
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Yönetimsel kabahatleri yok ama batıyorlar...
Son günlerde Eskişehir’de battı-çıktı söylentileri aldı başını gidiyor…
Battığı söylenen firmalar arasında, yılların önemli markaları var…
çeklerinin vurulduğu, üretimini durdurduğu, çalışanları işten çıkarttığı konuşuluyor her yerde.
Yine zor duruma düşen firmalar sıralanıyor birbiri peşi sıra…
Alacaklı olduğu firmaların konkordato ilan etmeleri üzerine büyük bir sarsıntı yaşadığı, işin içinden çıkamaz hale geldiği, son çırpınışlar içinde olduğu ifade ediliyor…
Bunun yanı sıra, Eskişehir’den 100’ün üzerinde firmanın kongordato ilan etmek istediği, bunun için gerekli müracaatları yaptığı fakat mahkemelerden kongordato kararı çıkartamadığı için çaresiz bir vaziyette beklediği söyleniyor…
Nereye gitseniz, hangi sohbet ortamına katılsanız aynı konuya geliyor söz…
Kısacası…
Eskişehir’deki birçok önemli firma ve markaların ölüm-kalım mücadelesi verdiği anlatılıyor her yerde…
İş öylesine ciddi bir hale gelmiş ki, her gün yeni bir firmanın, yeni bir markanın hakkında söylentiler alıp başını gidiyor…
İşin ilginç tarafı, hiç kimse battığı söylenen yılların firma ve markalarını suçlamıyor…
Hemen herkes “Batması onun suçu değil ki. ” değerlendirmesinde birleşiyor…
.....
Olay tam tersine mi döndü?
“Seçim” lafları henüz konuşulmadığı süreçte, Eskişehir siyasetinde şöyle bir manzara vardı:
AK parti derli toplu, CHP ise karma karışık…
Zira…
O süreçte AK Parti seçimden yeni çıkmış, milletvekilleri hem birbirleriyle hem de teşkilat ile bir bütün haline gelmiş vaziyetteydi.
Aynı süreçte…
CHP’de ise belediye başkanlarının birbirleriyle aralarının açık olması, teşkilatta yaşanan sıkıntılar, partinin büyük bir sıkıntı yaşadığının göstergesiydi.
Aradan belli bir süreç geçti…
Bu güne gelindiğinde ise manzara sanki değişmiş, tam tersine dönmüş gibi…
CHP toparlanmış, AK parti ise adeta darmadağınık bir görüntü sergiliyor.
Her iki partinin seçim çalışmalarına şöyle bir bakıyoruz…
CHP’nin belediye başkanları ve milletvekilleri ile parti yöneticilerine bakıyoruz, günde neredeyse 2-3 kez bir araya geliyor.
AK Parti’nin belediye başkan adayları, milletvekilleri ve parti yöneticilerine bakıyoruz, bir arada oldukları fotoğraf yok denecek kadar az.
çoğu zaman herkes kendi çalışmasını kendi yapıyor…
.....
Biraz da gülmek lazım
Bizim Temel ile Cemal bir gün lüks bir otelin lobisinde harika bir bayan görürler.
Temel der ki, 'Ula Cemal, gidip bi bakayım, bu hanımdan iş çıkar mi ?'
Temel yaklaşır kadına, sorar :
- 'Benimle bi yemek, yemek ister misiniz ?'
- 'Bahse girerim şu kapıdaki Mercedes sizin değil'
- 'Değildir'
- 'Şöyle iyi durumda bir banka hesabınız da yoktur sanırım'
- 'Yoktur'
- 'Karadeniz kıyılarında şöyle iki katlı bir çiftlik eviniz de yoktur helalde'
- 'Yoktur'
- 'Hadi o zaman çek arabanı!'
Temel boynu bükük döner Cemal'in yanına :
- 'Ula Cemal, benim Limuzini sana versem Mercedesini bana verirsin ?'
- 'Veririm Temel'im'
- 'Bi telefon etsem kendi bankamda bana hesap açarlar mı ?'
- 'Acarlar Temel'im'
- 'Tamam o da kolay da, herhalde bizim peder üçüncü katı yıkmama izin vermez.