1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Hepsini ifşa edeceğiz!

Binlerce insan işsiz...
Binlercesi kısa çalışma ödeneği adı altında eksik maaş alıyor...
Yine binlercesi ücretli izin denilerek günlük 39 lira ile geçinmeye çalışıyor.
Asgari ücretin altında maş alan binlerce emekli var.
İşyerleri kapalı olduğu için, para kazanamadığı için kepenk indiren binlerce esnaf var.
Binlercesi de salgında kirasını dahi ödeyemediği için borç içinde.
Krediyi ödeyemeyen, traktörüne bile icra gelen binlerce çiftçi var.
Evinde bilgisayar, köyünde internet olmadığı için dersleri bile takip edemeyen binlerce öğrenci var.
Anlayacağınız...
Var da var...
***

Hal böyleyken, son günlerde özellikle makam ve kamu araçlarının özel, keyfi ve  işlerde kullanıldığına dair haberler almaya başladık.
Makam ya da hizmet araçlarının çarşı, pazar alışverişlerinde görüldüğü, kimi hizmet aracının eş ve çocukları taşıdığı, kimisinin de hafta sonları eşya ve benzeri taşımalarda kullanıldığı ihbarları geliyor.
***

ülkede durum yukarıda anlattığımız gibiyken...
Zor durumda olan toplumun bu kesimlerine devlet imkanları yeterince ulaştırılmazken.
Aynı devletin imkanlarının yine devletin görevlileri tarafından keyfi ve özel işlerde kullanılması, yapılacak en büyük terbiyesizliktir.
İnsanlar geçim derdi içindeyken devlet görevlilerinin devletten geçinmeleri kesinlikle affedilemez.
En azından biz affetme niyetinde değiliz.
***

O yüzden bu köşeden uyarıyoruz tüm kamu görevlilerini.
Görevi dışında gördüğümüz ve rastladığımız, keyfi ve özel işlerde kullanılan her kamu aracını plakaları ve kurumlarıyla birlikte ifşa edeceğiz.
Kamu bir gözünü kapatsa bile biz kapatmayacağız.
O nedenle okurlarımızdan da rica ediyoruz.
çarşıda, pazarda, özel işlerde ve keyfi kullanılan resmi araçları, plakaları ve mümkün oluyorsa fotoğraflarıyla birlikte bize ulaştırsınlar.
Hiçbir şey olmasa en azından ifşa olurlar!


.....


CHP’lilerin de ömrü…


DP-AP ve DYP misyonunun Eskişehir’deki en önemli isimlerinden biridir Necati Okuroğlu…
İki kez Milletvekili olmasına kesin gözü ile bakılan fakat her ikisinde de askeri müdahale olduğu ve demokrasi duvara tosladığı için bir türlü Milletvekili olamayan bir talihsizliğe de sahiptir.
Ve aynı zamanda…
Türk siyasetinin son 80-100 yıllık hafızasına da sahiptir.
Zaman zaman kendisiyle konuştuğumuzda “Siyasette bunca yıl geçirdin. Ne anladın?” diye sorardık…
Güler ve hiçbir şey anlamadığını söylerdi önce…
Ardından da…
-“Bizim siyasi ömrümüz genel başkan savunmakla geçti” derdi…
Bunun ne anlama geldiğini sorduğumuzda ise;
-“Menderes, Demirel, Cindoruk, çiller… Hepsini şartsız koşulsuz savunmakla geçti yıllarımız.” der, bu isimleri niçin savunma gereği duyduğu konusunda detaylara pek girmezdi…
Ama biz ; “savunmak zorunda kaldığımız” dediği genel başkanları, hatalı ve kusurlu olduklarını bilmelerine rağmen savunmak durumunda kaldıklarını anlardık.
***
Aslında benzeri bir durum bugün için CHP’de yaşanıyor…
Genel başkan ya da partinin önemli isimlerinden biri hiç olmayacak bir yerde çıkıp, maksadı aşabilecek, sağa sola kayabilecek bir şey söylüyor…
İktidar, gündemi de değiştirebilecek bu sözlerin üzerine atlıyor…
Gerçekten gündem bir anda değişiyor.
Bu defa CHP’liler, aslında o sözün o anlama gelmediğini söylemek için kendini yırtıyor.
CHP’liler söylediklerinin doğru olduğunu ve iktidar tarafından çarpıtıldığını ne kadar anlatmaya kalksa da, bir şey elde edemiyor.
Zira…
Gollük pası değerlendiren iktidarın 90’a takarak kaleye attığı gol, o kaleden kolay kolay çıkmıyor.
***
Sonuç olarak…
Yukarıda ifade ettiğimiz üzere Okuroğlu “Bizim ömrümüz Genel başkanları savunmakla geçti” diyordu ya…
CHP’lilerin ömürleri de, zırt pırt çıkıp söyledikleri ve çarpıtılan sözlerin, aslında ne anlama geldiğini ispat etmeye uğraşmakla geçiyor!


.....


Milletvekilleri törene çağrılmamış...


Hafta sonu Eskişehir'de önemli bir tören vardı.
Milli Helikopter projesinin en önemli kısmı olan Turbo Motor, yapımı tamamlanarak teslim edildi.
Cumhurbaşkanının Telekonferans ile, Sanayi ve Savunma Bakanlarının Eskişehir'e gelerek TEİ'de bizzat katıldığı tören her ne kadar, tören sırasında yaşanan gerginlikle gündeme gelse de, sonuçta önemli bir törendi.
İşte...Söz konusu bu törende AK parti Milletvekillerinin tören alanında olmayışı, AK Parti içinde eleştiri konusu olmuş.
Eskişehir'deki AK Partililer, Cumhurbaşkanının telekonferans ile, Bakanların bizzat katıldıkları törende AK Partili vekillerin olmayışını eleştirip “Böyle önemli bir törene katılmayacaksınız da, nereye katılacaksınız?” diye tepki göstermiş.
Aslında, töreni izlediğimizde ve milletvekillerinin o törende olmadıklarını gördüğümüzde, aşağı yukarı biz de aynı düşünceler içindeydik.
Sonradan öğrendik ki; TEİ'deki törene çağırılmamış AK Parti Eskişehir milletvekilleri.
Sadece onlar de değil.
Eskişehir'in muhalefet milletvekillerine de tören için herhangi bir davet gitmemiş.
Sonuç olarak...
Eskişehir'de yapılan törene, iktidar partisi dahil hiçbir milletvekili çağrılmamış.
Niye çağrılmaz? O da ayrı bir tartışma konusu ya; neyse artık!


.....


BİRAZDA GüLMEK LAZIM


    çiftçinin biri komşu barda oturmuş deli gibi içerken arkadaşı gelmiş;
- Hey, bu güzel günde niye sarhoşlar gibi oturup içki içiyorsun ki?
çiftçi:Bazı şeyler vardır ki açıklanamaz..
Adam : Bu kadar kötü olan şey ne?
çiftçi: Bugün oturmuş bizim ineği sağıyordum. Kova tam dolmuştu ki sol ayağıyla bir tekme attı ve kova devrildi.
Adam : Tamam ama buna bu kadar üzülmeye değmez...
çiftçi:Bazı şeyler vardır ki açıklanamaz..
Adam : Sonra ne oldu?
çiftçi: Bende bir ip aldım ve sol ayağını yandaki direğe bağladım...
Adam : Sonra ?
çiftçi: Tekrar oturdum sağmaya devam ettim . Kova tam dolmuştu ki sağ ayağıyla bir tekme daha attı ve kova yine devrildi.
Adam : Yine mi?
çiftçi:Bazı şeyler vardır ki açıklanamaz..
Adam : Sonra ?
çiftçi: Bende başka bir ip alıp sağ ayağını da yandaki direğe bağladım. Tekrar sağmaya başladım. Tam kova dolmuştu ki aptal inek bu kez de kuyruğuyla bir kova sütü devirdi..
Adam : Hmmm...
çiftçi:Bazı şeyler vardır ki açıklanamaz..
Adam : Sonra ne yaptın peki?
çiftçi: Bende başka bir ip aradım bulamayınca da kemerimle ineğin kuyruğunu tavana bağladım. Ve tam o sırada pantolonum düştü ve karım içeri girdi....
Bazı şeyler vardır ki açıklanamaz...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi