Ramazan'ın ilk gününde, İstanbul'da, binlerce kişi, Oruç Baba Türbesi'ndeki mezar taşına ellerini, anahtarlarını, çantalarını ve çeşitli eşyalarını sürerek, dileklerde bulundular. Ziyaretçiler, dileklerinin gerçekleşmesi için, birbirlerine, sirke ve kesme şeker dağıtıyor. Oysa Oruç Baba'da, isteklerde bulunmak, Allah' u Tela ve Allah'ın Resulü' nün buyruklarını göz ardı etmektir. Aynı zamanda şirktir. Ayrıca İslamiyet'te, vesile, aracı, yani ruhban sınıfı yoktur
Hac' a gidenler bilir. Medine' deki, Cennetül Baki Kabristanlığı' nın girişinde, Allah ve Peygamberimizin, hemen her dilde, kabristanlıklar ve ölülerle ilgili buyrukları, ayrı panolarda hacıların bilgisine sunulmuştur.
" Kabirleri ibret ve öğüt almak için ziyaret etmek, Allah Resulü Salahla hu Aleyhi ve sellem buyurdu ki " KABİRLERİ ZİYARET ETMEK, ŞÜPHESİZ SİZLERE AHİRETİ HATIRLATIR."
Allah'ın Resulü kabristana girdiği zaman, kabir ehline selam verir, derdi ki " BU DİYARIN MÜSLÜMAN VE MÜMİN SAKİNLERİ, SELAM SİZİN ÜZERİNİZE OLSUN BİZDE ALLAH'IN İZNİYLE, SİZLERE KAVUŞACAĞIZ, ALLAH, BİZDEN ÖNCE GİDENLERE VE SONRA KALANLARA, RAHMET ETSİN. ALLAH, ALLAH'TAN BİZİM VE SİZİN İÇİN AFİYET DİLERİZ. ALLAH' IM, ONLARIN ECRİNDEN BİZLERİ MAHRUM ETME VE BİZLERİ ONLARDAN SONRA FİDNEYE DÜŞÜRME."
Allah' ın Resulü, kabirlere doğru namaz kılmayı ve üzerlerine oturmayı yasakladı ve dedi ki : "KABİRLERİN ÜZERİNE OTURMAYIN VE ONLARA DOĞRU NAMAZ KILMAYIN. "
Allah' ın Resulü, ölülerden yardım etmeyi yasaklamıştır. Allah Resulü buyuruyor ki " "İSTEDİĞİN ZAMAN ALLAH'TAN İSTE, YARDIM DİLEDİĞİN DE ONDA DİLE."
Allah' u Tela buyurdu ki " ALLAH'I, BIRAKIPTA DUA ETTİKLERİNİZ, SİZE YARDIM ETMEYE MUHTEDİR OLAMAZLAR. ONLAR KENDİLERİNE BİLE YARDIM EDEMEZLER."
Allah' ın ve Resulünün, kabristanlık ve ölülerle ilgili buyrukları ortada iken, Türbelerde yardım istemek, Allah' a eş koşmak (ŞİRK) değil de nedir?
Oysa Müslümanlar, bu tür isteklerini, Hacet Namazı kılarak Allah'tan isteyebilir, Uhrevî veya dünyevî, herhangi bir isteği ve muradı olan kimse, abdest alır, yatsı namazından sonra, iki veya dört rek'at, bir görüşe göre 12 rek'at namaz kılar. Sonra Allah'a hamd ü senâ ve Resûlüne salâvatta bulunur. Daha sonra da hâcet duasını okuyup, istek ve dileğini Allah'a arzeder.
Ülkemizde, mevcut türbelerden veya ''Türbeler vasıtasıyla Allah'tan bir şey istemek, Kuran'da, kesinlikle yasaklamasına rağmen, insanlarımız, hala bu alanda yanlışlık yapamaya devam ediyor. Oysa ''İslam dininin tevhid dinidir. Allah'tan başka, hiçbir güçten yardım istenmez.
Elbette türbelere ve mezarlara, gereken saygıyı göstermek, onların iyi hatıralarını canlı tutmak, İslam dininin güzelliklerinden biridir. Ancak türbelere yönelik saygı ve sevgide aşırıya kaçıp, haddini aşmamalıdır. Türbelerde, adak adama, mum yakma, şeker ve sirke dağıtma gibi adetlerin, İslamiyet' e, sonradan ortaya çıkmış, İslamiyet dışı dönemlerden kalma, bir takım adetler olup, İslamiyet' te bunların yeri yoktur.
İslâm âleminde, Abbasîler devrinden itibaren, hükümdarlar, halifeler, hükümdar, eşleri ve çocukları, emirler, vezirler, âlimler, veliler, sanatkârlar ve komutanların mezarları üzerine türbeler (kubbe ve künbedler) yapılmıştır. Yapılan türbelerin, sanat tarihi ve mimari açıdan değerli olanları da pek çoktur,
Türkiye' de, toplam, 1263 türbe bulunuyor. İstanbul 173 türbeyle ilk sırayı alırken, ardından, Bursa ve Siirt geliyor. Günlük hayatta sorunlarına çözüm bulamayanlar, Anadolu'ya yayılmış, bu türbelerde yüzyıllarca dertlerine derman aradılar ve hâlâ arıyorlar.
Elbette türbelere ziyaretlere, denecek hiçbir şey yoktur. Türbeler, ziyaret edilebilir. Bu yerlerde, duada okunabilir ama kesinlikle de türbelerden bir şey istenemez. Türbelerden, bir şey istemek Allah'a ortak koşmak (şirk), olur.
Allah'ı inkâr eden ateistler ile Allah'ın varlığına inanmalarına rağmen, Allah'a, eş koşan müşrikler arasında, herhangi bir fark yoktur. Bunların, cehennem ehli olduğunu, Kuran'ı Kerim, bize bildirmektedir. "Allah, kendisine ortak koşulmasını, asla bağışlamaz; ondan başka günahları dilediği kimse için bağışlar. Kim Allah'a, ortak koşarsa, büsbütün sapıtmıştır." (Nisa 116)
Türkiye ve Eskişehir genelindeki türbelere, ziyaret edilebilir. Ancak bu türbelerden bir şey istenmemelidir. Türbelere, ziyareti önlemek mümkün de değildir ama türbe ziyaretlerinde, itikadı sınırları ve İslam dininin inanç esaslarını korumak gerekir.
Ayrıca Türbeleri ve kabirleri ziyaret, insana ölümü ve ahreti hatırlatır ve ahreti için ibret almayı sağlar. Ancak Allah ve Resulünün buyrukları, Diyanetin uyarıları, orta iken, hala kabir ve türbelerden istekte bulananlar varsa, ne denebilir ki? Allah' u Tela onlara, doğru yolu göstersin...