22. Dönem AK Parti Eskişehir Milletvekili Sayın Fahri Keskin, milletvekilliği yaptığı dönemde, tek kuruşuna dokunmadan biriktirdiği maaşlarının yer aldığı 22 adet banka defterini Bakan Çelik'e sunmuştu. Bu durumun, bir ilk olduğunu söyleyen Çelik, Keskin'in davranışının örnek alınması gerektiğini de vurgulamıştı.
Sayın Fahri Keskin, milletvekili maaşını, hayra ayırması yanında, ülkemizde ilk defa bir vatandaş olarak, " Öğretmen Anadolu Lisesi" yaptırmakla da bir ilki başardı. Hiç şüphesiz ki bu kararı, verme de en büyük etken, kendisinin de bir öğretmen olması yanında, öğretmenlik mesleğinin, ülke içine ne kadar önemli olduğunun bilincinde olması idi.
Cuma günü Sivrihisar' da, " Fahri keskin Anadolu Öğretmen Lisesi " binasının hizmete giriş töreni vardı. Okulun fiziki yapısı basına konu olmuş, basında da tartışılmıştı. Ancak Sayın Fahri Keskin törende yaptığı konuşmada Okulu Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet mimarisini yansıtacak şekilde yapıldığı söyledi. Ve " Bu özel bir mimaridir´ sözleri ile kamuoyunda, tartışma konusu olan fiziki yapıya da açıklık getirmiş oldu.
Aslında okulda uygulanan Selçuklu ve Osmanlı mimarisi, Sivrihisar' ın tarihi dokusunun da bir gereğidir. Çünkü Sivrihisar, gerek Selçuklu, gerekse Osmanlı dönemlerinde önemli bir yerleşim alanı idi. Bu süreler için de İlçeye pek çok Selçuklu ve Osmanlı eseri yapılmıştır. Bu eserler, asırlar geçmesine rağmen, bugün de bütün ihtişamları ve güzellikleri ile ilçede yer almaktadır.
Ayrıca Osmanlı döneminde, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u almasından sonra, doğu ve batıyı kucaklamak isteyen bir politika önem kazandı. Bu sentez arayışı kültür-sanata da yansıdı. Bu durumun ilk örneğini, Selimiye Camii'nin yapılışına kadar aşılamayacak bir şaheser olarak kabul edilen, Ayasofya Kilisesi'nin incelenmesi oluşturur. Bu inceleme gerek estetik, gerek teknik açıdan Osmanlı kubbe mimarisinin, gelişimini hızlandırmıştır.
Ayrıca Türklerin, çok değişik coğrafi koşullar, değişik kültür çevreleri içinde, uzun zaman aralığında oluşturduğu mimari eserler, söz konusu edildiğinde, Anadolu Türk Mimarisine özel bir yeri var. Ancak Anadolu Türk sanatı ve mimarisi konusunda araştırma yapanların büyük bir bölümü, bazı önyargılarla bu sanatı ve mimariyi İslam sanatı çerçevesi içinde sınırlı bir yere oturtuyorlar. Tartışmalar da, bu nedenle çıkıyor.
Okulun fiziki yapısında yansıtılan Selçuklu ve Osmanlı mimarisi gibi, Binanın bölümlerine, Sivrihisar' ın bünyesinden çıkan, Yunus Emre, Nasreddin Hoca, Hızır bey Aziz Mahmut Hüdai, gibi insanlarımızın ismini verilmiştir. Elbette bu isimler, Fahri keskin Anadolu Öğretmen Lisesi' nde okuyan veya ziyaret eden, her öğrenciye, çok şey kazandıracak, hatta kendilerine örnek alacaklardır. Çünkü okul çağında çocuklar; yakın çevre dışındaki kişi/kişileri de örnek almaya başlar. Bu dönemdeki çocuklar; okuduğu, dinlediği ve gördüğü kişilerin karakterlerinden de etkilenir. Ergenlik döneminde ise, gençlerin kendilerine takdim edilen kişilerin, özelliklerini mantık süzgecinden geçirdikleri, yakın hissettikleri kişileri ve popüler modelleri örnek aldıkları bilinmektedir. Bu açıdan bebeklik dönemi, okul öncesi, okul çağı ve ergenlik dönemlerinde, çocuklarımıza takdim edeceğimiz örnek kişiler çok iyi seçilmelidir
Nitekim Fahri Keskin Anadolu Lisesi' de, insanlarımız, özelliklede, çocuk ve gençlerimiz, Fiziki yapısında yansıtılan Selçuklu -Osmanlı-Cumhuriyet dönelerine ait mimari yapı yanında, Sivrihisar' ın, bünyesinden yetişen bu insanlarımızla, hem gurur duyacaklar, hem de örnek alacaklardır.
Keşke! Fahri Keskin Anadolu Lisesi gibi, ülke genelinde ve Eskişehir' de, tarihi mimarimizi ve mümtaz şahsiyetlerimizi, örgün eğitimde okuyan çocuk ve gençlerimize tanıtabilsek. Bu sayede, çocuk ve gençlerimiz, tarihimiz ve ilimizdeki tarihi şahsiyetleri, tanımaları ile birlikte, insanımızı düşündürmeye, milli ve estetik heyecan vermeye, onların görüş, seziş ve duyuş ufuklarını, genişletmeye hizmet edecektir.
Devlet Bakanı Bülent ARINÇ' ın, "...Her şeyin başının eğitim, eğitimin başının da okul" sözlerine katılmamak mümkün mü? Ancak bugün örgün eğitim kurumlarımızda, "EĞİTİM" değil de, "ÖĞRETİM" ön plandadır. Ayrıca "EĞİTİM", eğitim kurumlarımıza bırakılmayacak kadar da önemlidir. Çünkü çağdaş toplumlarda, "EĞİTİMİ" toplum yapar.
Eğitim işleri, yurttaşların, EN İYİSİNE VERİLMELİDİR. KENDİSİ ERDEMLİ OLMAYAN KİŞİNİN; BİR BAŞKASINI ERDEMLİ YAPMASI DÜŞÜNELEMEZ. Sayın Fahri Keskin Öğretmen Anadolu Lisesi, bu erdemli kişi/kişilerin yetiştirilmesinde, önemli görevler üstlenecektir.
KESKİN ailesini kutluyoruz...