Nevruz Bayramı, ülke genelinde ve Eskişehir'de, coşku ile kutlanacak. Ancak her yıl olduğu gibi bu yılda, DTP, PKK ve yandaşları, Nevruz'u, amaçları doğrultusunda kullanmak için, provokatif eylemlerde bulunacaklardır.
Nitekim DTP milletvekili, Ahmet Türk, "Meydanlara çıkacağız. Her türlü bedeli ödemeye hazırız. Keşke bu yük, bu ağırlık sadece bizim sırtımızda olmasaydı. Ezilsek de bu yük altında bacaklarımız titrese de yükümüzü taşımaya devam edeceğiz" sözleri hiçte yabana atılacak ifadeler değildir. Ancak keskin sirkenin, küpüne zarar verdiğini de unutuyor.
Öte yandan Van'da yapılan mitingin ardından, çıkan olaylar sonrasında ise Van Valiliği, Emniyet Müdürlüğü ile birlikte, Van 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvuruda bulunarak "yeter artık" mitinglerine çağrı için, kullanılan el ilanlarındaki `Edi Bese: Yeter artık' kelimesiyle PKK terör örgütünün sivil başkaldırı çağrısında bulunulduğu belirtildi, toplatılması için karar alınması istendi. Bunun üzerine mahkeme çeşitli illerde DTP' nin organizesiyle yapılacak `Savaşa, şiddete, kimliksizliğe, sömürüye ve kadın katliamlarına son sözümüz yeter artık' mitinglerinde kullanılacak el ilanlarını incelemeye aldı. Yapılan incelemelerin ardından mahkeme `Yeter artık' sözünün, terör örgütü tarafından başkaldırı ve eylem çağrısı için araç olarak kullandığına kanaat getirdi.
Yine Van' da, kadınlar günü nedeniyle yapılan kutlamalarda, teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın mesajı okundu. Tunceli'de 12 yıl önce ilk canlı bomba eylemini yaparak 7 askeri şehit eden, 33 askeri de yaralayan, PKK'lı kadın terörist Zeynep Kınacı' yı da, saygıyla selamlandı. Hakkâri' deki, törenlerde ise terörist elbiseli kadınlar damgasını vurdu.
ABD ve AB yetkilileri ise tahriklerini sürdürmeye devam ediyorlar. Nitekim
Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi'nin oturumunda konuşan, Oramiral Fallon, "Türk askeri istihbaratına dolaylı destek sağladık, anladığım kadarıyla, operasyonun taktik başarı kazanmasına yardım ettik. Ancak sanırım burada, kilit mesele, Türklerin, PKK konusuyla yüzleşmesi için bir yol bulunması, Türklerin (PKK'yı) sadece askeri yönden tasfiye etmesi değil." dedikten sonra "Onlar (PKK), kesinlikle Türkiye'de birçok soruna, can kaybına yol açtı. Ancak bana göre bunun durması için, gerçek çözüm, bu grupla bir çeşit uzlaşmaya varılması" dedi.
Aslında ABD' nin, bu tutumunu yadırgamamak lazımdır. Çünkü ABD ve İsrail, Musul ve Kerkük Petrollerini ve su kaynaklarını ele geçirmek veya denetimi altına almaya yönelik niyetlerini, kurulmasını yıllar öncesinden planladıkları, kukla bir Kürt devleti aracılığıyla gerçekleştirmeye çalışıyorlar.
Türkiye' de, DTP ve PKK ise bu işin taşeronluğunu yapıyor.
DTP' nın tutumu, Nevruz kutlamalarının, 21 Mart'la sınırlı tutulmayıp, siyasi gövde gösterisine dönüşebileceğini işaret ediyor.
Şu bir gerçek ki Türklerin, Orta Asya'dan beri kutladığı Nevruz Bayramı PKK ve yandaşları tarafından her yıl olduğu gibi bu yıl da, provoke etmek isteyeceklerdir. Provokasyonun başrolünde ise artık terör örgütü PKK ile bağlarını gizlemeyen DTP' li milletvekilleri ve belediye başkanları olacaktır. Nitekim Güneydoğu'daki şehirlerde, 'kutlama şöleni' adı altında provokatif eylemler kapıda. Hedefleri, terör örgütünün, propagandasını yaparak, sanki halk hareketi varmış gibi göstermek. İnsanları, güvenlik güçleriyle karşı karşıya getirmektir.
Elbette Nevruz gösterilerinin, kontrolden çıkmaması için alınması gereken önlemler üzerinde de ayrıntılı tedbirler alınacaktır. Gerekirse de Provokatif eylem yapan göstericiler ve olaylar karşısında, polis ve jandarma yönlendirilecek ve lüzum görüldüğü takdirde de ordu birliklerinden destek istenecektir. Ancak DTP mensupları, bilmelidir ki Türkler ve Kürtler, yıllardır birlikte yaşadı, kader birliği yaptı, birbirinde kız aldı ve kız verdi. Birlikte yaşamak ve var olan sorunları da, birlikte çözmek varken, kavga etmek, en önemlisi de bu güzel tabloya zarar vermek,"Türk ve Kürtlere", ihanet değil de nedir?
Etnik kökeni ne olursa olsun, Türk insanı, gerçekleri görmek zorundadır. Avrupa Birliği birleşerek güçlenirken, Türkiye'yi bölmek ve parçalamak, Türkiye'deki etnik grupların hiçbirine, fayda sağlamaz. İşte! Irak ve Yugoslavya...