4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

TORYUM VE ESKİŞEHİR

                                       


                Yılladır, Eskişehir’de, sanayi ve tarım konuşuluyor ama ilin madenleri üzerinde yeteri kadar söz edilmiyor. Oysa Eskişehir, maden bazında zengin bir ilimizdir. Dünya standardında, altın, boraks, krom, manganez, asbest, dolomit, cips, kaolen, manyezit, perlit, Taşı(Lüle Taşı), talk, toryum, mermer gibi, madenlera sahiptir,


        Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi (CERN) Bilim Komitesi üyesi Prof. Dr. Saleh Sultansoy, Türkiye'nin, toryum rezervinin dünyada birinci sırada olduğunu iddia ederek, "Eskişehir’deki bilinen rezervler, bin yıl boyunca Türkiye’nin, elektrik enerjisini karşılayabilir” dedi.  


           Eskişehir’ de,  madenler ve toryumla ilgilli, arzu edilen bir gelişme yok ama  Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü, Eskişehir’ de, Toryum maden sahasında, pilot tesis kurmayı planlıyor. Pilot tesis aşamasından sonra da  sahada, 570 bin ton cevher işlenerek nadir toprak elementleri ve toryum üretecek bir tesis kurulacak. Projenin maliyeti ise yaklaşık, 550 milyon TL olup, bin kişinin de istihdam edilmesi bekleniyor. 
            Dünyada,  toryum ve uranyum rezervlerine, sahip ülkeler arasında olan, Türkiye, ilk sıralarda yer alıyor. Nükleer enerjiye sahip olan ülkeler, santrallarda, kullanılan uranyum ve toryumu, Türkiye'den de temin ediyor.


.             öte yanda,   Toryum üzerinde çalışan, bilim adamlarımız, meçhul kazalara, kurban gitmesi ise “TORYUM”.a, ilgiyi daha da artırdı. Nitekim Isparta'da,  meydana gelen uçak kazasında, hayatını kaybeden,  Rahmetli Prof. Dr. Engin Arık’ la birlikte,  toryumla ilgili çalışma yapan, 6 bilim adamımızında, bu kaza da  hayatını kaybetmişti.


             Isparta'daki esrarengiz kazadan, uçağa binmeyerek kurtulan ve  Avrupa Nükleer Araştırma örgütü'nün (CERN) en başarılı bilim adamları arasında gösterilen, çalıştığı Atlas Projesi'yle İsviçre'de adından söz ettiren,  Rahmetli Doç. Bilge Demirköz'e,  Kartalkaya 'da yüzünü kaskla gizleyen, bir başka kayakçı çarpması ise kuşkuları daha da artırdı.


            Isparta uçak kazası ve Karakaya’ da, meydana gelen esrarlı kaza, bu kazalarda hayatını kaybeden ve zarar gören bilim adamlarımızın, geleceğin enerji kaynağı olarak düşünülen, “TORYUM” üzerinde çalışmaları, dikkatleri, bu maden üzerine topladı


             ülkemizde, yapılan araştırmalar,  toryum rezervinin, uranyumdan daha fazla olduğunu gösteriyor. Uranyum ve toryumla ilgili, ciddi bir rezerv araştırması yapılmamış olsa da Türkiye, şu an bilinen oranlara göre, dünya ülkeleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Doğada, siyah yani allenit olarak bulunan toryumun, bilinmeyerek, başka alanlard,a farklı malzemeler olarak kullanıldığı da oluyor.
            Kayseri Erciyes üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizikokimya Anabilim Dalı Başkanı, Prof. Dr. Abdullah çoban, yaptıkları çalışmalarda Türkiye'nin birçok bölgesinde dünya ülkelerine oranla, bol miktarda toryum olduğunu belirtti.


              Eskişehir ise ülkemizin, en zengin toryum yataklarına sahiptir. Nitekim Sivrihisar ilçesinin kuzey batısında Kızılcaören, Karkın ve Okçu Köyleri arasında 15 km2'lik bir sahanın toryumun, yanı sıra Nadir Toprak Elementleri (NTE) de içerdiği saptanmıştır.


            MTA tarafından yapılan çalışmalar sonunda 1977 yılında, "Eskişehir-Sivrihisar-Kızılcaören Köyü Yakın Güneyi Bastnazit-Barit-Florit Kompleks Cevher Yatağı" Nihai Etüt Raporu hazırlanmıştır. Bu rapor sonuçlarına göre bölgedeki cevherin ortalama tenörü %0,2 ThO2 olup, toplam rezerv yaklaşık 380.000 ton civarında olduğu tespit edilmiştir.


            Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü, Eskişehir'in Sivrihisar İlçesi sınırları içerisinde yer alan (İR.3360 sayılı) toryum sahasında,, toryum ve nadir toprak elementleri (NTE) için, özel sektör veya ortaklık şeklinde çalışma yapacak. O nedenle de Ekişehir’ de kurulan” Maden Kümesi” gelişmleri yakından takip etmeli, bu alandaki çalışmlarda da görev almalıdır.


              Geçmişte, Sanayi Odası Başkanlarımızdan Rahmetli Mümtaz Zetinoğlu döneminde, “Madenlerin Sanayinin motoru olması” için bir hedef belirlenmişti. Ancak bu hedef, kentin gündeminde sürekli ve kalıcı olmadı.


              Maden bakımından, zengin bir il olan Eskişehir’ de, ESO Başkanı Sayın Celalettin KESİKBAŞ ve ekibi,  tarafından, “Bor ve Madencilik OSB/Endüstri Bölgesi”nin, düşünülmesi  ve ““Eskişehir Madencilik Kümesi” nin, gerçekleştirilmesi, umut vericidir.                           ülkemizin de  tek madencilik kümesi olan, Eskişehir Madencilik Kümesi” ile birlikte hazırlanan, “Eskişehir Madencilik Sektörü, 2023 Vizyon Programı Sorunlar ve çözümler raporu” ile  Eskişehir’de, üretim yapan madencilik sektörünün içinde,  bulunduğu durum ve sektörün gelişimi için, gerekenler kamuoyu ile paylaşılması, diğer sanayi odalarına da  örnek teşkil edecek niteliktedir.


            Eskişehir’ de,  Sanayi Odası, OSB ve ildeki Maden Fakültesi, özellikle de Eskişehir Maden Kümesi,   ATAP A.Ş il çapındaki madenlerle ilgili, Ar-Ge çalışmalarına, hız kazandırmalı, madenlerin, sanayinin motoru olması yönünde, yeni stratejiler belirlemelidir.     


            Madenleri kamulaştırılması için de ülke olarak seferber olmalıyız.        


            Bugün, 118 farklı yabancı firmaya ait, 593 maden ruhsatı bulunduğunu belirtti Oysa Afrika ülkelerinin, doğal kaynakları sömürülmeye örnektir, Nitekim Nijerya, Yemen, Etyopya, Tanzanya, Burundi gibi, ülkeler de zengin maden yataklarına sahip olmalarına rağmen; bu yatakları global maden firmalarına kaptırdıkları için, "yokluğa ve açlığı" mahkun oldular,


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi