Türkiye’de, eğitim eşitsizliği, gelir eşitsizliğinden daha yüksektir. Bu derece  eşitsizliğin , sınavlarda sık  değişikliğin ve yaz-boz tahtasına dönüşen,  bir eğitim-öğretim çalışmalarının, olduğu  ülkemizde, insanlarımızın, kendisini gerektiği şekilde yetiştirerek, YSK’ yi kazanması  ve yükseköğretim imkanlarından yararlanması çok güçtür.
Ayrıca ülkemizde, eğitimde, insangücü planlaması olmadığından,YSK’ ye giren öğrencilerin, tümü,  4 yıllık programlara gitmek istiyor.  Bu programlara gidemediği takdirde, 2 yıllık programları tercih ediyor.  Meslek lisesinden mezunları da  4 yıllık bir programlara gitme şansı düşük olduğu için, sadece, 2 yıllık programlara, yönelmek zorunda kalıyor.    
Ayrıca siyasi iktidarlar, ülkemizin gelecekteki her alandaki insan gücü ihtiyacına göre, eğitimde, işgücü eğitim planlamasını, göz ardı ederek, okul sayısına, göre planlama yapması, bugün olduğu gibi, gelecekte, insanımızı, güç durumda bırakacaktır.
O nedenle de Türkiye’ e,  gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, yükseköğretime girişi, eğitim sistemi içinde, çözmek zorundadır. çünkü YSK’ ye, hazırlık da, sınav anında ve sınav sonrası yaşanan sitrest ve adaletsizlikler,  gençlerimizin, ruh sağlığını bozuyor. Pek çok gencimiz,hayatın başında, yaşamdan uzaklaştırıyor. En kötüsü de gençlerimiz, hayatın ve işin başında, adaletsizliği ve haksızlığı yaşıyorlar.
üniversite giriş sınavının, Eğitim-öğretimin üzerinde de olumsuz etkileri var. Beden eğitimi, müzik, resim gibi, pek çok dersten soru sorulmuyor diye, öğrenciler, hatta veliler, bu derslere yeteri kadar ilgi göstermiyorlar.  Oysa Japon’ ya da “RESİM DERSİ”, en önemli dersler arasındadır.  
Yıllardır, köşemizde, her yıl üniversiteye giriş sınav sonuçlarının, değerlendirmesi için, ilgili tarafların katıldığı, geniş kapsamlı bir toplantını yapılmasını, gerekçeleri ile birlikte sürekli önerdik. Hatta Eskişehir’de görev alan, her Milli Eğitim Müdürüne de, bizzat ilettik ama nedendir bilinmez, bir türlü bu toplantılar bir türlü gerçekleştirilemedi.
Türk halkı, eğitim sitemini sorgulamak ve üzerine düşeni de yapmak zorundadır. ülkemizde, Eğitim bir kazanç ve siyasi çıkar kapsı olarak düşünüldüğü sürece, gençlerimizin, YKS ve hayata başarılı olması veya sorunlarına, çözüm bulması da mümkün değildir.
Bu yıl YKS'ye 2 milyon 322 bin 421 kişi başvurdu.Yüksek öğretim Kurumları Sınavı'nın, birinci oturumu, TYT'ye 2 milyon 322 bin 421 kişi başvurdu. Sınavın ikinci oturumu AYT'ye başvuran aday sayısı ise 1 milyon 982 bin 669 oldu.
öSYM tarafından, sınava girecek adaylar için, sınav saati uyarısı yapıldı. öSYM’nin, sosyal medya hesabından yapılan açıklamada; TYT ve AYT için, adayların saat 10.00’dan sonra, YDT için de saat 15.30’dan sonra sınav binalarına alınmayacakları belirtildi.
Sınava girecek adayların, gerekli kimlik ve güvenlik işlemlerinin zamanında yapılabilmesi için, sınav başlangıç saatinden en az 1 saat önce hazır olarak bulunması gerekiyor.. Sınav günü,  adaylar yanında sınav giriş belgesi ve T.C. kimlik bulunduracak.
LYS ve YGS Sınav sisteminin kaldırılmasından sonra,  öSYM, üniversiteye giriş için Yüksek öğretim Kurumları Sınavı (YSK) adında, yeni bir sınav formülü üretti. Eski sınavları hatırlatan, fakat birçok uygulama yönüyle, değişik bir sınav ortaya koydu.
Adayların, cumartesi günü, sabah gireceği Temel Yeterlilik Testi'nde (TYT), yeterliliğe dayalı bir değerlendirme esas alınacak. TYT, farklı lise türlerinde öğrenim gören bütün adaylara uygulanacağı için, adayların bilgiden daha çok temel yeterlilikler bakımından değerlendirilmesi yönüyle, daha kapsayıcı olacak, bütün adaylar için fırsat eşitliği sunacak.
Lisans programlarına, geçiş için aranan, 180 baraj puanı, adayın birinci oturumla birlikte ikinci oturumdaki performansının da dikkate alınmasıyla hesaplanacak. lisans programlarına, geçiş için, adayın Temel Yeterlilik Testi, puanının yüzde 40'ı ve öğleden sonraki oturumdaki puanının yüzde 60'ının toplamının 180 ve üzeri olması gerekecek.
Adaylar, Yükseköğretim Kurumları Sınavına, iki ayrı oturuma katılacaklar. İlk oturumda, temel yeterlilik esas alınacak. Akıl yürütme, muhasebe odaklı sözel ve sayısal bilgileri, yani Türkçe'yi doğru kullanma, okuduğunu anlama...Bunun örnekleri dünyadaki sınav sistemlerinde de mevcut. Birinci oturum, 40 Türkçe, 40 Matematik sorularından oluşacak. Bu sınavın sonucu adayların, temel yeterlilik testi sonucunu belirleyecek.
Adaylar, daha evvel gerçekleştirilen, YGS'de Türkçe, Matematik, Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri testlerinde 160 sorudan oluşan bir testten sorumluydu. Yeni sınavın, ilk oturumunda ise sadece 80 soru olacak. LYS'nin yerine geçecek ikinci oturum ise Türkçe, Matematik, Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri testi için 40 ayrı soru bulunacak. Yabancı dil sınavına girecek adaylara ise 80 soru yöneltilecek..
Yükseköğretim kurumlarına geçiş için, TYT'den 150 baraj puanının aranmasına devam edilecek. Adaylar, 180 ve üzerinde puan aldıklarında, ilgili puan türünde,  öğrenci kabul eden lisans programlarından tercih yapabilecek.
Gençlerimize, YKS’da başarılar diliyoruz.