatürk'e, bırakacağını söyledi.
Yine ünlü fizikçi Albert Einstein, matematikçi John Nash gibi, dünyanın en tanınmış, en zeki kadını" olarak anılan, NASA'daki gururumuz, Sayın Prof. Dr. Feryal Özel,"Ben, nasıl bir Türk kızı olarak, güzel bir okula gidip okuduysam, ilgi duyduğum alanda, beni ittilerse, ben de bunu, Atatürk'e borçluyum." Sözleri karşısında, AKP'nin, gençlik filmini hazırlayanlar utanmalıdır.
ATATÜRK, " İki Mustafa Kemal vardır; biri ben, et ve kemik geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "BEN" kelimesi ile ifade edemem. O, ben değil, bizdir. O memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz. Hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve Muaffak olması gereken, Mustafa Kemal odur" demiştir.
Sayın Prof. Dr. SANCAR, Prof. Sayın Dr. Feryal ÖZEL, ikinci Mustafa kemallerdir.
Öte yandan Türk halkı, onun gösterdiği hedeflere ve eserlerine, fikir ve düşüncelerine, yeteri kadar sahip çıkmadı. Atatürk, hep gündemde oldu. Ancak gerçek anlamda Atatürk' ün, fikir ve düşüncelerini yorumlayan, çok az insan oldu. Çünkü Atatürk'ün, fikir ve düşüncelerini yorumlarken, nesnel, gerçekçi ve bilimsel, birleştirici ve bütünleştirici ve bilimsel doğruların rehberliği, esas alınması gerekir.
ATATÜRK, hayatı boyunca, ulusal ve uluslararası barıştan yana oldu. Tüm insanların, barış, huzur ve refah içinde yaşamasını istedi. "Yurtta barış, dünyada barış " özdeyişiyle de, bugünkü ve gelecek nesillere, hedefi gösterdi. Ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel alanlarda, etkili, köklü devrimler yaptı. Bilimsel ve akılcı düşünceyi, devlete ve topluma, egemen kıldı.
Atatürk, ilim ve bilimi, Türk Milletinin varlığı için, zorunlu görmüş, " Dünyada, her şey için, medeniyet için, hayat için, başarı için, en gerçek yol göstericisi ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. " dedi.
Atatürk' ün, fikir ve düşüncelerinin, hâkim olmadığı iktidarlarda, ulusal gelirin, yarından fazlası, mutlu bir azınlığa verildi. Zengin, daha zengin, fakir, daha fakir oldu. Vurgu, soygun, sömürü, yolsuzluk, hep gündemde oldu. Üstelik devleti ve halkı soyanlar, vurguncular, rüşvetçiler bile zora düştüklerinde, Atatürk' ü, ya maske yaptı, ya da kalkan...
Hülasa Türk toplumu olarak, Atatürk'ü, yeteri kadar, ne anladık, ne de anlatabildik. İnsanımıza da, resim ve heykel olarak tanıttık. Onun fikir ve düşüncelerini, insanımıza aktaramadığımız gibi, hayata da geçiremedik. Sonuçta da Büyük Önder ATATÜRK' e, yer vermeyen, AKP'nin gençlik filmini hazırlayan, nesle sahip olduk.
ATATÜRK, gerçeğin adamıdır. Nerde ne yaptı, neye karar verdi ise daima en iyisini yapmış, en hayırlısına da karar vermiştir. Atatürk devrimlerini, fikir ve düşüncelerini, titizlikle korumak, ödün vermemek, yaygılaştırılması ve kökleşmesi için de, gayret ve caba göstermek zorundayız. Çünkü onun devrimlerine, fikir ve düşüncelerine, dünden daha çok, bugün ve gelecekte muhtacız.