
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Her 2 partinin de oyları bariz bir üstünlük sağlamıyorsa...
Siyaset bu, bugünden yarına ne olacağı belli olmaz…
Ama…
Siyasette 24 saat bile uzun bir süredir…
Fakat…
İş siyasetse bugünden yarına çok şey değişir…
Lakin…
Tüm bu sözlerin doğrulusu şüphe götürmez olsa bile, bugünden bakıldığında Eskişehir’deki mahalli seçimlerin iktidardaki AK Parti ile yerel yönetimlerde iktidar olan CHP arasında geçeceğini söylemek çok da yanlış olmasa gerek…
Yine bugünden bakıldığında…
AK parti Eskişehir’de sıkıntılı…
CHP’deki sıkıntının da AK parti’den fazlası var eksiği yok…
O yüzden…
Yaşanıldığı söylenen parti içi sıkıntılar, mahalli seçimleri bu 2 partiden hangisinin kazanacağı konusunda belirleyici bir kriter şimdilik değil.
Zira…
Her 2 partide de sıkıntı az çok yaşanıyor…
O halde…
-“madem parti içinde yaşanan sıkıntılar belirleyici değil. O halde bugünden seçimleri hangi tarafın kazanacağına ilişkin belirleyici kriterler nedir?” diye sorulacak olunursa, hemen şunu söylemek mümkün:
Belirleyici kriter, bu 2 partinin adayları aracılığıyla diğer partilerden alacağı oy oranlarında gizli…
Yani açık açık söylemek gerekirse…
Son yapılan Haziran seçimleri sonuçlarını da baz aldığınızda, ne AK Partinin ne de CHP’nin oyları, bir diğerine bariz bir üstünlük sağlamıyor…
Her 2 parti ve adaylarının seçimi kazanması için, diğer partilere oy vermiş seçmenlerin oyunu alması gerekiyor…
Daha direkt bir anlatımla…
AK parti’nin belediyeleri kazanması için MHP, CHP’nin ise belediyeleri kazanması için İYİ parti oylarına ihtiyacı olacakmış gibi görünüyor…
Elbette her seçimde olduğu gibi önümüzdeki mahalli seçimlerde de partiler arasında oy geçişleri mutlaka olacaktır ama…
çok basit bir bakış açısıyla, MHP seçmeninin oyunu alamayan AK Parti ve adayı, yine aynı şekilde İYİ Parti seçmeninin oyunu alamayan CHP ve adayı, bu yarıştan yenik çıkacaktır…
Sonuç olarak…
Elbette MHP ve İYİ Parti de mahalli seçimlerde belediye başkan adayları gösterecek ve seçime asılacaktır fakat…
Bugünden bakıldığında Eskişehir’deki belediyelerin hangi parti ve adayı tarafından kazanılacağına sanki, kendi partisi ve adayı yerine AK parti ve CHP adaylarını tercih edebilecek olan MHP ve İYİ Parti seçmenleri karar verecek gibi duruyor…
Son söz:
Belediyeleri kazanan parti ve adayı, ittifak partisinin seçmenleriyle seçimi kazanırken, kaybeden parti ve adayı, yine ittifak partisi seçmenlerinden gelmeyen destekle yenik duruma düşmüş olacak…
.....
Ne aceleniz var ki?
Haberi Anadolu Ajansı geçmiş…
Doğru olup olmadığı onun boynuna.
Haber, CHP’nin 24 Haziran seçim sonuçlarını değerlendireceği yönünde.
Yani…
CHP kurmayları seçim sonuçlarını masaya yatıracakmış…
Eğer haber yalan ise bu son derece manipülasyona yönelik bir girişim.
Eğer doğru ise insanın CHP’yi yönetenlere “Galiba tatilden döndünüz. Ne aceleniz var ki kardeşim? önümüzde mahalli seçimler var. O da geçsin, her iki seçim sonucunu birlikte değerlendirirsiniz” diyesi geliyor valla…
.....
Tesadüfün de böylesi…
İkinci Dünya savaş bölgesinden memleketi olan Leningrad (sonradan ST Petersburg) a izne gelmiş bir asker evinin bulunduğu caddeye doğru giderken, Alman bombardımanı sonucu ölenleri taşıyan bir kamyonla karşılaşır.
ölüler toplu olarak mezara gömülmek üzere götürülüyordur.
Askerin o anda dikkatini bir şey çeker.
Cesetlerin arasında tanıdık gelen bir ayakkabı.
Eşine aldığı ayakkabıya benzetir.
Eve gidip gitmeme konusunda kısa bir tereddüt geçirir.
Görevliye, ayakkabıyı giyen ölüyü görmek istediğini söyler.
Görevli izin verince cesede baktığında onun kendi karısı olduğunu anlar.
Cesedi alıp, kendi gömmek istediğini söyler görevliye.
Kabul eden görevliyle birlikte karısının bedenini indirir kamyon kasasından.
Asker, kucağında tuttuğu karısının zor da olsa nefes aldığının farkına varır.
Alıp derhal hastaneye götürür.
Yapılan müdahale sonucu mucize gerçekleşir ve kadın tedavi edilerek kurtulur.
Resmen ölümden yaşama geri dönen kadın 7 Ekim 1952 de doğum yapar.
Kadının doğurduğu erkek ç ocuğuna Vladimir Vladimiroviç Putin ismi verilir…
O çocuk şimdi Rusya için önemli bir lider ve kurtarıcı olarak görülen bir isimden başkası değildir…
Bu bilgi, Hillary Clinton’un “zor Seçenekler” isimli kitabında yer almış.
“Tesadüfün de böylesi” demeden edemiyor insan…
.....
Kültür ve Sanata vefayı da
ekleyen sempozyum…
-Arp sanatçısı Ceren NECİPOĞLU…
-Aramızdan ayrılan ünlü isimler Ergin ODBEY, Müşrif KENTER, Güngör Dilmen…
-Tarihçi Prof Dr Taciser SİVAS…
-Soma’da meydana gelen kazada yitirdiğimiz 301 maden İŞçİMİZ…
-ETİ kurucusu Firuz Kanatlı’nın eşi Gülay KANATLI…
-Eskişehirli ünlü sanayici Ali Rıza KARIK…
-ADALET…
-ETİ markasının kurucusu Firuz KANATLI…
2010 yılından bu yana aramızdan ayrılan, kaybettiğimiz isimler bunlar…
Ve Tepebaşı Belediyesi, her yıl düzenlemiş olduğu Uluslararası Pişmiş Toprak Sempozyumlarını yukarıda sıraladığımız bu isimlere adadı.
2010 yılından bu yana düzenlenen her bir sempozyum, yukarıda saydığımız her bir isimle anıldı…
Kısacası…
Tepebaşı Belediyesi tarafından artık geleneksel hale gelen Pişmiş Toprak Sempozyumu, her yıl aramızdan ayrılan isimlere adanarak kültür ve sanatın yanı sıra Vefa’yı da adeta geleneksel hale getirmiş oldu…
Şehirde bir etkinlik gerçekleştirmek önemli bir iş…
Bu etkinliği her yıl düzenli yapıp, geleneksel hale getirmek de bir hayli önemli.
Ama en önemlisi…
Bunu yaparken şehre ve ülkeye önemli katkıları olmuş isimleri unutmamak, onların isimlerini bir kez daha hatırlayıp, hatırlatmak en önemli iş olsa gerek…