-"CHP'de ne olup bitiyor?" diye soruyor yolumuzu kesen herkes."Odunpazarı adayı kim olacak?" diye de devam ediyor sorusuna.
-"Herhangi bir şey yok. Bekliyorlar" diye cevaplıyoruz...
Bu kez soru "Neyi bekliyorlar?" oluyor.
-"Neyi olacak? Genel Merkezin Odunpazarı adayını açıklamasını bekliyorlar" diye cevaplandırıyoruz.
Sorular biter mi hiç?
Bu defa;
-"İyi de adayı Genel merkez mi belirleyecek? Büyükerşen belirlemeyecek mi?" diye soruyorlar.
-"Büyükerşen bile belirlese, adaylık belgesinin altında Genel Merkezin ilgili organlarının imzası bulunacak. Bu da demek ki Genel Merkez belirlemiş olacak" cevabını veriyoruz.
Önce, anladıklarını gösterir bir "Haaa" çekiyorlar, ardından da;
-"İyi de hiç heyecan yok, koşuşturma yok, ortada yarış havası yok. Ortalık olabildiğince sessiz. Bu sessizlik nereye kadar sürecek?" diye sorduklarında ise şu fıkrayı anlatmak zorunda kalıyoruz.
Mahkum, hapishaneye bir şekilde soktuğu testere ile başlamış demir parmaklıkları kesmeye. O sırada gardiyan fark etmiş durumu. "Sen ne yapıyorsun öyle?" diye sormuş sert bir sesle. Mahkum "Görmüyor musun? Keman çalıyorum" demiş.
Gardiyan:"İyi de hiç müzik sesi çıkmıyor ki?" diye sorduğunda ise mahkum:
"Merak etme. Sesi yarın öyle bir çıkacak ki sen bile inanamayacaksın"
CHP de Odunpazarı için sakin bir süreç yaşanıyor.
Sanmayın ki bu süreç aday açıklanmasından itibaren de devam edecek.
Görünüşe bakılırsa...
Bugün sakin sakin çalınan kemanların sesi, aday açıklandığında çıkmaya başlarsa kimse şaşırmasın.
......
Kahraman Albay'a geçmiş olsun...
Es tv'deki program çıkışında aldık haberi.
Kahraman Albay, Eskişehirspor'un lansmanının yapıldığı Anemon Otel'de rahatsızlanmış.
-"Çok kötüyüm" deyince, doğruca Acıbadem Hastanesi'ne götürmüş arkadaşları.
Tetkikleri yapılmış ve tansiyondan kaynaklanan Aort damarının yırtıldığı tespit edilmiş.
Alel acele almışlar ameliyata.
İki gün önce sohbet etmiştik gece boyunca.
İnsan, duyduğunda inanamıyor önce.
Programı yaptığımız gazeteci arkadaşlarımızla Hastaneye gittiğimizde, tanıdığı tüm arkadaşları ve dostları oradaydı ve Doktor ameliyattan çıkıp, ailesine ve arkadaşlarına müjdeyi veriyordu.
-"Tehlike atlatıldı, bir müddet bizim misafirimiz olacak" diye...
Üzüntünün sevince karıştığı bir andı o...
Gecenin en kötü haberiyle hastaneye koşturan dost ve arkadaşlarının, yine gecenin en iyi haberini duyduğu andı.
Neyse ki ucuz atlatılmış, tehlike ortadan kalkmıştı.
Hem kendisine, hem de ailesi ve dostlarına geçmiş olsun.
......
AK Parti Tepebaşı aday adaylarına pankartlı gönderme
Tepebaşı Belediyesinin önceki gün bir dizi açılışları vardı.
Önce,Şirintepe mahallesinde Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi açıldı törenle.
Ardından da...
Batıkent'e Beldeevi ve Çamlıca'ya kapalı Pazar yerinin açılışı yapıldı.
Açılış törenleri için CHP li Tepebaşı ilçe kadın kolları da bir hayli hazırlanmış.
Ahmet Ataç'ın ve CHP nin pankartları ile gelmişler tören alanına.
Bazı pankartlarda da, AK Partiden Tepebaşı belediye Başkanlığı için aday adaylığını açıklayan isimlere göndermeler varmış.
"Ata Top At. Koş Zihni Koş.Birsen Topu Tut" yazılı pankart ile, Ak Partinin aday adayları Vahap Ata, zihni Çalışkan ve Mustafa Birsen'in kulakları çınlatılmış.
.......
Apart daireler
mühürleniyor mu?
Hatırlarsanız...
Başbakan'ın Kızlı-Erkekli çıkışı sonrasında, başta Adana Valisi olmak üzere mesajı aldığını ve işe koyulduğunu söyleyenler olmuştu.
Önceki gün kulağımıza geldi.
Eskişehir'de bazı Apart daireler polis tarafından mühürlenmeye başlanmış.
Apart daireleri kiralayanların, bu dairelerde fuhuş yaptığı iddiası üzerine harekete geçen polis, iddiaların muhatapları hakkında yasal işlem başlatırken, söz konusu kiralanan Apartları da mühürlüyormuş.
Kaç tane Apart'ta böyle bir iddia olduğunu, bu iddialar çerçevesinde kaç tane Apartın mühürlendiğini bilemiyoruz.
Yine duyduğumuza göre en az 2-3 Apart dairenin aynı gün mühürlendiğini biliyoruz.
Yapılan işlemin doğru olup olmadığı konusunda herhangi bir yorumda bulunmayacağız elbette ancak...
Apart dairelerin mühürlenmesi, bir anlamda ev sahiplerinin de cezalandırıldığını ortaya koyuyor ki, bu da işin başka bir tartışma konusunu oluşturuyor.
.....
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Alışverişten sonra evine dönen kadın, kocasını yatakta genç ve güzel bir kadınla yakalayınca dehşete düşer. Ortalığı dağıtmaya kalkışacağı sırada kocası onu durdurur.
"..Şöyle açıklayabilirim..." der..
"Eve dönerken bu zavallı kızı gördüm. Çok yorulmuştu. Onu arabama aldım.
Karnı da acıkmıştı, o yüzden onu eve getirdim ve senin buzdolabında unuttuğun rostoyu pişirdim. Kızın ayakkabıları delinmişti. Modası geçti diye artik giymediğin ayakkabılarından bir çift verdim ona. Üşümüştü, o yüzden sana doğum gününde aldığım fakat rengini beğenmediğin için hiç giymediğin süveteri ona verdim. Kızın pantolonu parça parça olmuştu, artık senin kalçalarının sığmadığı bir pantolonunu da verdim. Tam çıkmak üzereyken bana "Karınızın artık kullanmadığı başka bir sey var mı bu evde?" diye sordu.. ve işte buradayız..'
