
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
KAYMAZ ALTIN MADENİ
Yıllardır, Kaymaz Altı Maden Yatağı ile ilgili gelişmeleri, sürekli yakından takip ettik. Hatta Tüprag Metal Mad.San. Tic. A.Ş ile yapılan mücadelenin içinde de bulunduk. Bu alandaki gelişmelere de sürekli tanık olduk.
İlgili yerlerden de pekçok doküman geldi. Bütün bu gelişmeler, şahsımda, hem kaygı, hem de güven verdi. Halkımızn madenler hakkında bilgi sahibi olmaması karşısında da kaygılandık.çünkü halkımızın, madenlerle ilgili, mevzuattan yeterli, bilgi sahibi değildir.
Oysa Türkiye’de, madencilikle ilgili bili adamları, ilgili birimler, üniversiteler, ve madencilik şirketleri, sektörle ilgili şahıs, kurum/kuruluşlar, belli aralıklarla, seminer, konferans, sempozyum, gibi etkinliklerle, kamuoyu aydınlatılsa, tartışmalar bitecek, madelerle ilgili sorunlarda, gündeme gelmeyecektir.
Tüprag Metal Mad. San. Tic. A.Ş, döneminde, Kaymaz halkı, Altının çıkartılmasını, önce kabul etti. Daha sonra da karşı çıktı. Koza Altın İşletmeleri A.Ş’ ye karşı da aynı tavır oldu.
1995’te, "hayır", 2007’de ise ’evet’ oyu veren, Kaymaz Belediye Meclisi, Daha sonra 9 meclis üyesinden, 6’sı, beldedeki altın madeninin açılmaması için, ret oyu kullandı. 3 meclis üyesi ise altın madenin, açılmasını istedi.
Kaymaz Altın Maden Yatağı ile ilgili, gelişmelere, 2007 yılında, yeniden hareketlendi. Dönemin belediye meclisi üyeleri, yaptıkları oylamayla, Damdamca’daki altının çıkarılmasına karar verdi.
Araziyi, Tüprag Metal Mad.San. Tic.A.Ş’ den alan, Koza Altın İşletmeleri A.Ş, belde halkı ve yetkililer ile anlaşmaya vardı. Ardından firma, Enerji Bakanlığı Maden İşleri Müdürlüğü’nden, işletme izni ve ruhsatını aldı.
O dönemde, kaymaz Belediye Meclisine de sunulan, madenin işletilmesi yönündeki karar, 2’ye karşı 6 oyla kabul edildi.
Kaymaz Altın Maden Yatağı ile ilgili çalışmaları, defalarca yerinde izledik. İşletme sorumlusu, Proje Müdürü, Sayın Dr. A. Vedat OYGüR’ e, madenle ilgili, kaygılarımız ilettik. O da fizibilite çalışmaları ile ilgili, bilgileri, kendine özgü bir üslupla bizimle paylaşmıştı.
Kaymaz Altın Maden Yatağı, 2016 yılından itibaren de İzmir, Kayseri ve Gümüşhane'de bulunan, toplam 5 maden TMSF'ye devredildi. Şirketin, TMSF'ye devrinden sonra, karının yüzde 219'u geçtiği, öz kaynaklarının ise yüzde 124 artışa ulaştığı belirtiliyor.
Aslında madenler çıkartılırken, gerektiği şekilde tedbir alınsa, kaygı duyulacak bir durum yok. Nitekim Koza Altın İşletmeleri A.Ş’ nin, Ovacık Maden İşletmesini gezdik. İşletme, cevheri, "AçIK" ve 230 metre derinlikte, "YERALTI" ndan elde etmektedir..
Kırma-Eleme ünitesi" ne, gelen cevher, çeneli ve konik kırıcılardan oluşan iki kademeli kırma işleminden geçiyor. Bu işlemde, toz kontrol ve gürültü düzenli, bir şekilde takip ediliyor.
İzlediğimiz kadar, çevreye zarar verecek, ne toz ne de gürültüye tanık olduk. özellikle d cevre gezdirilirken, baret giyme ve gözlük takma zorunluluğu olması, işin ciddi tutulduğunun da göstergesi idi.
öğütme ünitesi, bir çubuklu, bir bilyeli değirmen ve siklonlardan oluşmaktadır. Sistemde öğütme işlemi, sulu yapıldığından ve sisteme bu aşamada, herhangi bir kimyasal ilave edilmediğinden, çevre önlemleri gerekmemektedir.
Liç ve Adsorpsiyon ünitesinde, 75 mikron boyuta öğütülmüş sulu çamur halindeki cevher siyanür ile karıştırılmak üzere liç tanklarına gönderilmektedir. Liç tanklarındaki çamura siyanür çözeltisi ve saf oksijen verilerek, cevherin bünyesindeki altın ve gümüşün çözündürülerek, suya geçmesi sağlanmaktadır. Siyanür ve oksijen ile reaksiyona giren katı haldeki altın ve gümüş çözünerek suya geçmektedir.
Aslında altın ararken, siyanür kullanılmaz. Siyanür, altın bulunduktan sonra, onu ayrıştırmak yani saflaştırmak için kullanılır. Yani siyanür, altın ararken değil, işlenirken kullanılır, Siyanür kullanırken altın, çoktan çıkarılmış olur, O nedenle de çıkatılan altın, doğaya ve yer altı sularına zarar vermeyecek alanlarda saflaştırılmalıdır.
TMSF, Kaymaz’da, siyanür kullanmadan da altı çıkarabilir. Netkim Erciyes Madencilik, altın madenciliğinde, örnek olacak bir yöntem izleyecek. çevre duyarlılığı ile hareket eden firma, Konya, Aksaray ve Nevşehir’deki maden sahalarından, altınları, siyanür kullanmadan, yeni bir teknoloji ile işleyecek.
Kaymaz’ da, gerçekleştirilecek olan, 40 hektar alan içinde, 1 milyon 750 bin metreküp kapasiteli Siyanür atık depolama göleti, çevre açısından felaket olur. O nedenle de, TMSF, kaymaz halkının, itirazını dikkate almalıdır. çünkü Dünyanın en güvenli sayılan siyanürlü altın işletmelerinde bile çevre felaketleri gözleniyor.
Siyanürle işleme yerine, Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, kullanılacak alternatif modern metotlar sayesinde, verimlilik ciddi oranda düşmeden, çevreye de zararsız üretim yapmak mümkündür..
TMSF’ de, Kaymaz Altın Maden Yatağında, gelişmiş ülkeler ve Erciyas madencilik gibi, yeni teknolojiler kullanarak, çevreye zarar vermeyen, yeni teknolojiler kullanarak altın üretmelidir. çünkü söz konusu olan insan hayatı ve doğadır.