4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

TEHLİKELİ GİDİŞ!...

Türkiye' de, son günlerde, arzu edilmeyen tehlikeli gelişmeler yaşanıyor. Özellikle de DTP milletvekilleri, ateşe körükle gidiyorlar. Etnik nefreti, artıracak söylem ve icraatlarda bulunuyorlar. Bu tür gelişmeler, tehlikeli gidişi daha da hızlandırdı. Pazartesi günü, İstanbul Mecidiyeköy' deki, otobüs duraklarının bulunduğu bölgede, sırt çantası içerisinde bulunan 3 kilogram A4 tipi bombayı taşıyan kişi,güvenlik güçleri tarafından aranan PKK'lı çıktı. İsmi açıklanmayan PKK mensubu bombacının, yakalandıktan sonra alınan ifadesinde, sırt çantasında taşıdığı 3 kilo A4 tipi patlayıcıyı, Mecidiyeköy Metro İstasyonu'nda patlatacağı söylemesi, PKK'nın, hava operasyonlarından sonra eylem için, büyük kentlere yöneldiğinin de bir işaretidir.
Diğer yandan DTP Van Milletvekili Özdal Üçer'in, Ağrı il başkanlığı binasında düzenlenen bayramlaşma törende partililere Kürtçe konuşması, Türkçe açıklama da yapmasını isteyen gazetecilere, "Kürtçe bilen tercüman edinmelerini" söylemesi, ülkemizde şaşkınlıkla karşılandı ve tepki çekti. Anayasa'nın 3. maddesinde, "Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir" deniliyor. Türk milleti adına yasama görevini yürüten TBMM'nin de bir üyesi olan DTP' li Üçer'in, "Türkçe açıklama yapmayacağım" sözleri hiçte hayra alamet değildir. Çünkü hedef, ayrıcılılık ve bir Kürdistan talebidir.
DTP Diyarbakır milletvekili Aysel Tuğluk ise memleketi Elazığ'da, Kürt sorununda çözümsüzlüğün milliyetçi çatışmalara yol açabileceğini öne sürmesi dikkat çekti. Tuğluk PKK'ya yönelik yapılan operasyonlar nedeniyle bayramı ruhuna özgü kutlayamadıklarını söylemesi ise, PKK' ya olumlu baktıklarını da bir göstergesi olup, Kürt sorununun demokratik çerçevede çözülmesini istemesi ise tamamen bir taktiktir. Tuğluk, "Bu gerçekleşmezse Kürtler' i farklı arayışlara, farklı ittifaklara itebilir. Daha uç söylem ve bakışla milliyetçi çatışmalara yol açabilir. Bu da, hem Türkler' e, hem de Kürtler 'e, kaybettirecek şeylerdir" sözleri, tüm etnik gruplara, tahrik, ihanet ve tehdit değil de nedir?
Öte yandan DTP Grup Başkanı Türk, DTP' nin Diyarbakır'da düzenlediği kongrenin sonuç bildirgesinde 'bölgesel meclisler' kurulması önerisinin federatif yapı anlamına gelmediğini, "Demokratik özerklik, üniter devlet yapısı içinde, hatta onu güçlendirmeye yöneliktir demesine rağmen, söz konusu öneri ile hedef, adı konulmamış bir eyalet sistemidir
Maalesef Demokratik özerklik, kasten ve bilerek, hep yanlış yorumlanıyor. Demokratik özerklik içinde, ne eyalet sistemi var ne federasyon var. Ademi merkeziyetçi bir yapıdır. Devlet yükünün, diğer bölgelere dağılımıdır. İtalya'da, İspanya'da, bunun örnekleri var. Geçmişte bu Ulusu hükümeti döneminde de, Özal döneminde de tartışıldı. Demokratik özerklik, üniter devlet yapısı içinde, hatta onu güçlendirmeye yönelik, o yetkileri bölgelere, illere dağıtmaya yönelik bir anlayıştır. Gerekçe ise merkezi yönetim vesayeti altında, her zaman sorunlar çıkıyor, her tarafa çok hızlı şekilde ulaşılamamasıdır.
Ayrıca ülkemizde, etnik kimliğini ifade etme özgürlüğünü engelleyen veya kısıtlayan, bir yasa yoktur. Ayrıca Kim diğerine, Türk veya Kürt müsün diye soruyor?
Öte yandan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, resmi kurumlara iş için başvuru da bulunurken, etnik kimliği araştırılıyor mu?
TSK' da, Kürt kökenli subaylar yok mu?
Kürt kökenli vatandaşlar, Türkiye'de, Cumhurbaşkanı, başbakan ve meclis başkanı olmadılar mı?
Vatandaşlarımız, arasında Türk-Kürt tartışması oluyor mu?
Eğer Türkiye' de ayrımcılık varsa, bu tohumları batı ülkelerin taşeronculuğunu üstlenen PKK yaptı. Siyasilerin, açıklamaları da işin tuzu biberi oldu.
Türk insanı, artık gerçekleri görmelidir. Siyasilerin, özellikle de liderlerin başlattığı, "ETNİK KİMLİK" tartışmaları, maalesef Türkiye'yi, karanlık bir tünele doğru hızla sürüklemeye başladı. Tehlikeli gidiş de hızlandı. Bu alanda herkese de görev düşüyor. Nitekim CİA eski başkanlarından George J. Tenet " NEREDE ÖNYARGI VE NFRETLE KARŞILAŞIRSAN KARŞILAŞ, MÜCADELE ET. NEREDE KAOS VARSA BİL Kİ ARKASINDA DİNSEL VE ETNİK BİR NEFRET VE ÖNYARGI VARDIR. "demiştir.
Bugün, etnik kimliği, bir sorun olarak ortaya atanlar, çözümü, "alt kimlik-üst kimlik" de görenler; Türkiye' yi bölmeye çalışanlar, ülkemizi bir kaosa sürüklediği gibi, Türk ve Kürtlere de ihanet içindedirler. Oysa birlikte, huzur ve refah içinde yaşamak istiyorsak, George TENET' in söylediği gibi, nesilleri, tek yönlü nefret ve ön yargıda kurtarmak ve bu ortamı yaratacak tavır, davranış ve söylemlerden de uzak durmak gerekir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi