FOTOĞRAFI ÇEKİLEN İLK İNSAN
Fotoğraf. Hiç durmadan akan zamanı dondu-ran olay.
Yakınlarımızın fotoğrafını çekip onları bizim için zamanın silemediği anılar yaparız.
Şimdi bir bahçıvan düşünün. "Neden??" Düşü-nün diyorsak düşünün.
Otları kesen, ağaçlan budayan, tarihe mal olmakla işi olmayan, kendi işinde, gücünde, otunda, solucanında, bilumum böceğinde, sıra-dan bir bahçıvan. Fakat bir gün öyle bir şey olur ki, kendisi tarihin ilkleri arasına girer.
Evet, girişten de anlaşılacağı üzere fotoğraf olayında ilk pozu veren o kişi bu bahçıvandır. Dünyada resmi çekilen ilk insan unvanına sahip olan bu bahçıvan, Joseph Bancroft Reade isimli bir rahibin yanında çalışıyordu.
Kendisi bir gün yine bağ bahçe işiyle uğraşır-ken, yukarda adı geçen rahip yanına geldi ve kendisinden çimlerin üzerine uzanıp, poz ver-mesini istedi. Bu esnada takvim 1838 yılını göste-riyordu. Ve rahip, kendisine poz veren emektar bahçıvanının resmini şak diye çekerek, kendisini şıp diye tarih sayfalarına geçiriverdi.
İLK DİŞ HEKİMİ
Çoğumuzun ister istemez tırstığı, fakat hayatı-mızda olmazsa olmazlar arasında bulunan diş hekimlerine halk arasmda "dişçi" de denilmek-tedir.
Diş sağlığıyla ilgilenerek, diş hekimliğini kendi-ne meslek edinen ilk uzman Peter de la Roche'dur.
Kendisi 1661 yıllında Londra'da diş hekimliği yapmış, dişi şişenin, dolgusu düşenin kapısını aşındırdığı birisi olmuştur.
Tabi önceleri diş hekimliği mekimliği diye bir şey yoktu. On sekizinci yüzyıla erişinceye kadar, hatta on dokuzuncu yüzyılda bile dişi ağrıyanın anası ağlamıştı.
Çünkü bu konuda bir uzmanlık, dişçilik gibi bir branş olmadığından diş çekme işini berber-ler, demirciler ve baytarlar görüyor, kendileri ne morfin, ne uyuşturma, ne bi şey yapmadan ciyak ciyak diş çekiyorlardı.
Diş hekimliğinin tıbbın bir dalı haline gelme-sinde ön ayak olan Fransız Pierre Fauchard, 1696yılında kendini "diş cerrahı" diye tanıtan ilk tıp adamı oldu.Fauchard, ağız sağlığı üzerine yaptığı birçok çalışmayla bu konuda bir çığır açtı. Pek çok insa-nın dişlerini zonk zonk zonklatan, hatta ölümle-rine yol açan diş hastalıklarına, ağız ve diş bozuk-luklarına çare bularak modern diş hekimliğinin de babası sayıldı, sevildi, eli öpülüp alına falan konuldu.
İLK DÜĞME
İki yakamızı bir araya getirmek, üstümüzü başımızı kavuşturup Örtmek gibi bir vazifesi bulu-nan düğme, çıktığı andan beri İnsanların vazge-çemediği bir alet., yok araç., yok., öyle bir şeydir işte.
İlk metal düğmeler Romalılar tarafından yapılmıştır. Yalnız şu da vardır ki, Romalılar düğ-meyi kullanmadan çok önce, milattan önce 2000 yıllarında Yakın Doğu'da düğmeler çoktan ilikle-niyordu, Bu ilk düğmeler genelde hayvan kemik-lerinden ya da tahtadan yapılıyordu.
On üçüncü yüzyıldan itibaren Avrupa'da yay-gın bir biçimde kullanılmaya başlanan düğme, o zaman yaşamış insanların elbiselerini de seve seve ilikliyordu.
1700'lü yıllara gelindiğinde oldukça kıymete binen düğmelerin karşılığında İngilizler Afrika'dan köle satın alıyorlar, yani insana bir düğme kadar değer biçiyorlardı.
