1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Ne kadar yazsak az. Bu şehirde kimse kimseyi sevmiyor. ...

Zaman zaman Eskişehir ve Eskişehirliler ile ilgili tespitlerde bulunuruz.
Bazen yapmış olduğumuz tespitler nedeniyle tepki de alırız.
En çok da "Eskişehirli Eskişehirliyi sevmiyor" tespitimize gelir tepkiler.
Ancak, yaptığımız bu tespitimizin doğru olduğunu her fırsatta söylemekten çekinmeyiz.
Çünkü bu şehirde, Eskişehirlilerin Eskişehirlileri sevmediği bir gerçektir.
Şöyle bir bakın yaşadığımız şehre...
Bu şehir ne siyasetçi yetiştirebiliyor, ne de spor adamı.
Ne Bilim adamı yetiştirebiliyoruz ne de bürokrat ve sanatçı.
Yetişip bir yerlere gelenlere de zaten "Bizim oğlan" muamelesi yapıyor, rencide ediyoruz.
Bakın Eskişehirli olup da bir yerlere gelmiş, mesleklerinde zirveye çıkmış, saygı gören insanlara.
Hepsi Eskişehirli olmasına rağmen, Eskişehir dışında sağlamışlar geldikleri konumu.
Zaten Eskişehir'de yetişmeye kalksalardı, o konuma gelmeleri mümkün olmazdı.
Çünkü paçasından çeken çok olurdu.
Her zaman söylüyoruz ya;
-"Eskişehir'de kim yükselmeye başlasa, birileri iki ayağından birden aşağıya çekmeye çalışır" diye.
Çünkü;
Eskişehirli Eskişehirliyi sevmez bu şehirde. Yükselmesini de istemez sivrilmesini de.
Şöyle bakın çevrenize...
Örneğin; aynı meslek grubunda olanlar kesinlikle sevmez birbirini.
Çünkü;Rekabeti düşmanlık zanneder bir çoğu.
Zengini de, diğer zengini sevmez.
Hele kurumlar birbirlerinden nefret eder.
Bir yemekte, toplantıda ya da bir etkinlikte hasbelkader bir araya gelmiş Eskişehirlileri gördüğünüzde "Yahu ne güzel anlaşıyorlar" dersiniz.
Çünkü birbirlerine iltifat yağdırıyorlardır muhakkak.
Ardından; orada olmayan Eskişehirlilerin dedikodusu başlar masada.
Gece bittiğinde ise, aynı masada oturup biraz önce birbirlerini seviyormuş gibi davrananlar, bu defa yanlarındakilere yakınırlar az önce oturup sohbet ettiklerini.
Bu şehirde siyaset yapanlar da sevmezler birbirini.
Üstelik aynı partiden olmasına rağmen.
İşte o yüzden "Ben olmuyorsam o da olmasın" derler ve işte o yüzden her seçimde dışarıdan siyasetçiler monte edilir Eskişehir'e.
Spor camiası da farklı değildir.
Onlar da sevmezler birbirlerini. Çekemezler ve her ortamda birbirlerini eleştirmekten çekinmezler.
O nedenle...
Eskişehirli Eskişehirliyi sever görünür ama aslında sevmez.
Birbirini gerçekten seviyor gözükenler de vardır.
Örneğin karşılıklı alışveriş yapanlar sever birbirlerini. Ama alışveriş kesildiğinde sevgi de ortadan kaybolup, nefrete dönüşür.
Netice itibarıyla;
Çok özel bir şehirde yaşıyoruz ama birbirimizi hiç mi hiç sevmiyoruz.
O yüzden , böylesine özel bir şehirde yaşamayı ne kadar hak ediyoruz? Belli değil.
Şimdi bu tespitlerimize de birçok eleştiri gelecek.
Fakat Eskişehir'deki bu gerçek değişmeyecek.
Eskişehirli Eskişehirliyi sevmediği müddetçe, bu özel ve güzel şehrin bu anlamsız yanı hep devam edecek...
Ta ki bu şehirde yaşayanlar, şartlar ne olursa olsun birbirlerini sevmeyi öğreninceye kadar...
.......
Yeniden aktif siyasete
hatta adaylığa dönüş mü?
Murat Canözer, 2009 mahalli seçimler öncesinde AKP nin şüphesiz en önemli isimlerinin başında geliyordu.
Partinin il başkanı ve Meclis üyesiydi.
2009 seçimlerinde Tepebaşı Belediye Başkan adayı oldu.
Seçimi kaybedince, Aktif siyasetin içinde görünmeyip, ortadan kayboldu.
Kendi işiyle ilgilenmeye başladı.
Hatta bu köşeye çekilme meselesi o dönemde "Ekiple de ara bozuldu" yorumlarının yapılmasına neden olmuştu.
Dahası...
Kaybedilen Tepebaşı seçiminden sonra Canözer ile ekip arasında bir soğukluğun başladığı kulaktan kulağa yayılmıştı.
Çünkü...
Murat Canözer; Salih Koca, Ülker Can ve Süleyman Reyhan gibi isimler ile aynı ekip içinde yer alıp, birlikte hareket eden biriydi.
Bir anlamda, ekibin ağabeyi konumundaydı.
Geçtiğimiz aylarda oğlunu evlendirdi Murat Canözer.
AKP lilerin bir araya geldiği bu düğünde, var olduğu söylenilen soğukluğun olmadığı çıktı ortaya.
Ardından...
Geçtiğimiz günlerde Birlik vakfında yapılan törende bir araya geldi Canözer ile ekibinde ki diğer isimler.
Burada da, herhangi bir soğukluğun olmadığı yansıdı.
Anlaşılan o ki...
Canözer ve eski ekibi yeniden eski günlere dönmek üzere.
Belki bu dönüş, Canözer'in de aktif siyasete hatta adaylığa yeniden dönüşü olabilir mi?
Neden olmasın?
........
Biraz da gülmek lazım
Köylü Ahmet Ağa, eşeğini satmaya karar vermiş.
Kıymeti taş çatlasa 50 milyon lira etmeyen eşek icin pazarlık payı da ekleyerek 100 milyon lira fiyat koymuş.
Komşu köyden acilen eşşeğe ihtiyacı olan Mehmet ağa 100 milyon ödeyip eşşeği pazarlıksız satın almış.
...Köylü Ahmet eşşeğini satmış ama akşam da gözüne bir türlü uyku girmemiş...
Gece boyunca düşünüp, durmuş.
"Mehmet ağa 50 milyon liralık eşeğe niye 100 milyon lira verdi?"... diye. İçi rahat etmeyince ertesi gün eşeğini geri almaya karar vermiş. Pazara gitmiş Mehmet ağayı bulmaya ama, bir de ne görsün eşşek 200 milyon liradan satışa çıkarılmış... İyice sıkıntı basmış ve kesin karar vermiş, geri alacak eşeğini...
200 milyon lira pazarlıksız ödeyip geri almış (.).
aynı olay bu defa Mehmet ağa'nın başına gelmiş, o da uyuyamamış.
"Allah Allah... Ahmet niye 100 milyona sattığı eşşeği 200 milyona geri aldı?Var bu işin icinde bir iş..." diye gece boyunca düşünüp, durmuş.
O da ertesi gün eşşeği geri almaya karar vermiş Ahmet Ağa ile anlaşıp 400 milyon lira vererek geri almış eşeği...
Bu alışveriş her gün fiyat arta arta devam etmiş...
bir kaç gün sonra pazara bir başka köyden Hüseyin gelmiş. Hüseyin pazardaki kalabalığın arasına dalınca bir de ne görsün ;
"al, al, al, sat, sat, sat" bağrışmaları arasında bir yaşlı eşek ve bu eşeğin tam 1.000.000.000 TL satış fıyatı!...
Yanındakine sormuş, "Hemşehrim, nedir bu iş? Bu yaşlı eşek 1 milyar lira eder mi yahu?"
Adam hemen yanıtlamış;
"Valla grafikler ortada, bu eşeğin fiyatı bir haftada 50 milyon liradan başladı, 950 milyon liraya geldi.
Şöyle bir teknik analizine bakarsan görürsün.
Eşşeğin fiyatı 1 milyardaki direncini bi kırarsa, 1.5 milyara kadar yolu var.."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi