"Eğitim kördüğüm oldu"

Türk-Eğitim- Sen, Eğitim-Bir-Sen, Eğitim-Sen ve Eğitim-İş tarafından 2020-2021 uzaktan eğitim öğretim yılının birinci dönemi değerlendirildi.

Eğitim sendikaları, yaptıkları ayrı ayrı açıklamalarda uzaktan eğitimin birçok sorunla baş başa bırakıldığını öne sürerek eleştirilerini açıkladı. Yapılan yorumlarda, eğitimin yüz yüze mi yoksa uzaktan olarak mı yapılacağı yönünde net olarak karar verilemediği hatırlatılıp, “Eğitim ilk dönemde kördüğüme döndürüldü” ifadeleri kullanıldı.

Eskişehir Bir Sen Şube Başkanı İbrahim Akar, yaptığı açıklamada,  değerlendirme çalışmalarının yapılmasında ve karar alma noktasında bazen geç kalındığını ve beklentileri yerine getiremediğini söyledi.

Akar, “Bazen de hızlı ve ani kararlar verip hazırlık süreci adına okul yöneticilerimizi zor durumda bırakmıştır. Bazı durumlarda alınan kararlar uygulayıcılar tarafından farklı şekillerde yorumlanmış ve uygulamada birlik sağlanamamıştır. Hatta bazı kararlar hiç uygulama fırsatı dahi bulmadan ikinci bir resmi yazıyla geri çekilmiştir ki bu durum eğitim çalışanları, veliler ve öğrencilerde kafa karışıklıklarına neden olmuştur” dedi.

Uzaktan öğretimin en belirgin sorununun öğrencilerin tablet ve bilgisayar gibi teknolojik eksikliklerinin yanında internet erişimine ilişkin olduğunu kaydeden Akar, “MEB eksiklikleri gidermek için yaptığı ihtiyaç sahibi öğrencilere tablet dağıtım çalışmaları anlamlıdır, gereklidir ancak sahanın ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde değildir” şeklinde konuştu.

“ÖĞRENCİLER DERSE AKTİF KATILAMADI”

Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı da uzaktan eğitim birçok yönden sorunlarla yürütüldüğünü kaydederek, “Ancak mevcut koşullarda en iyi metot tüm dünyada da uygulandığı gibi uzaktan eğitimdir. Uzaktan eğitimin en büyük sıkıntısı hiç şüphesiz önemli sayıda öğrencimizin uzaktan eğitime erişim sorunu yaşamasıdır. Şöyle ki; interneti çekmeyen, uzaktan eğitim araçlarına sahip olamayan, uzaktan eğitime katılamayan çocuklarımızın öğrenme kayıpları bu süreçte diğer öğrencilere kıyasla daha da artmıştır. Bu çocukların düzenli olarak canlı derslere girmesi, ödevlerini yapması, uzaktan eğitim sürecine aktif katılımı söz konusu olamamaktadır. Bu minvalde hem öğretmenlerimizin hem de öğrencilerimizin en büyük beklentisi ikinci yarıyılda eğitimin uzaktan değil, yüz yüze yapılmasıdır. Bu eğitimin geleceği açısından çok önemlidir. Aksi takdirde eşitsizliklerin derinleşmesi, yüz yüze eğitimin getirdiği dokunuşların olmaması, çocukların arkadaşları ile bir arada sosyalleşerek eğitim alamaması çok ciddi pedagojik sonuçlara neden olacaktır” şeklinde konuştu.

“MEB’İN KARNESİ BAŞARISIZ”

Eğitim Sen Şube Başkanı Faik Alkan, 18 milyon öğrencinin aynı koşullarda uzaktan eğitime erişemediği; bilgisayarı, interneti olmayan milyonlarca öğrencinin olduğu, hatta televizyonu olmayan öğrencilerin olduğu, 6 milyonu aşkın öğrencinin EBA’dan yararlanamadığı bir ortamda öğrencilerin E- okula girilecek notlar ile geleceklerinin belirleneceğini dile getirdi.

Covid-19 pandemisinde öğrencilerin puanla değerlendirilmesinin eğitimde fırsat eşitliğini daha da derinleştireceğini vurgulayan Eğitim Sen Şube Başkanı Faik Alkan ise şunları söyledi:“Eğitim- Sen olarak diyoruz ki, bu olağanüstü dönemde öğrencilere verilebilecek en iyi not sağlıklı kaldıkları ve pandemi kurallarına uydukları için içten bir teşekkür olacaktır. Aynı duyguları ne yazık ki MEB için taşıyamıyoruz. Geleneksel olarak Eskişehir Eğitim Sen Şube olarak yarıyıllarda ve dönem sonlarında MEB’ e karne veriyorduk. 2020-2021 Eğitim ve Öğretim Yılının ilk dönemi biterken Bakanımızdan başlayarak bütün eğitim bürokratlarına verdiğimiz karneyi kamuoyu ile paylaşmaktayız. Karnemizden görüleceği üzere MEB çalışmalarının yetersizliğinden dolayı başarısız olmuştur.”

“EĞİTİMİ KÖRDÜĞÜME ÇEVİRDİLER”

Eğitim İş Şube Başkanı Hüseyin Yurtman ise şu eleştirileri sundu: “Pandemi başladığından bu yana eğitimin yüz yüze mi uzaktan mı devam edeceğine bir türlü karar veremeyen MEB, eğitim sistemini tam anlamıyla bir kördüğüme çevirmiştir. Yarıyıl sona ermekteyken, Anadolu’da ve yurdun doğusunda birçok yavrumuz internete ulaşıp uzaktan eğitime katılabilmek için dağ tepe tırmanmaya devam etmekte, 4 milyonu aşkın yavrumuzun uzaktan eğitim için şart olan tablet/telefon ihtiyacı çözümsüz vaziyette ortada durmaktadır. Belli ki aynı Bakanlık, bu yoksul çocukları, ailesi varlıklı kolej çocuklarıyla aynı sınavlara tabi tutup geleceklerini ona göre şekillendirmekten de hiç utanmayacaktır.”