
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
TERÖR İCAT OLDU MERTLİK BOZULDU
Geçmişte, cinayetlerinde bir adabı vardı. Gururu incinen aristokrat, soylu rakibini sabahın seherinde, vuruşmaya davet ederdi. Paylaşılamayan sevgilinin, acı bir tevekkülle izlediği bu düelloların, kendine özgü bir ahlakı, bir hakkaniyeti, bir adaleti vardı.
Savaşların da tıpkı düellolar gibi, bir ahlakı ve bir adabı vardı. Taraflar, düşmanını gafil avlamaz, açıkça savaş ilan ederdi. Savaşlar, ordular arasında yapılırdı. Halk, özellikle de kadın ve çocuklar kesinlikle hedef alınmaz, bilakis mümkün olduğu kadar korunurdu.
Zaman geçti. Düelloların yerini kalleş pusular, savaşların yerini de terör aldı. Böylece de, "TERÖR İCAT OLDU MERTLİK BOZULDU." İçinde bulunduğumuz çağda insanlar, kalleşçe öldürülüyor, toplumdaki herkes hedef alınıyor. Günahsız insanlar pusuya düşürülerek, hayatına son veriliyor. Pazar günü, İstanbul Güngören' de, bu tabloyu net bir şekilde yaşadık.
Güngören'de araç trafiğine kapalı cadde üzerinde çöp kutularına yerleştirilen parça tesirli 2 bombanın 10 dakika arayla patlatılması sonucu 16 kişi öldü, 154 kişi de yaralandı. Patlamadan sonra çevreye dağılan kopmuş insan parçaları ve yaralıların çığlıkları olay yerini savaş alanına dönüştürdü.
Trafiğe kapalı, yürüyüş caddesinde, çöp tenekesinde konan bombanın çok fazla tesirli olmaması, İlk bombanın patlamasından yaklaşık 10 dakika sonra, yakındaki bir başka çöp tenekesine konmuş bombanın büyük bir gürültüyle patlatılması bunun planlı bir tuzak olduğunun de net katıdır.
İstanbul Güngören'de işlek bir caddede ve yoğunluğun bulunduğu bir saatte kadın, erkek, çocuk, yaşlı ayırt etmeden hunharca yapılan bu saldırının, PKK tarafından yapıldığı söyleniyor. Bu insanlık dışı katliamı kim yaparsa yapsın, yapanlar insan olamaz.
Ayrıca da gelinen nokta da, siyasilerin, karanlık aydınların ve bazı köşe yazarlarının, demokrasi, düşünce ve ifade özgürlüğü, insan hakları, kültürel haklar, gibi kavramları, hedefleri için, kalkan yapan hainlerin, hiç mi sorumluluğu yok?
PKK'ya, terör örgütü" demeyen, Demokratik Toplum Partisi Genel Başkanı Ahmet Türk, "Kim yapmış olursa olsun bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Ancak, saldırıyla ilgili erken konuşmanın, adres göstermenin toplumda infial yaratacağına da inanıyoruz" diyerek, hala tehditkâr davranıyor.
Hiç şüphesiz ki Güngören' deki, insanlık dışı katliamda ve diğer terör olaylarında, pek çok kişi/kişinin, özellikle de gelmiş geçmiş tüm iktidarların ve siyasi partilerin de az veya çok sorumluğu vardır. Çünkü terör karşısında, ciddi tedbir alınsa ve ulusal bütünlükte VE "ulus Devlet"te birlikte hareket edilmiş, siyasi çıkar uğruna, DTP, özellikle de PKK yandaşlarına taviz verilmemiş olsa idi, Terör, bu denli masum insanlarımıza zarar vermezdi.
Türkiye yaşayan herkes, özellikle de DTP ve diğer siyasiler, artık gerçekleri görmelidir. Ulus devlet içinde, pek çok unsur yer almıştır. Çerkezler, Lazlar, Türkmenler, Gürcüler, Yörükler, Boşnaklar, Arnavutlar, Makedonlar, Kürtler, Bunların hepsi Türkiye Cumhuriyetine oluşturmuşlardır. Hepsi de birinci sınıf vatandaştır. Devlet hiçbirini diğerinde yeğ tutmamıştır. Herkese de eşit davranmıştır. En önemlisi de Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kurulduğundan bu yana ortak bir kültür ve orta değerler yaratmak için çalışmışlardır.
Elbette vatandaşlarımızın hepsinin, sorunu vardır. Bu sorunları bahane ederek, teröre zemin yaratmak veya terör örgütü PKK'yı siyasallaştırmak, hiç kimseye yarar getirmez. Bilakis, insanlarımız arasında kin ve nefreti artırır.
Gündoğan'daki olayda, dikkat çeken diğer bir tespitte, Türk halkının terör olayları karşısında eğitimsiz olduğudur. Nitekim birinci patlamadan sonra halk, aklı ile değil de, hisleri ve insanı duyguları ile hareket etmiş, bunun sonucunda da büyük can kaybı olmuştur.
Öte yandan ilgillerin, her terörle ilgili toplantı sonrası, ''Yapılan değerlendirmeler sonucunda, bölücülük ve terörle mücadele konusunda, devletin tüm imkân ve kabiliyetleri seferber edilerek hukuk ve demokrasi ilkeleri çerçevesinde gereken her türlü önlemin alınmasına ve mutlak bir kararlılık içinde uygulanmasına karar verilmiştir.'' Açıklamaları dün olduğu gibi bugünde ve gelecekte de çözüm değildir. Çünkü ülke olarak, bu alanda top yekûn sürekli ve kalıcı seferberlik şarttır. Her kesim, terör karşısında, elini taşın altına koymak, üzerine düşen görevleri de eksiksiz yerine getirmek zorundadır.