
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
MANEVİ ZENGİNLİK
Geçen Hafta Hayırsever İnsanımız, Sayın Tayfur BAYAR ın, gerçekleştirdiği, annesi ve eşinin, adını taşıyan, " Safiye Gönül Bayar Huzurevi" ni, ziyaret ettik, Ziyarette duygulu anlar yaşandı. Anılar, gündeme gelirken, Manevi zenginliğin, ne kadar önemli bir unsur olduğuna da bir kez daha tanık olduk.
Şu bir gerçek ki dünya ve Türk toplumunda, çok zengin insanlar oldu, Ancak bu insanlar unutuldu gitti. Manevi zengin olan ve eser bırakan, insanlar ise hala yaşıyor. Eserleri, fikir ve düşünceleri var oldukça da, asırlar boyu yaşayacaktır. Çünkü manevi zenginliği, ne sel alır, ne yel alır, ne de herhangi bir felaket. Bu bakımdan, insanın, en büyük ve en önemli kazancı, madden ziyade, manevi zenginliktir.
İnsanın sabretmesi, şükretmesi, ilahi emirleri hakkıyla yerine getirmesi, haram ve yasaklardan da mümkün mertebe, uzak durması, kul haklarına son derece riayet etmesi, topluma kalıcı eserler bırakması, manevi zenginliktir.
Dünya ve Türkiye' de, manevi zengini olanlar insanlar, asırlardır yaşıyor. Asırlarca da yaşayacaklar. Nitekim Türk toplumunda, Harun kadar zengin insanlar vardı ama bugün hiçbirinin ismi anılmıyor. Oysa manevi zengin olan, Mevlana, Hacı Bektaş, Yunus Emre, Nasreddin Hoca, Hoca Ahmet Yesevi, Selahattin Eyyubi gibi insanlar, bu coğrafya da hala yaşıyorlar, dünya var oldukça da yaşayacaklardır. Çünkü mümtaz kişiler, öldüklerinde yeniden doğarlar.
Eskişehir' de, çocuk ve gençlerimizin, örnek alabilecekleri ve örnek olarak sunabileceğimiz, manevi zengin, mümtaz şahsiyet vardır. Yunus Emre ve Nasrettin Hoca, Sinan Paşa, Hızır Bey gibi... İnsanlarımızla, çocuk ve gençlerimiz, gurur duyup, örnek alacaklar, doğruluk, çalışkanlık, fedakârlık, cesaret, yardımlaşma, sadakat, adaletli olma, edepli olma, sorumluluk sahibi olma, güvenilir olma gibi, kültürümüze ait değerlerin, yaşandığı bir maziyi de tanımış olacaklardır.
Bugün de Eskişehir' de, manevi zengin olan yaşayan insanlarımız mevcuttur. Bu insanlarımızdan biri de Hayırsever İnsanımız, Sayın Tayfur BAYAR' dır. Her türlü olumsuzluğa rağmen, hayır yapmakta ve insanları hayır yapması için, teşvik etmekte kararlıdır. Gerekçesi ise herkese, ders olacak niteliktedir.
Nitekim Hayırsever İnsanımız, Sayın Tayfur BAYAR, "...Şunu belirteyim ki, Yüce Mevla bize vermişse, bizde, O'nun yolunda, harcamak durumundayız. Zira veren olmayıp, alanlardan veya muhtaç olanlardan olabilirdik. Bu sebeple, bizlere Allah' ın, verdiği lütfü, en içten, bir şükürle ödemek durumundayız. ...Çığ gibi artan bu nüfusa, ne okul, ne de hastane, yetmediği gibi, istihdamda yaratmak da çok güçtür. Nüfus planlaması şarttır. Ayrıca hali vakti yerinde olan iş adamlarımız da, bu alanda, gayret ve caba göstermelidir. " diyerek, ülkemiz insanını, hayır yapmaya davet etmiştir.
Hayırsever insanımız Sayın BAYAR' ın, dünya için ahretini, ahret içinde dünyasını terk etmeyen, dengeli bir hayat görüşü ve anlayışı var. Yaşamak için, yaşatmak, gerektiğine inanır. Her ferdi de ayrım yapmadan, toplumun bir parçası olarak kabul eder.
Emekli Vali Sayın Sami Sönmez, Tayfur Bayar Lisesi'nin açılışında, Eskişehir Valisi Sayın Kadir Çalışıcı' ya, gönderdiği telgraftaki duyguları, onu en güzel şekilde tanımlıyor. " Sevgili Tayfur BAYAR, yaptırdığınız, o sıcak sevgi yuvası okulla, öyle bir resim yaptınız ki, bu resim içinde kar çiçekleri var. Siz, karanlığı ışıkla boğan, sevda türkülerindeki içtenliğin, çağdaş değerlerin resmini yaptınız. Sağ olun, var olun. Umarım bu güzel davranışınız, herkese örnek olur."demiştir.
Sayın BAYAR, Eskişehir'e, " TAYFUR BAYAR ANADOLU LİSESİ" ni yanında, sevgili annesi ve eşinin, ismini taşıyan, bir "HUZUREVİ" kazandırdı. Onlarca caminin yapımına, katkıda bulundu. Hala Çarşı Camisi'nin, Restorasyonu ile uğraşıyor..
Sayın BAYAR, yıllardır, "YUNUS EMRE KÜLLİYESİ" yapılması hususunda, gayret ve caba gösteriyor. Halkımızla birlikte, bu külliyenin yapılacağına da inancı sonsuzdur. Bu hususta da "Yeter ki samimiyetle yola çıkılsın."diyor.
Hayırsever İnsanımız, Sayın BAYAR, aklı ve vicdanı ile hareket eden, bunu da ilke edinen insanımızdan biridir. Her icraatında da vicdanının sesini dinlerler. Çünkü İnsanlara vicdanı, Allah ilham eder. Vicdan, insanın şuurunun açık tutar. Her insan için de, "VİCDAN" büyük bir nimettir. Nitekim VİCTOR HUGO' nun söylediği gibi, EN MÜKEMMEL ADALET, VİCDANDIR.
Eskişehir' e, bir "OKUL" ve "HUZUREVİ" kazandıran, pek çok alanda da hayır yapan, Ancak bunlarla yetinmeyerek, şimdi de Eskişehir' e, bir Yunus Emre Külliyesi kazandırmak için, çaba gösteren, Sayın Tayfur Bayar, Eskişehir de, hayırseverliğe damgasını vurmuş bir isimdir. İnsanımızın, ondan alacağı, pek çok ders vardır. O ise hayattan, pek çok ders çıkarttığını, her fırsatta dile getiriyor.
Gönül ister ki, yaptığı hayırları, vergiden düşmeyen, yaptığı her hayırda, bizzat çalışan, nesillerin de örnek alabileceği, enden insanlardan bir olan Sayın BAYAR' ın, ismi bir caddeye verilsin, insanlarımız da onu örnek alarak, bu kente eserler kazandırsınlar.
ABD'li şair, yazar, felsefeci Ralph EMERSON' un söylediği gibi, "İnsanın büyüklüğü, yaptıklarından gelir, söylediklerinden değil. Uygarlığın, gerçek ölçüsü ise ne nüfus çokluğu, ne kentlerin büyüklüğü, ne de üretim bolluğudur. Gerçek ölçü, ülkenin yetiştirdiği insanların nitelikleridir. Hayırsever insanımız, Sayın Tayfur BAYAR, bu kentin bünyesinden çıkmış, nitelikli, örnek ve ender insanlarımızdan biridir. Kutluyoruz...