FRANKENSTEIN
Herşeyden önce, Frankenstein bir canavar adı değildir. Çılgın bir bilim adamının adıdır.
İkincisi, Mary Shelley'nin orjinal hikayesinde, canavar aptal biri değildir. Sivri kafalı zeki bir tiptir. Fransızca konuşur zevk olsun diye Milton okur ve boş vakitlerinde Plutarch dahil tarih çalışır.
Kuşkusuz, her canavar gibi o da kendine hayat veren bilim adamı ve önüne çıkan insanlar dahil birkaç kişiyi ölüme gönderdi. Ama kötü davranmasının sebebi neydi? Neden toplumla anlaşamadı? Suç ana babasında. Çocukken ihtiyacı olan sevgiyi esirgediler ondan.
Tamam, aslında ama babası olmadı. Ama hikayenin özü şu: sevgi ve ilgiye ihtiyacı vardı ve onu bulamadığında...anne sevgisinden mahrum yetişen kişilere ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Genelde bu koşulda yetişen insanların sonu pek iyi olmuyor.
Bu olgu, konuyu hikayedeki gerçek kötü adama getiriyor: "İyi" doktor, paçası tutuşunca o korkunç canavarı altı yıl süreyle evsiz barksız sıvışan canavar mucidi. O süre boyunca boyunca canavar kasaba halkından bazi insanlarla tanışır. Filmlerde, kasaba halkı daima kötü gösterilir. Ama Shelley'nin hikayesinde akıllı ve nazik insanlardır. Kasaba halkı neden farklı şekilde gösterilir? Çünkü filmlerde hikaye, insanların aptal, cahil ve pis oldukları düşünülen Karanlık Çağ'da geçer. Shelley'nin hikayesinde ise, aydınlanma devrinin hüküm sürdüğü 1700'lü yıllarda.
Sonunda, her canavar gibi, bu canavar da ölür; yapımcının filmin devamını çekme gibi bir istediği yoksa tabii. Peki, canavar nereye gidip de ölür? Kuzey kutbuna.
NOEL BABA
Aziz Nick aziz değil. Katolik Kilisesi 1969 yılında onu azizlikten azletti.
Hoş, yaşlı bir adam olduğuna kuşku yok. Ama Avrupa'da öyle tanınmıyordu. Orada kötü çocukları şeytana teslim eden biriydi. Hediye mediye de dağıtmazdı.
Rengeyiklerinin çektiği arabası da yoktu ve bacalardan da paket bırakmazdı. Bu da daha sonra görüldü. Ayrıca dünyada herkes de sevmezdi onu. Püritenler onu doktrinlere ters gelen bir Katolik ikonu olarak görürlerdi.
Sanırım Noel Baba'nın gerçekten yaşayıp yaşamadığını da merak ediyorsunuzdur. Şunu söyleyebilirim ki, bu konuda araştırma yapmış olan insanların vardıkları sonuç şu: Evet yaşamış olabilir. Bu açıdan en güçlü aday dördüncü yüzyılda bir Hıristiyan mezhebi kurmuş olan Nicholas adındaki bir azizdir. Ama bu olay hayli eski olduğundan bu kişinin kim olduğunu bilen tam olarak yok.