Hz. Muhammed' i, doğru ve etkin bir şekilde tanımak ve tanıtmak, anmak, daha da önemlisi onu anlamak, toplumumuza birlik ve beraberlik mesajları sunmak amacıyla, ülkemizde, yurt dışında ve Eskişehir'de, 1989 yılından bu yana, 'Kutlu Doğum Haftası' kutlanmaktadır.
Bu yıl Eskişehir'de, 14-20 Nisan arasında kutlanacak olan, "Kutlu Doğum Haftası ile ilgili toplantı, Vali yardımcısı Sayın Faruk Eraslan Başkanlığı' da, Salı günü yapıldı. Toplantıda, 'Kutlu Doğum Haftası' nda, yapılacak olan etkinlikler ele alındı.
İl Müftülüğü, üç yıldır diğer kurum/kuruluşlara da örnek teşkil edecek, bir yöntemle Kutlu Doğum Haftası' nın, programı hazırlıyor. Özellikle de, etkinliklerin düzenlenmesinde ve çağımızda, başarı için, olmazsa olmaz konumda olan, "ORTAK AKIL" ve ORTAK PAYDA" ve " BEYİN FIRTINASI" gibi kavramların, kolayca yer bulabileceği, bir ortamda hazırlanması, katılımcılar tarafından, çok iyi değerlendiriliyor.
Programın hazırlanmasında, "TOPLUM KATILIMI" nın, ön planda tutulması, toplumdaki kaynakları harekete geçiriyor; hafta ile ilgili ihtiyaçlar uygun bir şekilde karşılanıyor, etkinlerin maliyeti düşüyor, hafta hakkında insanlar, daha çok bilinçleniyor.
Bu yıl yapılacak etkinliklerde, toplumun genelini kucaklamak amacıyla siyaset üstü bir strateji izlenecek, kurum/kuruluşlar ve kişi/kişiler, kesinlikle ön plana çıkartılmadığı gibi, reklâm ve ticari amaçlı, herhangi bir etkinliğe de müsaade edilmeyecektir. İsteyen herkes de etkinliklere, maddi ve manevi katkıda bulunabilecektir.
Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri, dinî ve kültürel hayatımıza canlılık ve ayrı bir mana getirdi. Ülkemiz ve İlimizde, beklenen bir kültür faaliyeti, güzel bir geleneği oldu. Birlik ve beraberliğimize de önemli katkıda bulundu.
Kutlu Doğum Haftasında, her Müslüman'ın hedefi, Hz. Peygamberi anmak ve anlamak, Hz. Peygamberin örnek şahsiyeti ve ahlakını, bugünkü ve gelecek nesillere benimsetmek, sevdirmek, onun insanlığın huzur ve mutluluğu için yaptığı çağrıyı, güncelleştirerek, hayatımıza yansıtmak, onun ahlakını ve çizgisini davranışlarımızın mihveri ve rehberi yapabilmek olmalıdır. Bu aynı zamanda, her Müslüman için, bir görev ve ödev olduğu kadar bir haktır da.
Peygamberimiz, kişi/kişiler için, Kuran'ın adeta yaşayan bir örneğidir. Kuran, bizleri onu örnek almaya çağırır. Ayrıca Kutlu Doğum Haftası'nda, Peygamberimiz anmaktan asıl gaye, onun cihanşümul olan nübüvvet ve risaletini, yüksek ahlakını, anmak ve sünnetine uyma azmini tazelemektir. Nesillere, onun hayatı ile ilgili bilgi vererek, onu sevdirmeye çalışmaktır. Çünkü onu sevmek imandandır, hatta imanın ta kendisidir. Bu yıl Kutlu Doğum Haftası' nda, Konferanslar, kermes, kitap fuarı, Konser, Okullar arası kompozisyon yarışması, sergi, peygamberimizle ilgili kitap dağıtımı, gibi etkinlikler yer alacaktır. Hz. Peygamberi örnek almak, onu taklit etmeyi ve sünneti belirli şekillere hapsetmeyi değil, onu tanımayı ve sevmeyi, getirdiği mesajın özünü kavramayı ve aktüelleştirmeyi, davranışlarımıza yön verecek yaşantısından ders çıkarabilmeliyiz.
Kutlu Doğum Haftası'nda, Peygamberimizin, dünyayı teşriflerini anarken, onun üstün şahsiyetini ve güzel ahlakını tanımaya, getirdiği evrensel mesajı anlamaya ve bütün bunları özünde barındırdığı dinamizmi içinde, çağımıza taşımaya olan ihtiyacımızı, bir kez daha fark edilecektir.
Şu bir gerçek ki, tebliğ edilen Müslümanlık ve Hz. Muhammed, iyi tanınmadığı ve mesajları iyi algılanmadığı için, Müslüman dünyası, dünyadaki gelişim ve değişimlerden uzak kaldı. Nitekim Sayın Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, "Müslüman dünyası, sosyo-kültürel yapısı gereği, kendi kültür dokusuna dayalı bir formül geliştirerek, kendi modernliğini üretemedi. Modernliği hep ithal etmek zorunda kaldı. Yıllarca da modernite karşısında tamamen dışlayıcı bir tavır takındı. Moderniteye direndi ve başarısız oldu. Ancak sonunda modernite ile barıştı. Belki boyun eğdi. Oysa başlangıçta, moderniteyi tamamıyla reddetmek yerine onu şekillendirici bir tavır takınsaydı, bugün, çok daha güçlü bir konumda olurdu." demiştir.
Elbette, zararın neresinden dönülse kârdır. Müslümanların, dünü, bugünü çok iyi değerlendirilmeli, İslam'ın, gereği de yerine getirilmelidir. 'Kutlu Doğum Haftası', peygamberimizi, tanımak ve tanıtmak yanında, iyi ile doğruyu, güzel ile çirkini, onun penceresinden bakarak, daha iyi değerlendirmek açısında da önemli bir fırsattır.