1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Yangın böyle başlıyor galiba...

 


 


Eskişehir’de önemli bir ticaret adamı ile konuşuyoruz.


İmalat işi ile uğraşan ve geliri bir hayli iyi olan bu dostumuz ile ekonomiyi konuşurken ilginç bir söylemde bulundu:


-“Sen yabancı değilsin. İnan ki eskiden bir ayın en az 10 gününü dışarıda yiyordum. Bazen ayın yarısı dışarıda yani mekânlarda olurdum. İnan son günlerde resmen eve kapandım. Son birkaç aydır gece yemekleri için 3-4 kez gitmişliğim var. Gelinen noktada her şey zamlandı ve  bir gece yemeği bir asgari ücrete denk gelmeye başladı. Bu rakam, benim gibi ortalamanın üzerinde kazancı olanlar için bile yüksek bir rakam”


Mekânı olan yakın bir dostumuz var…


Onunla da ekonomiyi konuşurken ilginç bir söylemde bulundu:


-“Millet resmen eve kapandı. Müşteri yok denecek kadar azaldı. Birkaç masa ile günü bitiriyoruz. Gelen müşteriler ise sadece mezelerle işi geçiştiriyor. Eskiden masalarını donattığımız daimi müşteriler şimdi 2-3 meze istiyor. İş olmayınca garson ve mutfakta çalışan sayısını mecburen azaltmak zorunda kaldım. Esnaftan aldığım malzemeler ise yarı yarıya azaldı.”


Toptancılık yapan bir tanıdığımızın da söyledikleri farklı şeyler değil hani…


-“çok değil, bundan bir yıl önce sabah ve akşam olmak üzere günde 2 sefer mal götürdüğümüz müşterilerimiz vardı. Şimdi haftada bir alıyorlar ve aldıkları mal bir yıl öncekinin yarısı oranında bile değil”


En son Yenikent pazarında sürekli Pazar alışverişini yaptığımız Emirdağlı esnafla konuşuyoruz meseleyi…


-“Sebze ve meyveleri yarım kilo yarım kilo satıyoruz. Patlıcan, kabak, salatalık gibi yiyecekleri resmen tane ile veriyoruz. İnsanlar evdeki kuru gıdalara dayanmaya başladı. Yakında gramla satışa başlayacağız, babalarımızın kullandığı gramlı terazileri yeniden çıkartacağız galiba”


Her şey birbirini tetiklemeye başlamış anlayacağınız…


Müşteri mekana eskisi gibi gitmiyor.


Mekan eskisi gibi piyasadan mal almıyor, üstüne üstlük işçi çıkartıyor.


Mal satamayanın kazancı düştükçe düşüyor.


İnsanlar para harcamamak için evden dışarıya çıkmıyor.


Ne diyelim?


Yangın galiba böyle başlıyor…


Umarız bir yende kontrol altına alınıp, söndürülür.


Yoksa hepten yanıp gideceğiz bu gidişle…


....


 


 


Hayvan hakları niye yok?


 


Bir bayan okurumuz mail göndermiş…


-“24 Haziran’da yapılacak olan seçimlere ilişkin gerek partilerin, gerek Cumhurbaşkanı adaylarının gerekse şehirdeki Milletvekili adaylarının söylemlerini takip ediyorum. Ekonomiden eğitime, tarımdan sanayiye kadar her şey var söylemler içinde. Emekliler, köylüler, esnaf ve tüccarlara kadar hemen her kesim var. Ancak, nedense hayvanlar ile ilgili hiçbir söyleme rastlamadım. Hayvan haklarına ilişkin bir tek söylem duymadım. Acaba hayvanlar oy vermeyecek diye mi hiç görmezden geliniyor? “


Vallahi gelen maili aynen aktardık…


Demek ki Hayvan severler de adaylardan bir şeyler duymak istiyor…


İlgilenenlerin bilgisine sunulur…


......


 


Bu olayı uzun uzadıya irdelemek lazım…


 


Gelmiş geçmiş en iyi futbolcular listesinin ilk 10'unda yer alan bir isim o…


3 defa dünyada yılın en iyi futbolcusu seçilmiş…


Henüz 45 yaşında ama dünyanın en büyük kulüplerinden Real Madrid'i 3 kez üst üste Şampiyonlar Ligi Şampiyonu yapan bir teknik direktör…


Kısacası…


Muhtemelen tüm futbolcuların ve teknik direktörlerin en fazla 1000'de 1'inin yaşayabileceği başarılar yaşamış bir isim…


Zinedine Zidane


İşte o Zidane’den hiç alışık olmadığımız bir hareket geldi.


Takımını Şampiyonlar ligi Şampiyonu yaptıktan ve kupayı kaldırdıktan hemen sonra oldukça net  bir açıklama ile görevinden istifa etti.


İstifa ederken söylediği şey önemli:  "Real Madrid'in başarılı olmaya devam etmesi için değişime ihtiyacı var"


Sadece bu da değil alışık olmadığımız…
Zidane’nin ardından dünyanın en iyi futbolcuları arasında gösterilen Ronaldo ve Bale'in de kulüpten ayrılacağı konuşulmaya başlandı.


Real Madrit Dünyanın şüphesiz en büyük kulübü…
Dünyada kazanılacak kupa, transfer edecek iyi oyuncu bırakmayan, Dünya’nın en önemli futbolcularının bile başta Bale olmak üzere yedek kaldığı bir takım.


Bu kadar büyük bir takımının taraftarlarının belki de artık başarıdan çok heyecana ihtiyacı vardı ve belki de Zidane bunu fark ederek görevinden istifa etti.


Hem de başarının zirvesindeyken…


Kim n derse desin Real Madrit futbol kulübünde yaşanılan bu olay, üzerine günlerce hatta yıllarca konuşacağımız, bence spor kulüplerinde, hatta şirket yönetim kurullarında, Oda ve Dernekler ile siyasi parti yönetimlerinde masaya yatırılıp, uzun uzadıya incelenmesi ve irdelenmesi gereken bir durum bu…


......


 


Gençler bu fotoğrafı özgeçmişinizle birlikte…


 


Sosyal medya üzerinde gördük paylaşımı.


Paylaşımı yapan İletişim ve İnsan kaynakları konusunda tecrübesi olan bir isim.


Genellikle, aldıkları eğitim ve eğitim aldıkları kurum beğenilmediği için iş başvurularında olumsuz yanıt alan gençlere bir yol gösteriyor…


Diyor ki:


-“Diploma dediğiniz 50 gram kuşe kağıda basılmış değersiz bir kağıttır. Asıl olan sizin kendinizi nasıl geliştirdiğidir. Gençlere tavsiyem, iş başvurusu yaptığınız şirketlerin İnsan kaynakları departmanına yukarıdaki fotoğrafı da iliştirmenizdir”


Valla ne yalan söyleyelim, çok hoşumuza gitti paylaşım…


Merak ettiğimiz…


“İlla ki iyi bir üniversiteden mezun olacak” şartı ile eleman arayan şirketlerin böyle bir başvuru karşısında ne yapacağı?


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi