Seçimler sonrasında herkesin ortak kanaati şu:
-“Artık seçimleri ve sonuçlarını geride bırakalım, Türkiye’nin gerçek gündemine, yani Ekonomiye dönelim”
Efendim biz de bu görüşe katıldığımız için bir süreliğine siyaset yazılarından sıyrılıp, gerçek gündeme yani ekonomiye, Eskişehir’in ekonomisine dönmek istedik.
Bilmem fark ediyor musunuz ama Eskişehir’de şu an en büyü mesele, birbirinin tıpkısının aynı olan mekanlar ile iş yerlerinin açılıyor olması…
Otel’in yanına otel açılıyor…
Kahvecinin yanına kahveci…
Balıkçının yanında başka balıkçılar açılmaya başladı.
Lokantanın yanında lokantalar, bira salonlarının yanı başında bira salonları…
Olabildiğince kaliteli malzemeler kullanılarak, birbirinden güzel ve modern mekanlar üstelik ciddi paralar harcanarak açılıyor birbiri peşi sıra…
Eskişehir merkez nüfusu 700-750 bini geçmeyen bir şehir beyler!
Yukarıda saydığımız mekanların sürekli müdavimlerini saysanız 500ü’, 1000’i geçmez.
Yukarıda saydığımız mekanlara arada sırada gidenlerin sayıları, 2-3 bini bulmaz bu sayı…
Yukarıda saydığımız mekanlara bayramdan bayrama gidenleri saydığınızda 3 bin rakamını göremezsiniz…
Bu şehrin merkez nüfusu 1 milyon’u aşmış olsa eyvallah…
Bırakın yan yanayı, üst üste bile açılsa kurtarır.
Ama bu şehirde yaşayanların hal ve durumları ortada…
Bu şehirde yaşayanlar bu denli birbiri ardına ve yan yana açılan mekânları kurtarıp besleyemez…
Sonuçta şu olur;
Ya birbiri ardına açılan aynı konseptteki mekânlar birbirini batırır, hepsi kepenklerini kapatır…
Ya da…
Dükkanların asıl sahipleri olan çoğunluğu müteahhit olan isimler Eskişehir’de birbiri ardına açılan mekanların sahipleri olur.
Bu durum Eskişehir’in ticari geleceği ile ilgili ciddi bir sıkıntı…
Madem seçimi geride bıraktık.
Maden ülkenin gerçek gündemi olan ekonomiye dönmemiz lazım.
O zaman Eskişehir’de bu günden itibaren kolları sıvamak gerekiyor.
Kim mi sıvayacak ilk olarak kolları:
Hemen söyleyelim…
önce Belediyeler ile Ticaret ve Esnaf Odaları oturacak…
Her isteyenin her istediği yere, her istediği mekanı açamamasının, şehirdeki işyeri dengesinin korunmasının ve her açılan işyerinin, yanındaki benzeri işyerlerini batırmamasının yollarını arayacak…

.....

Keşke çaba seçim öncesi harcanabilseydi…

AK parti kurmayları seçimin ertesi günü, yani 1 Nisan’da toplantı yapıp, seçimin kazananı olan CHP’li başkanları tebrik etti.
2 Nisan tarihi’nden itibaren de seçim sonuçlarına itirazlar etmeye başladı.
AK partililerin seçim sonuçlarına itirazları devam ediyor.
Son olarak İl başkanı Zihni çalışkan yaptığı açıklama ile  “Sandık içlerindeki oy pusulalarının AK Parti olması gerektiği halde farklı partilere yazıldığına ilişkin sonuçlar var. Buna ilişkin yaklaşık 3 klasör evrak teslim edeceğiz” dedi.
Dün, geçmiş dönem parti yöneticiliği yapmış bir isimle karşılaştık…
Ayaküstü laflarken söz yapılan itirazlara geldi.
-“Sen ne diyorsun bu işe?” diye sorduğumuzda şöylesine ilginç bir cevap verdi:
-“Valla ne diyeyim? İtirazlar için harcanan çaba seçim öncesi, seçimi kazanma adına harcansaydı, sonuç belki de bu denli farklı olmazdı”

.....

2 mahallede durum…

Eskişehir’deki seçim sonuçları ile ilgili 2 mahalleyi çok merak ediyordum…
Her ikisi de imar planlamalarıyla ilgili gündeme gelen mahallelerdi bunlar.
Biri Odunpazarı bölgesinde bulunan Gündoğdu, diğeri ise Tepebaşı bölgesinde bulunan Yeşiltepe…
Her iki mahallenin de sonucuna baktık tabii…
Gündoğdu’da AK partinin hem Odunpazarı adayı hem de büyükşehir adayı CHPH adaylarından fazla oy almış…
AK parti Odunpazarı adayı, CHP’li rakibine 1699 oy fark atarken, Büyükşehir adayı da yine CHP’li rakibine 1167 oy fark atmış.
Yeşiltepe’de ise durum biraz daha ilginç.
CHP’nin Tepebaşı adayı rakibine 203 oy fark atarken, CHP’nin büyükşehir adayı, AK parti adayının 1120 oy gerisinde kalmış…

.....

2 gündür televizyonlarda
hoca konuşuluyor…

Televizyon kanallarındaki tartışma programlarında sık sık konuşulan konu, Ankara ve İstanbul belediye başkanlarının, AK parti çoğunluğundaki meclislerle nasıl hizmet üreteceği…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Topal ördek benzetmesi sonrasında konu daha da konuşulur hale geldi.
Hemen her programda bu konu açıldığında ve CHP’li başkanların AK parti çoğunluğundaki meclislerinde ne yapabilecekleri sorgulandığında sürekli Eskişehir ve Büyükerşen örneği veriliyor…
Meclis çoğunluğu olmadan da hizmet verilebileceği söylenerek “İşte Eskişehir orada duruyor. İki dönemdir meclis çoğunluğuna sahip olmayan Büyükerşen hizmetini pekala yapıyor” deniyor…
Anlayacağınız…
İki gündür Ankara ve özellikle de İstanbul seçimleri konuşuluyor ülkede ama, ne zaman iş meclis çoğunluğu meselesine gelse, bu defa Yılmaz Büyükerşen ismi çıkıyor ortaya…

.....

Biraz da gülmek lazım

Erzurum'a bilgisayarın daha yeni yeni gelmeye başladığı zamanla bir işyerine bilgisayar ve stok programı satılır. Teknik servis elemanı bilgisayarı işyerine kurduktan sonra stok programının kullanımı ile ilgili bilgi verir ve ayrılır. Aradan bir iki saat geçer, işyerinden telefon:
-Kardeşim sizin anlattığınız gibi yapirem, fakat program düzgün çalışmiir.
Teknik servis elemanı sorar:
-Nasıl yapıyorsunuz?
- Senin anlattığın gibi.
-Hata ne?
-Yazdığım bilgiler kaydetmeme rağmen saklanmir.'
-İşlem basamaklarını tek tek anlatın.
-Tamam' diyor ve başlıyor anlatmaya..
-Programı açirem. Malın adı bölümüne adını, adedi bölümüne adedini, birim fiyatını vb. yazirem. Hepsini yazdıktan sonra senin anlattığın gibi kayıt bölümüne basirem. Ekrana bir yazı geliir:
"Kaydetmek ister misiniz?"E / H yazısı çıkir.
Ben de diyirem He.